01.05.2013 Views

TESLA Anlaşılamamış Dahi Margaret CHENEY Türkçesi: Okhan ...

TESLA Anlaşılamamış Dahi Margaret CHENEY Türkçesi: Okhan ...

TESLA Anlaşılamamış Dahi Margaret CHENEY Türkçesi: Okhan ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Bu güçlü cihaz kurulduktan ve denemeler yapılmaya başlandıktan sonra mucit<br />

en sert dağ fırtınalarını bile gölgede bırakacak elektrikli havai fişekler<br />

yaratabilmeye başlamıştı. Verici çalışırken kırk kilometre uzaklıktaki<br />

paratonerler dahi doğal yıldırımdan çok daha güçlü ve sürekli ateşli arkların<br />

etki alanına giriyorlardı.<br />

Tesla, hayatında ilk defa araştırmalarının ayrıntıları üzerine eksiksiz bir günlük<br />

tutuyordu. Görsel efektlerin yarattığı dehşetin yanı sıra çok daha yararlı yönleri<br />

olduğuna inandığından fo-toğrafik deneyler de yürütmekteydi.<br />

Tesla üzerinde çalıştığı aygıtın ticari amaçlı olarak kullanılabileceğini<br />

umuyordu. Ama öncelikle binlerce deney ve uyarlama yapılmalıydı. Bu kadar<br />

geniş bir bilgiyi emanet edebilecek denli güvenmiyordu hafızasına. Günlük<br />

notları sürekli beklendiği şekilde gelişmeyen deneylere atıfta bulunuyor ve<br />

kendi kendine "neden?" diye soruyordu. Bu işlemin hayatı boyunca<br />

uyguladığına taban tabana zıt olduğunun farkındaydı. Şimdi orta yaşlı bir<br />

adamdı ve hafızasının kendisine yavaş yavaş ihanet etmeye başladığını fark<br />

ediyordu. Hiç şüphesiz kendisine tanıdığı sürenin baskısını hissediyordu<br />

omuzlarında.<br />

Colorado gazetesinde mucidin hayatı boyunca görsel efektlere hayranlık<br />

duyduğunun altı çizilmişti. Dramatik bir şekilde hayatı boyunca şahit olduğu<br />

zihinsel parlak ışıklardan bahsediliyor ve matematik formülleri arasından<br />

sivrilen renkleri ve görkemli Colorado fırtınalarını, ayrıntılı, sevgi dolu,<br />

neredeyse erotik bir tarzda tanımlaması vurgulanıyordu.<br />

Manyetik verici ile deneylerin yapıldığı gecelerde gökyüzü bir ışık ve ses<br />

tufanına kapılıyordu. Toprak bile canlı bir çehreye bürünüyor, elektrik<br />

atlamalarının sesleri kilometrelerce uzaktan duyulabiliyordu. Kelebekler, verici<br />

bobininin çapı neredeyse iki metreyi bulan girdabına kapılıyordu. Meraklı<br />

seyirciler şaşkınlıkla samanlar arasında ve yürürken de ayakları ile yer arasında<br />

kıvılcımlar uçuştuğunu gördüklerini anlatıyordu. Yüz metre ötedeki metal<br />

nesnelerden uzunluğu bir metreyi bulan kıvılcımların yayıldığını görebildiklerini<br />

söylüyorlardı. Daha bir iki kilometre ötede uysallıkla otlayan atlar bölgeye<br />

girdiklerinde metal nallarında hissettikleri şokla şaha kalkıyor, dört nala<br />

kaçışıyorlardı.<br />

Gök gürültüleri ve yıldırımlar arasında gecenin bir yarısı işlerinin başında<br />

bulunan mucit ve asistanları kulaklarını pamukla tıkıyor, ayakkabılarının altına<br />

kalın mantar ya da kauçuk tabanlıklar giyiyorlardı. Tesla kulaklarındaki<br />

dokunuşları hissedebildiğini ve kulak zarlarının zarar görmesinden korktuğunu<br />

söylüyordu. Genellikle bir acı ve vınlama deneylerden saatlerce sonra bile<br />

kulaklarını ağrıtıyordu.<br />

Hertz'in 1888 yılındaki, Maxwell'in dinamik elektromanyetik saha teorisini<br />

doğrular nitelikteki araştırması bilim insanlarını elektromanyetik dalgaların, ışık<br />

dalgaları gibi düz çizgiler halinde yayıldığı konusunda ikna etmişti. Buna göre<br />

dünyanın yüzeyinin radyo dalgalarının iletilmesini engelleyeceği<br />

düşünülüyordu. Bildiğimiz gibi Tesla, sadece dünyanın iyi bir iletken olduğuna<br />

inanmakla kalmayıp "atmosferin, deniz seviyesinin çok da yukarılarında

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!