19.02.2013 Views

Ödenmiş Bedeller Unutulmasın Mehmet Akif İnan ... - Eğitim Bir Sen

Ödenmiş Bedeller Unutulmasın Mehmet Akif İnan ... - Eğitim Bir Sen

Ödenmiş Bedeller Unutulmasın Mehmet Akif İnan ... - Eğitim Bir Sen

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

<strong>Ödenmiş</strong> <strong>Bedeller</strong> <strong>Unutulmasın</strong><br />

<strong>Mehmet</strong> <strong>Akif</strong> <strong>İnan</strong> Hatıra Yarışması<br />

Neyse ben evraklarımı imza karşılığında verdim.<br />

Köyüme döndüm. <strong>Bir</strong> ay sonra Sarıkamış’a atandığımı<br />

öğrendim. Yaşadığım buruk bir sevinçti. O an için<br />

yaşayacaklarımın bundan ibaret olacağını sanmıştım<br />

ama yanılmıştım.<br />

Sarıkamış’ta göreve başladım. Okul tam hayal ettiğim<br />

gibiydi. Öğrencilerim ahlaklı, saygılı ve bir o kadar<br />

da başarılıydılar. Teneffüsler de bile ders yapıyor, her<br />

anımı öğrencilerimle geçiriyordum. <strong>Bir</strong> hafta gibi kısa<br />

bir sürede öğrencilerin çoğuyla tanıştık ve kaynaştık.<br />

Bütün bunlarla beraber, kalacak yer sorununu çözememiştim.<br />

Sarıkamış zor bir kış geçiriyordu. Soğuktan<br />

sular donmuş, borular patlamış, saçaklardaki buzlar<br />

metreleri geçmişti. Oturulacak durumda hiç ev yoktu.<br />

Okulumuzun hafız öğrencilerinin kaldığı öğrenci evinde<br />

kalmam için, onlarla ilgilenen hoca efendi, bana teklif<br />

getirdi.<br />

―Hocam, bekârsın, hem çocuklarla ilgilenirsin hem<br />

de kalacak yer sorununu çözmüş olursun. Dedi. Başka<br />

seçeneğim olmadığı için bu teklifi kabul ettim. Öğrencilerin<br />

yanına yerleştim.<br />

Bu arada her gün irtica haberleri alıp başını gidiyordu.<br />

İrticayla yatıp, irticayla kalkar olmuştuk. Bu<br />

olup bitenleri şaşkınlıkla takip eden öğrencileri, kendi<br />

çapımda tedbirler alarak kaldıkları yerin bir yurt olmadığını,<br />

kirayla tutulmuş bir öğrenci evi olduğunu<br />

hatırlatıyor onları rahatlatmaya çalışıyordum. Aradan<br />

üç dört gün geçmemişti ki bir akşam vakti kaldığımız<br />

evin önündeki caddede bir hareketlilik oldu. Her yer bir<br />

anda nöbet tutan siper alan asker ve polislerle doldu.<br />

<strong>Bir</strong>az sonra kaymakam başta olmak üzere rütbesini bilmediğim<br />

birkaç subay ve emniyet müdürü kapıdaydı.<br />

―Buranın müdürü kim? Diye sordular. Ruhsat ve<br />

kira kontratı gibi evrakları istediler. “Burası yurt değil,<br />

129

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!