You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Sanayi uygarlığı kapitalist ekonomi<br />
ile birleşince tarihte o güne kadar<br />
görülememiş müthiş bir üretkenlik<br />
sağladı. Birçok ürünü kitlesel ve seri<br />
halde üretebilme olanağını sağlayan sanayi<br />
uygarlığının bunu sürdürebilmesi için<br />
çok zengin ve uzun müddet sürdürülebilir<br />
enerji kaynaklarına gereksinme vardı. Orta<br />
çağdaki su değirmenleri ile seri halde<br />
ve büyük miktarda üretim yapabilme olanağı<br />
sağlayan manüfactür üretim, sanayi<br />
uygarlığının fabrika sistemine kömürü<br />
devrederek bunu sağladı. Daha sonra petrol<br />
kaynaklarının keşfi ile sanayi üretkenliğini<br />
ucuz ve sürdürülebilir olan petrolle<br />
sağladı. Aşağı yukarı 1970’lere kadar bu<br />
böyle sürüp gitti. Ne zamanki petrol ambargosu<br />
ile enerji arzının güvenliği azaldı<br />
o andan itibaren de yeni enerji kaynaklarının<br />
bulunması gereksinmesi gündeme<br />
geldi. Bu arayışa o gününü koşulları içinde<br />
en iyi yanıtı verebeilecek enerji kaynağı<br />
uranyum çekirdeğinin bölünmesi ilkesi ile<br />
enerji üreten nükleer santrallar oldu.<br />
Dünyada nükleer enerjiyle ilgili çalışmalar<br />
1939 yılında başladı. İlk nükleer enerji<br />
ABD’de üretildi. Elektrik üreten ilk nükleer<br />
santral olan Shippingport, Pennsylvania’da<br />
kuruldu ve 1957’de işletmeye girdi.<br />
1960’lı yıllarda ABD, Sovyetler Birliği, İngiltere<br />
ve Fransa’da toplam elektrik enerjisi<br />
1.200 MWe olan 17 reaktör çalışmaktaydı.<br />
Nükleerden elektrik enerjisi üretimi<br />
1970’li yıllarda artış gösterdi. 1973 yılında<br />
ortaya çıkan ve tüm dünyayı etkileyen petrol<br />
krizi nedeniyle nükleer santrale yönelme<br />
oldu. Ancak, gelişmiş ülkelerdeki ekonomik<br />
durgunluk ve uygulamaya konulan<br />
tasarruf önlemleri ile elektrik enerjisine<br />
olan talep önemli ölçüde azaltıldı. Çevre<br />
sorunlarına neden olabileceği ve nükleer<br />
silahların yayılmasına sebep olacağı düşünceleri<br />
1975-1980 yılları arasında nükleer<br />
santral siparişlerinde önemli bir<br />
azalma meydana getirdi.<br />
İlk nükleer kaza da ABD’de oldu. 1979 yılında<br />
ABD’de Three Mile Island kazasından<br />
sonra, birçok gelişmiş ülkede “antinükleer”<br />
hareketler arttı. 1983 yılından itibaren<br />
dünyada önemli ekonomik gelişmeler<br />
kaydedilmesiyle elektrik tüketiminde<br />
artış oldu ve nükleer alanda da bir hareketlenme<br />
meydana geldi. Ancak, 1986<br />
yılında meydana gelen Çernobil kazası ile<br />
tekrar antinükleer hareketlerde artış yaşandı.<br />
O gündür bugündür tartışılan nükleer<br />
santrallar en son Japonyadaki 9 şiddetindeki<br />
deprem ile yeniden tartışmalı<br />
hale geldi.<br />
DÜNYA DİKEN ÜSTÜNDE<br />
Japonya’da, varlığı bilinen en büyük 7.<br />
deprem ve ona bağlı olarak ortaya çıkan<br />
tsunami dalgalarının sebep olduğu nükleer<br />
reaktör kazası, neredeyse bir kıyamet<br />
gibi algılanıyor. Fukushima I Nükleer Santrali<br />
kazaları 2011 Sendai depremi ve tsunamisi<br />
sonrasında, 11 Mart'da başlayan<br />
ve halen sürmekte olan, Fukushima I<br />
Nükleer Santralinde arka arkaya meydana<br />
gelmekte olan olaylar dizisidir. 13<br />
Mart'ta, güneyden 11,5 km uzaklıktaki Fukushima<br />
II Nükleer Santrali’nde ve Onagawa<br />
Nükleer Santrali’nde de başka kazalar<br />
daha meydana geldi. 11 Mart<br />
2011'de Japon hükümeti "atomik güç âcil<br />
durumu" olduğunu açıkladı ve Fukushima<br />
1'e yakın olarak yaşayan binlerce insanın<br />
tahliyesine başladı. Ertesi gün, birinci ünitenin<br />
yakıt fitillerinde kısmen erime devam<br />
ederken, bir hidrojen patlaması sonucu<br />
reaktör 1'in bulunduğu bina hasar<br />
gördü ve dört çalışan yaralandı. 13 Mart<br />
2011'de, 3. ünitede de olası bir sızıntının<br />
söz konusu olduğu bildirildi. 13 Mart Pazar<br />
günü (Japonya Saati İle(JSİ), saat 1'de<br />
1 ve 3. reaktörlerin her ikisi de aralanarak,<br />
soğutma amaçlı olarak suyla ve borik<br />
asitle dolduruldu ve daha ileri nükleer<br />
tepkimelerin önlenmesi çalışıldı.) 2. ünitenin<br />
normalden daha az su içerdiği, çeperdeki<br />
basıncın yüksek olmasına rağmen<br />
kararlı durumda olduğu bildirildi.13 Mart<br />
Pazar günü, saat (JSİ) 01.17'de, Japon<br />
Atomik Enerji Kurumu, Fukushima kazasını,<br />
Uluslararası Nükleer Olaylar Ölçeğinde<br />
(INES) 0-7 arasındaki oranda 4 numara<br />
(bölgesel nedenlerden kaza) kategorisine<br />
yerleştirildiğini duyurdu. Yetkililerin<br />
uyarısından sonra 170,000–200,000<br />
kişi sızıntı olasılığına karşı tahliye edilmeye<br />
başlandı.<br />
1 Mart 2011 (JSİ), 16.36’da, 1. ve 2. ünitelerin<br />
acil çekirdek soğutma sistemlerinde<br />
soğutmanın sağlanmaması nedeniyle<br />
"Nükleer Acil Durumu" ilan edildi. Uyarı,<br />
reaktör su seviyesi görüntüleme fonksiyo-<br />
MART-N‹SAN 2011 17