19.03.2018 Views

Kiymetsiz Yazilar - Imami Rabbani Ahmed Faruki Serhendi Hz. ve Muhammed Masum Hz. Mektubatlarindan - Hazirlayan Huseyin Hilmi Isik

İmâm-ı Rabbânî Müceddîd-i Elf-i sânî Ahmed Fârûkî Serhendi hazretlerinin üç cild (MEKTÛBÂT) kitâbından ve oğulları Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin de üç cild (MEKTÛBÂT) kitâbından, uzun bir çalışma sonunda çıkarılan kıymetli cümleler, Elif-ba sırasına göre tanzîm edilmiş, Seyyid Abdülhakîm Arvâsî hazretlerine okunmuşdur. Dikkat ile dinledikden sonra, bunun adı (Kıymetsiz Yazılar) olsun demişdir. Okuyanın hayreti üzere, anlamadın mı, (Bunun kıymetine karşılık olabilecek birşey bulunabilir mi?) buyurmuşdur. Son sayfasında şu cümleler yer almakdadır: (Fırsat ganîmetdir. Ömrün temâmını fâidesiz işlerle telef ve sarf etmemek lâzımdır. Belki temâm ömrü, Hak celle ve a’lânın rızâsına muvâfık ve mutâbık şeylere sarf etmek lâzımdır....)

İmâm-ı Rabbânî Müceddîd-i Elf-i sânî Ahmed Fârûkî Serhendi hazretlerinin üç cild (MEKTÛBÂT) kitâbından ve oğulları Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin de üç cild (MEKTÛBÂT) kitâbından, uzun bir çalışma sonunda çıkarılan kıymetli cümleler, Elif-ba sırasına göre tanzîm edilmiş, Seyyid Abdülhakîm Arvâsî hazretlerine okunmuşdur. Dikkat ile dinledikden sonra, bunun adı (Kıymetsiz Yazılar) olsun demişdir. Okuyanın hayreti üzere, anlamadın mı, (Bunun kıymetine karşılık olabilecek birşey bulunabilir mi?) buyurmuşdur. Son sayfasında şu cümleler yer almakdadır: (Fırsat ganîmetdir. Ömrün temâmını fâidesiz işlerle telef ve sarf etmemek lâzımdır. Belki temâm ömrü, Hak celle ve a’lânın rızâsına muvâfık ve mutâbık şeylere sarf etmek lâzımdır....)

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

olarak berâberce söylemiş oldukları kelimelerini [hepsinde<br />

müşterek olan kelimeyi] kendi hayâl <strong>ve</strong> görüşü ile değişdire<br />

<strong>ve</strong> ortadan kaldıra. [Değişdiremez <strong>ve</strong> ortadan kaldıramaz.].<br />

4/29. [Se’âdet-i Ebediyye: 89.]<br />

¥ Necâtın [kurtuluşun] sünnete uymakda <strong>ve</strong> bid’atden sakınmakda<br />

olduğunu yakînen bileler. [Bunun için bid’at sâhibleri<br />

ile <strong>ve</strong> harâm işliyenler ile arkadaşlık yapmamalıdır.]<br />

5/89. [Eshâb-ı kirâm: 275.]<br />

¥ Necât-i uhrevî [âhıretde kurtulmak] ulemânın fetvâsına<br />

bağlıdır. Sâlih, sağlam olan ulemânın hilâfına olan keşfler<br />

i’tibârdan sâkıtdır. 4/182. [İslâm Ahlâkı: 559, Kıyâmet <strong>ve</strong> Âhıret:<br />

376.]<br />

¥ Necâtı [kurtuluşu], Hak teâlânın sonsuz rahmetinden<br />

ümmîd edeler. Ve tâ’ati, onun rahmetinin eseri olarak kabûl<br />

edeler. 4/92.<br />

¥ Nisbet-i bâtın [bâtının bağlılığı] ne kadar yüksek olursa,<br />

o kadar cehâlete yakîn olup, zâhiri bî hala<strong>ve</strong>t eder. [Zâhir<br />

tad alamaz.]. Zîrâ bâtından çok uzak olur. 4/138.<br />

¥ Nisbet-i bâtın [bâtının nisbeti] ne kadar derk-i zâhire<br />

gelmeyip, ondan [bedenden, zâhirin anlamasından] uzak<br />

olursa, o kadar çok parlak [nurlu] olur. 4/138.<br />

¥ Nisbete adem-i ilmden [ilmin yokluğundan] dolayı nisbet-i<br />

bâtını [bâtının nisbeti] mutlakâ nefy eylemek mümkin<br />

değildir. Zîrâ ekseriyâ vâki’dir ki, bâtın için bu neş’eye [dünyâya]<br />

münâsib bir nisbet hâsıl olur. Ve zâhirin aslâ ona ıttılâ’ı,<br />

haberi olmaz [zâhir aslâ onu bilmez] <strong>ve</strong> nefy eder. 4/61.<br />

¥ Kadınlar ile sohbet [konuşmak], dünyâya bağlanmağa<br />

meyle sebebdir. Ve Hak sübhânehudan gâfil eder. [Bunun<br />

için, kadınların bulunduğu yerlerde çalışmamalıdır.] 4/171.<br />

¥ Nasîhat zâhiren acıdır. Se’âdet mend [bahtiyâr] o kimsedir<br />

ki, onu şeker gibi tenâvül edip, ma’nevî tad almakdan<br />

hissedâr ola. 4/112.<br />

¥ Nazar ber kadem, hiyn-i mürûrda [yürürken] nazarı kadem<br />

üzere rast olmakdır [ayaklarına bakmakdır] ki... 4/165.<br />

– 377 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!