19.02.2013 Views

Ödenmiş Bedeller Unutulmasın Mehmet Akif İnan ... - Eğitim Bir Sen

Ödenmiş Bedeller Unutulmasın Mehmet Akif İnan ... - Eğitim Bir Sen

Ödenmiş Bedeller Unutulmasın Mehmet Akif İnan ... - Eğitim Bir Sen

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

<strong>Ödenmiş</strong> <strong>Bedeller</strong> <strong>Unutulmasın</strong><br />

<strong>Mehmet</strong> <strong>Akif</strong> <strong>İnan</strong> Hatıra Yarışması<br />

lan Yüzbaşı, sık sık okula gelir ve bütün öğretmenlerimizi<br />

Okul Müdürümüz de dahil olmak üzere, askeri<br />

eğitimin öngördüğü bir biçimde ictima ederdi. Büyük<br />

bir korku salmıştı yüreklere. Öğretmen tutuklamaları<br />

bütün hızıyla başlamıştı. İlk furyada başta Okul Müdürümüz<br />

olmak üzere beş öğretmenimiz içeri alındı. Bunu<br />

diğer öğretmen tevkifleri takip etti. Kim, başına ne zaman<br />

bir felaket gelecek, bilmiyordu. Bilinen şuydu ki,<br />

herkeste bir korku ve tedirginlik hakimdi. Yüzbaşı’nın<br />

eşine yakın duranlar bundan muaf tutuldular. Bu zulüm,<br />

kimin ne kadar adam olduğunun da turnusolu olacaktı<br />

o günlerde.<br />

Aydın Demirkol’un da görev yaptığı Okulumuzda<br />

artık huzur ve eğitim adeta unutulmuş, öğretmenlerin<br />

önemli bir kısmı endişeli bir biçimde bekler olmuşlardı.<br />

Sıcakkanlılığıyla tanıştığı insanlarla hemen dost olabilen<br />

Aydın Hoca ise, malum bayana o günlerde bile yakın<br />

durmamış ve büyük bir tevekkülle Rabbi’nin kendisi<br />

için hükmedeceği takdirine teslim olmuştu.<br />

Sorgusuz sualsiz alınıp götürülen öğretmenlerimizin<br />

akıbetine ilişkin hiçbir haber alınamıyordu. Ailelerine<br />

kendileri ile bir bilgi verme gereği de duyulmuyordu.<br />

Kelimenin tam anlamıyla bir cunta anarşisi egemen<br />

olmuştu gönüllere ve hayatlara. O günlerin ilginç notlarından<br />

biri de, içeri alınan öğretmenlerimizden birinden<br />

haber alabilmek için, ailesinin bir pavyoncuyu<br />

devreye sokmak suretiyle, ilgili öğretmenimizin sağ olduğuna<br />

dair bir bilgiye ulaşmış olmalarıydı.<br />

20 Mart 1981 Cuma. Dışarısı soğuk ve karanlık…<br />

Alıp götürdüler onu da, sorgusuz sualsiz.<br />

Aydın Hoca’mın tutuklandığını öğrendiğimde, dalından<br />

düşmeyi bekleyen bir son yaprak olduğumu hissettim<br />

sanki. Bütün ışıklar sönmüştü kafamda. İğrenç bir<br />

bulantı, ruhumun bütün renklerini siyaha boyamıştı.<br />

51

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!