TESLA Anlaşılamamış Dahi Margaret CHENEY Türkçesi: Okhan ...
TESLA Anlaşılamamış Dahi Margaret CHENEY Türkçesi: Okhan ...
TESLA Anlaşılamamış Dahi Margaret CHENEY Türkçesi: Okhan ...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
körleştikleri ve yuvalarında kalmayı tercih ettikleri bilinirdi. Böyle zamanlarda<br />
Tesla gazetecilerle konuşmak istemediğini açıkça belli ederdi. Sonradan iki<br />
gazeteci bunun nedenini öğreneceklerdi.<br />
Bir başka gazeteci, Tesla ile Merkez İstasyonu'nda buluşmak üzere<br />
sözleşmişti. Kendisine bir treni mi beklediğini sorduğunda "Hayır, burası<br />
düşünebilmek için seçtiğim bir yer" cevabını alacaktı.<br />
Edison Madalyası'nın sahibine verileceği gün Mühendisler Kulübü'nde bir<br />
ziyafet düzenlenmişti. Daha sonra davetliler ve üyeler 39. Sokak'taki Mühendis<br />
Odaları Birliği Binası'na geçeceklerdi.<br />
Görkemli bir davetti bu. Onur konuğu gençliğinde olduğu gibi parıltılar saçan<br />
kişiliği ile çevresinde bir çekim alanı oluşturuyordu. Bütün gözler bu uzun<br />
boylu karizmatik adamın üzerindeydi. Gel gör ki davetin ortasında dinleyicilerin<br />
arasından ayrılıp gidecekti bir süre sonra.<br />
Bu sırık gibi adamın nasıl olup da kayboluverdiğini hayatı boyunca<br />
anlayamayacaktı Behrend. Komite telaşlanmaya başlamıştı, seremoniye<br />
başlayabilmek için onur konuğunun ortaya çıkarılması gerekiyordu. Garsonlar<br />
tuvaletleri dahi araştırmışlardı. Tesla'nın hastalanmış olabileceğinden<br />
endişelenen Behrend sokağa fırlayıp bir taksi tutacak ve Tesla'nın oteline<br />
doğru yola çıkacaktı. Ama içinden gelen bir ses aslında Byrant Parkı'na doğru<br />
gitmesi gerektiğini söylüyordu.<br />
Akşam karanlığı çökmek üzereyken Behrend parkın kapısına kadar<br />
gelebilmişti. Kapının önünde işsiz güçsüz bir grup toplanmış gölgeler içindeki<br />
bir şeyi seyrediyordu. Behrend içeri doğru kendine yol açtığında parkın içinde<br />
Tesla'yı başından topuklarına kadar güvercinlerle kaplanmış bir halde<br />
bulacaktı. Avucun-dan yem yiyen güvercinler siyah giysisinin her tarafını<br />
kaplamışlar, üstüne tüyden bir battaniye gibi sarılmışlardı. Tesla, Behrend'i fark<br />
etmiş ve beslenmekte olan dostlarını rahatsız etmemesi için parmağını<br />
dudaklarına götürerek uyarmıştı onu.<br />
Sinirli bir bekleyişin sonunda Behrend, üzerindeki tüyleri silkeleyip Tesla'yı<br />
törene geri götürebilmeyi başarmıştı.<br />
Behrend'in dostunu resmi takdimi içten ve etkileyiciydi.<br />
"Eğer sanayiden Tesla'nın icatlarını söküp çıkarsaydık" diye hatırlatıyordu<br />
meslektaşlarına, "çarklar dönmez olur, elektrikli trenler ve tramvaylar durur,<br />
şehirlerimiz karanlığa gömülür, atölyelerimiz işsiz kalırdı. Evet, çalışmaları<br />
endüstrinin kolu bacağı olmuştur... Adı elektrik biliminin gelişiminde bir çağa<br />
damgasını vurmuştur. Çalışmaları devrimler yaratmıştır..."<br />
Sözlerine Papa'nın Newton için söyledikleriyle son veriyordu:<br />
"Tabiat ve kanunları gecenin karanlığında gizlenir,<br />
Ve Tanrı'nın buyruğuyla aydınlatan Tesla'nın ışığı seslenir."