01.05.2013 Views

TESLA Anlaşılamamış Dahi Margaret CHENEY Türkçesi: Okhan ...

TESLA Anlaşılamamış Dahi Margaret CHENEY Türkçesi: Okhan ...

TESLA Anlaşılamamış Dahi Margaret CHENEY Türkçesi: Okhan ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ana şalteri indirmek de cesaret isteyen bir işti. Beyaz Saray elektriğe 1891<br />

yılında kavuşmuştu ama başkanın elektrik düğmelerine dokunmasına hiç izin<br />

verilmemişti. İhtiyatlı davranılarak bu görev odacılara verilmişti; ne de olsa<br />

toplum Edison tarafından olası büyük tehlikelere karşı sürekli uyarılmaktaydı.<br />

Fuar günü geldiğinde, şehir nefes kesici bir görünümdeydi. Başkan<br />

Cleveland'ın fildişi ve altından yapılma şaltere dokunu-şuyla Işık Kulesi<br />

muhteşem bir parıltıyla ışıldadı. Işıklar uzayıp gitmeye devam ettikçe aşığadaki<br />

insanlardan çığlıklar yükseliyordu. Artık her yerden geleceğin nabız atışı,<br />

alternatif akımın sesi işitiliyordu. Aydınlatma anlaşmasında General Electric'e<br />

nal toplatan Westinghouse bu kesin zaferin tadını çıkarıyordu.<br />

Mayıs ile ekim ayları arasında yirmi beş milyon Amerikalı, bilim, endüstri, sanat<br />

ve mimarinin en son harikalarını görmek için Chicago'yu ziyaret etti. Bu o<br />

zamanki nüfusun üçte birine eşitti.<br />

Ziyaretçiler ünlü Nikola Tesla yönetimindeki sergi salonlarına hücum<br />

ediyorlardı. Yine beyaz boyunbağı ve kostümüne bürünmüş, yüksek frekans<br />

donanımı arasında, birbiri ardına elektrikli mucizeler yaratan bir sihirbaza<br />

benziyordu. Karanlık bir köşede floresan tüpleri ve lambalarının aydınlattığı bir<br />

masa duruyordu. Uzun tüplerden birisinin üzerinde Tesla'nın büyük bir<br />

maharetle dökme cam kullanarak harf harf işlediği "Elektrikçiler, Hoş geldiniz"<br />

yazısı ışıldıyordu. Diğer ışıklar Helmholtz, Faraday, Maxwell, Henry, Franklin<br />

gibi büyük bilim insanlarını onurlandırıyordu. Ve tabii bilim dünyasından<br />

insanların adlarının yanına, Yugoslavya'nın yaşayan en büyük şairinin adını da<br />

koymayı unutmamıştı: Zmaj Jovan.<br />

Alternatif akımın nasıl işlediğini sergileyen gösterilerinin topladığı ilgi her gün<br />

giderek artıyordu. Kadife kaplı bir masanın üzerinde küçük metalik nesneler -<br />

bakır toplar, metal yumurtalar- vardı ve bunlar aralarındaki uzaklık sabit kalmak<br />

üzere yüksek hızlarda dönüyorlardı.<br />

Bir osilatöre bağlanmış ilk senkronize elektrikli saati ve dağıtıcı deşarj bobinini<br />

sergiliyordu. İzleyiciler kullanılan teknolojiden pek bir şey anlamıyorlardı ama<br />

dikkat kesiliyorlardı. Ve kendisini alev topuna çevirdiğinde insanlar korku ve<br />

merak içinde haykırıyorlardı.<br />

Tesla'nın arkadaşı olan bir grup kadın New York'tan şirketin konuğu olarak<br />

fuara getirilmişlerdi. Tesla'ya kur yapıyorlar, dönme dolaba biniyorlar ve Bayan<br />

Potter Palmer'ın (Chicagolu Bayan Astor -Nancy "Langhorne" ASTOR, Vikontes<br />

(1879-1964); İngiltere parlamentosunun ilk kadın üyesi. Ç.N.) yeni elektrikli<br />

fırını, fanı ve hatta elektrikli bulaşık yıkama makinesi ile donatılmış -kadınların<br />

özgürlüğünü müjdeleyen- model mutfağın bulunduğu Kadınlar Binası'nı ziyaret<br />

ediyorlardı.<br />

Fakat muhtemelen kendilerini, yeğeni İspanya Kralı Alfon-so'yu temsil eden<br />

Prenses Eulalia'nın toplum içinde küstahça (!) sigara içtiğini gördüklerinde<br />

daha özgür hissedeceklerdi.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!