19.03.2018 Views

Kiymetsiz Yazilar - Imami Rabbani Ahmed Faruki Serhendi Hz. ve Muhammed Masum Hz. Mektubatlarindan - Hazirlayan Huseyin Hilmi Isik

İmâm-ı Rabbânî Müceddîd-i Elf-i sânî Ahmed Fârûkî Serhendi hazretlerinin üç cild (MEKTÛBÂT) kitâbından ve oğulları Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin de üç cild (MEKTÛBÂT) kitâbından, uzun bir çalışma sonunda çıkarılan kıymetli cümleler, Elif-ba sırasına göre tanzîm edilmiş, Seyyid Abdülhakîm Arvâsî hazretlerine okunmuşdur. Dikkat ile dinledikden sonra, bunun adı (Kıymetsiz Yazılar) olsun demişdir. Okuyanın hayreti üzere, anlamadın mı, (Bunun kıymetine karşılık olabilecek birşey bulunabilir mi?) buyurmuşdur. Son sayfasında şu cümleler yer almakdadır: (Fırsat ganîmetdir. Ömrün temâmını fâidesiz işlerle telef ve sarf etmemek lâzımdır. Belki temâm ömrü, Hak celle ve a’lânın rızâsına muvâfık ve mutâbık şeylere sarf etmek lâzımdır....)

İmâm-ı Rabbânî Müceddîd-i Elf-i sânî Ahmed Fârûkî Serhendi hazretlerinin üç cild (MEKTÛBÂT) kitâbından ve oğulları Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin de üç cild (MEKTÛBÂT) kitâbından, uzun bir çalışma sonunda çıkarılan kıymetli cümleler, Elif-ba sırasına göre tanzîm edilmiş, Seyyid Abdülhakîm Arvâsî hazretlerine okunmuşdur. Dikkat ile dinledikden sonra, bunun adı (Kıymetsiz Yazılar) olsun demişdir. Okuyanın hayreti üzere, anlamadın mı, (Bunun kıymetine karşılık olabilecek birşey bulunabilir mi?) buyurmuşdur. Son sayfasında şu cümleler yer almakdadır: (Fırsat ganîmetdir. Ömrün temâmını fâidesiz işlerle telef ve sarf etmemek lâzımdır. Belki temâm ömrü, Hak celle ve a’lânın rızâsına muvâfık ve mutâbık şeylere sarf etmek lâzımdır....)

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

değildir. Küfre, inkâra karşılıkdır.<br />

Biz kuluz. Sâhibimizin emrindeyiz. Başı boş değiliz. Her<br />

istediğimizi yapmağa serbest değiliz. İyi düşünelim! Uzağı<br />

gören akl sâhibi olalım! Kıyâmet günü utanmakdan, pişmân<br />

olmakdan başka, ele birşey geçmez. Gençlik çağı, kazanc zemânıdır.<br />

Merd olan, bu vaktin kıymetini bilip, elden kaçırmaz.<br />

İhtiyârlık herkese nasîb olmaz. Nasîb olsa da, râhat, el<strong>ve</strong>rişli<br />

vakt ele geçmez. Vakt de bulunsa, kuv<strong>ve</strong>tsizlik, hâlsizlik<br />

zemânında, yarar iş yapılamaz. Bugün, her vaz’ıyyet el<strong>ve</strong>rişli<br />

iken, ananın babanın varlığı büyük ni’met iken, geçim<br />

derdi olmayıp fırsat elde iken, güç kuv<strong>ve</strong>t yerinde iken, hangi<br />

özr ile, hangi sebeble, bugünün işi yarına bırakılabilir?<br />

Peygamberimiz “sallallahü aleyhi <strong>ve</strong> sellem”, (Yarın yaparım<br />

diyen helâk oldu, ziyân etdi) buyurdu. Eğer dünyâ işlerini<br />

yarına bırakırsan <strong>ve</strong> bugün hep âhıret işlerini yaparsan<br />

güzel olur. Fekat, bunun aksini yaparsan çok çirkin olur.<br />

Gençlik zemânında, insanı üç din düşmanı olan, nefs, şeytân<br />

<strong>ve</strong> kötü insanlar aldatmağa uğraşmakdadır. Bunlar karşısında<br />

az bir ibâdet pek kıymetli olur. İhtiyârlıkda yapılan,<br />

bundan katkat fazla ibâdetlerin bu kadar kıymeti olmaz.<br />

Düşman hücûm etdiği zemân, askerin ufak bir hareketi, çok<br />

kıymetli olur. Sulh zemânında yapılan büyük ta’lîmlerin, manevraların,<br />

bu kadar kıymeti olmaz.<br />

Oğlum, bütün varlıkların hülâsası, özü olan insan, eğlence<br />

için, oyun için, yiyip içmek, gezmek, yatmak, keyf sürmek<br />

için yaratılmadı. Kulluk vazîfelerini yapmak için, Rabbine<br />

itâ’at, tevâzu’, kuv<strong>ve</strong>tsizliğini, ihtiyâcını göstermek,<br />

Ona sığınmak <strong>ve</strong> yalvarmak için yaratıldı. <strong>Muhammed</strong> aleyhisselâmın<br />

bildirdiği ibâdetlerin hepsi, insanlara fâideli şeylerdir.<br />

İnsanlara yaradığı için emr edilmişdir. Yoksa, hiçbir<br />

ibâdetin Allahü teâlâya fâidesi yokdur. Candan teşekkür<br />

ederek, minnet ile ibâdet yapmalı. Tâm teslîm olarak, emrleri<br />

yapmağa <strong>ve</strong> yasaklardan kaçınmağa çalışmalıdır. Allahü<br />

teâlâ hiçbirşeye muhtâc olmadığı hâlde, kullarını emr <strong>ve</strong><br />

yasaklar <strong>ve</strong>rmekle şereflendirdi. Herşeye muhtâc olan, biz<br />

– 210 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!