21.07.2015 Views

fe91dea1d5b6e592e5c65ce9c2fcbec67ee61d14

fe91dea1d5b6e592e5c65ce9c2fcbec67ee61d14

fe91dea1d5b6e592e5c65ce9c2fcbec67ee61d14

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

luk ettiğidir.Bunu netleştirmek için, gelin klasik Marksizmdeki, Evrensel (Tümel)ile Tikel arasındaki ilişkinin spekülatif olarak tersine çevrilmesimotifini bir kez daha ele alalım. Evrensel, gerçekten varolan tikel nesnelerinbir özelliğinden ibarettir, ama bizler meta fetişizminin kurbanlarıolduğumuzda, bir metanın somut içeriği (kullanım değeri) sankisoyut evrenselliğinin bir ifadesiymiş gibi görünür - soyut Evrensel,Değer, peşpeşe bir dizi somut nesnede cisimleşen gerçek bir Töz gibigörünür. Temel Marksçı tez şudur: Metalann fiili dünyası zaten Hegelcibir özne-töz gibi, bir dizi tikel cisimleşme içinden geçen bir Evrenselgibi davranmaktadır. Marx "meta metafiziği"nden, "gündelikhayat dini"nden bahseder. Felsefi spekülatif idealizmin kökleri, metalardünyasının toplumsal gerçekliğindedir; "idealist biçimde" davrananşey bu dünyanın kendisidir - ya da Marx'm Kapital'in ilk basımınınbirinci bölümünde belirttiği gibi:Soyut ve evrenselin yalnızca somutun bir özelliği sayıldığı gerçek durumuntersine, duyumsal ve somut olanın yalnızca soyut ve evrensel olanın olgusal biçimi sayılmasını sağlayan bu tersine çevirme, değerin ifadesinin karakteristiğidirve bu ifadenin anlaşılmasını bu kadar zorlaştıran da yine bu tersine çevirm e­dir. Eğer: Roma hukuku da Alman hukuku da hukuktur dersem, apaçık ortadaolan bir şey söylem iş olurum. Ama tersine, HUKUK, yani bu soyut şey, kendiniRoma hukukunda ve Alman hukukunda, yani onların somut yasalarında gerçekleştirirdersem, aradaki bağ mistikleşir. (Marx 1977: 132)Sorulacak soru şudur bir kez daha: Burada yanılsama nerededir? Burjuvabireyin, gündelik ideolojisi içinde kesinlikle spekülatif bir Hegelciolmadığını unutmamalıyız: Tikel içeriği evrensel Düşünce'ninözerk bir hareketinin ürünü olarak görmez. Tam tersine Evrensel'in,Tikel, yani gerçekten varolan şeylerin bir özelliği olduğunu düşüneniyi bir Anglosakson nominalistidir. Kendi başına değer yoktur, sadecediğer özelliklerinin yanı sıra, değere de sahip olan tek tek şeyler vardır.Sorun şu ki burjuva birey pratiğinde, gerçek faaliyetinde, sanki tikelşeyler (metalar) evrensel Değer'in çeşitli cisimleşmeleriymiş gibidavranır. Marx'm cümlelerini değiştirerek söylersek: Roma hukukuile Alman hukukunun sadece iki hukuk türü olduğunu bilir, ama pratiğinde,sanki Hukukun kendisi, bu soyut kendilik, kendini Roma hukukundave Alman hukukunda gerçekleştiriyormuş gibi davranır.Böylece ileriye doğru tayin edici adımı atmış oluyoruz; Marksçı"bilmiyorlar, ama yapıyorlar" formülünü okumanın yeni bir yolunugeliştirmiş oluyoruz: Yanılsama bilgi tarafında değildir, zaten ger­

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!