You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Gâvur Êlo<br />
<br />
görkemli uçurumların üzerindeydi. Beş kiliseden yalnızca<br />
birisi ayaktaydı. Diğer üçünden iz yokken, birisinin ise yanlızca<br />
bazı taşları vardı. Burada karşılaştıkları başka bir<br />
çoban “geçenlerde Ermenistan‘dan bir hacı geldi buraya.<br />
Nerede diğer kiliseler diye ağlayarak diz çöktü yere” diye<br />
anlatınca Êlo‘nun da içi bir tuhaf oldu. Bu kültürü tanımamasına<br />
rağmen garip bir yakınlık duyuyor, yapının<br />
etkisi camininkinden apayrı güzel, buruk bir his yaratıyordu<br />
kanında. Kilisenin sivri tepesinin bittiği yerde<br />
yuvarlak yapıyı saran yirmi santim eninde bir kabartma<br />
desen vardı. Oradaki çoban kulaktan dolma bilgisiyle kocaman,<br />
kirli sarıya çalan güzel taşları göstererek “bunlar<br />
develerle Ani‘den getirilmiş” diye anlatmaya çalışıyordu bu<br />
getirilmesi imkânsız gibi görülen kaya yavrularını. Hepsi<br />
de peynir gibi kesilmiş, akıl ermez bir düzgünlükle örülmüştü.<br />
Yazılar kâğıt üstünde gibi yazılmış, duvarın doğu<br />
cephesine oyularak dizilmişti. Kilise Doğuda yükselen<br />
heybetli bir dağ yavrusuna yaslanmış, Batısında ise nehirin<br />
oluşturduğu baş dönderen uçurumu göğüslemişti. Eskiden<br />
su alındığı belli olan bir çükür kiliseye ait diğer bölümlerden<br />
yıkılmış taşlarla doldurulmuştu. Avluya dair tek başına<br />
kalmış güzel küşük taş kapının kenarları ise zamana direnemeyecek<br />
bir zayıflıkla yaşamaya çalışıyordu. Yine üzerinde<br />
çeşitli şekil ve işaretlerin olduğu onlarca yapı taşı her tarafa<br />
serpilmiş, çoğu kırılmıştı. Kilisenin muhtelif yerlerinde<br />
oluşan çatlaklar, buranın da pek direnemeyeceğini söylüyordu.<br />
Aşağıda, uçurumun bittiği yerde doğal, sıcak bir<br />
kaynağın çıktığı yere buranın çobanları “çermik” diyordu.<br />
Çermiğin çıktığı yerin önü mevsimin aksine yemyeşildi.<br />
Her şeye rağmen, kilise ve çevresi görülmeye değer muhteşem<br />
bir mekândı. Êlo “hadi gidelim dedi” arkadaşına<br />
birden çok anlama gelebilecek bir ses tonuyla. Artık bir<br />
atımlık yer sayılırdı köylerine kalan mesafe. Tam yirmi iki<br />
43