19.03.2018 Views

Kiymetsiz Yazilar - Imami Rabbani Ahmed Faruki Serhendi Hz. ve Muhammed Masum Hz. Mektubatlarindan - Hazirlayan Huseyin Hilmi Isik

İmâm-ı Rabbânî Müceddîd-i Elf-i sânî Ahmed Fârûkî Serhendi hazretlerinin üç cild (MEKTÛBÂT) kitâbından ve oğulları Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin de üç cild (MEKTÛBÂT) kitâbından, uzun bir çalışma sonunda çıkarılan kıymetli cümleler, Elif-ba sırasına göre tanzîm edilmiş, Seyyid Abdülhakîm Arvâsî hazretlerine okunmuşdur. Dikkat ile dinledikden sonra, bunun adı (Kıymetsiz Yazılar) olsun demişdir. Okuyanın hayreti üzere, anlamadın mı, (Bunun kıymetine karşılık olabilecek birşey bulunabilir mi?) buyurmuşdur. Son sayfasında şu cümleler yer almakdadır: (Fırsat ganîmetdir. Ömrün temâmını fâidesiz işlerle telef ve sarf etmemek lâzımdır. Belki temâm ömrü, Hak celle ve a’lânın rızâsına muvâfık ve mutâbık şeylere sarf etmek lâzımdır....)

İmâm-ı Rabbânî Müceddîd-i Elf-i sânî Ahmed Fârûkî Serhendi hazretlerinin üç cild (MEKTÛBÂT) kitâbından ve oğulları Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin de üç cild (MEKTÛBÂT) kitâbından, uzun bir çalışma sonunda çıkarılan kıymetli cümleler, Elif-ba sırasına göre tanzîm edilmiş, Seyyid Abdülhakîm Arvâsî hazretlerine okunmuşdur. Dikkat ile dinledikden sonra, bunun adı (Kıymetsiz Yazılar) olsun demişdir. Okuyanın hayreti üzere, anlamadın mı, (Bunun kıymetine karşılık olabilecek birşey bulunabilir mi?) buyurmuşdur. Son sayfasında şu cümleler yer almakdadır: (Fırsat ganîmetdir. Ömrün temâmını fâidesiz işlerle telef ve sarf etmemek lâzımdır. Belki temâm ömrü, Hak celle ve a’lânın rızâsına muvâfık ve mutâbık şeylere sarf etmek lâzımdır....)

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Dünyâ zînetini temennî ederek <strong>ve</strong> beğenerek basîretini elden<br />

bırakma. Zulm sâhibi <strong>ve</strong> azgın olanlara meyl edip, vaktini<br />

hebâ eyleme (boşa harcama). Kabrleri <strong>ve</strong> onda olup fânî<br />

olup gidenleri <strong>ve</strong> Cennet ehlini <strong>ve</strong> Cehenneme atılan cin<br />

<strong>ve</strong> insanı hâtırından çıkarma! Karanlık ile örtülmüş geceyi,<br />

aydınlık ile nûrlanmış gündüzü tefekkür ederek, Hâlık teâlâya<br />

hamd <strong>ve</strong> senâ eylemelidir. Allahü teâlânın emrlerine<br />

sarılmalı <strong>ve</strong> yasaklarından sakınmalıdır. İnsana (erkek <strong>ve</strong><br />

kadınlara) mal <strong>ve</strong> evlâdın fâidesiz <strong>ve</strong> çok az fâideli olduğu<br />

kıyâmet gününde, şefâ’at-i kübrâ taleb edilmelidir. Bu sözlerim<br />

korku ehline (Allahdan korkana) hâtırlatmak <strong>ve</strong> teblîgdir.<br />

Allahü teâlâdan uzak, hevâ <strong>ve</strong> he<strong>ve</strong>sine düşkün olan,<br />

lüzûmlu şeylerden mahrûm kalmış gönlün sığınacağı ancak<br />

Hak teâlâdır. Hak teâlâ kullarını görmekdedir. Ve herkesin<br />

dönüşü onadır. Gizli <strong>ve</strong> açık herşeyi Allahü teâlâ bilir. Ey<br />

Allahü teâlâyı taleb eden kişi! Şu zâta gıbta olunur ki, aşağılıklardan<br />

üstünlüklere te<strong>ve</strong>ccüh <strong>ve</strong> yükselip, günâhlarına<br />

karanlık gecelerde ağlar. Ve dönüşünün, yüce hükmü arş-ı<br />

mecîdden yüksek olan Zât-ı kibriyâya olduğunu bilir. Ve<br />

herşeyden kudretinin te’sîrini alıp, zengin <strong>ve</strong> fânî kılan, güldüren<br />

<strong>ve</strong> ağlatan, öldüren <strong>ve</strong> diriltenin, hakîkatde Allahü<br />

teâlâ olduğunu yakînen bilir. İşte bu vasflar ile muttasıf<br />

olan, fenâ-i nefs ile fânî <strong>ve</strong> herşeye gücü yeten ile bâkî olur.<br />

Doğru yola meyl <strong>ve</strong> azgınlıkdan ârî <strong>ve</strong> kıyâmet azâbının<br />

hüznünden müberrâ olur. Ve insan işlerini hâtırladığı kıyâmet<br />

gününde, tam bir mükâfat ile taltif olunup, arasat meydânındaki<br />

insanlara Cehennemin gösterildiği anda (arz<br />

edildiği anda), yakınlıklara <strong>ve</strong> derecelere mazhar olur. Ey<br />

insanlar! Ehl-i takvânın mazhar oldukları bu ikrâmın rağbete<br />

şâyan olduğunu bilip, gücü <strong>ve</strong> kuv<strong>ve</strong>ti tam sarf ederek<br />

fenâdan soyunup, bekâ celb edici olunuz. Vesselâmü alâ<br />

menittebe’al hüda! (Hidâyete tâbi’ olanlara selâm olsun!)<br />

<strong>ve</strong>l tezeme mütâbeat-el Mustafâ “aleyhi <strong>ve</strong> alâ alihissalevâtil<br />

ulâ ilâ yevmil cezâ’i.” 4/9<br />

¥ Îşânın hizmetleri ile müşerref olanlar, her ne kadar pervâsız<br />

<strong>ve</strong> gerekli edeblerden uzak iseler de, azîzdirler. 4/88<br />

¥ Îşân, âfâk <strong>ve</strong> enfüsden geçmişlerdir. Nice senelerce mâ-<br />

– 243 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!