07.10.2014 Views

17 ağustos 1999 marmara ve 12 kasım 1999 bolu-düzce depremleri ...

17 ağustos 1999 marmara ve 12 kasım 1999 bolu-düzce depremleri ...

17 ağustos 1999 marmara ve 12 kasım 1999 bolu-düzce depremleri ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

455<br />

27 Eylül <strong>1999</strong><br />

İstanbul Valiliği,<br />

Afet İşleri Müdürlüğü,<br />

Kriz Bürosu Başkanlığı’na<br />

Marmara illeri sınırları içinde yaşanan <strong>ve</strong> halen ulusça acılarını sarmaya çalıştığımız afet sonrasında,<br />

benzer şiddette bir depremin İstanbul’da meydana gelebileceğinin bilim çevrelerince ifade edilmesi;<br />

ilimiz için, en büyük afet olasılığını gözeterek etkili, uygulanabilir, megapolde yaşayanların tümünü kapsayacak<br />

bir “acil yardım planlamasının” yapılmış olmasını gerektirmektedir.<br />

Böyle bir acil yardım planlamasının, yaşamsal önemi olan kısmı, kuşkusuz sağlık hizmetleridir.<br />

Valiliğinizce hazırlanan Afet Acil Yardım Planlaması çalışmaları kapsamında sizlerle yaptığımız temas<br />

<strong>ve</strong> plana ilişkin dökümanların incelenmesi sonucunda planın geneline <strong>ve</strong> özellikle de sağlık hizmetlerinin<br />

yürütülmesine ilişkin aşağıdaki hususları sözlere sunma gereğini duymaktayız:<br />

İstanbul Valiliği’nin afet halinde sağlık hizmetlerinin nasıl yürütüleceğine dair görüşleri, büyük ölçüde<br />

il Sağlık Müdürlüğü’nden Valiliğe gönderilen rapor <strong>ve</strong> bilgilere dayandırılmıştır. Burada ilk dikkati çeken,<br />

Sağlık Müdürlüğü’nün sadece kendi yetki alanıyla sınırlı kalan bilgiyi aktardığıdır. Burada, sağlıkla<br />

ilgili tüm sorunları karşılayabilecek olanakların değerlendirilmediği görülmektedir.<br />

Bu raporun Genel Prensipler bölümünde “sağlık hizmetleri grubunun alarma geçirileceği <strong>ve</strong> prensip<br />

olarak bir afet anında her devlet memurunun görevi olduğu gibi, sağlık hizmetleri grubunda görevli<br />

her devlet memurunun da görevi, yetkisi <strong>ve</strong> sıfatı ne olursa olsun, kendisinin <strong>ve</strong> ailesinin herhangi bir<br />

tehlikede olmadığı, sağlık yönünden bir sorunu olmadığı kanaatine vardıktan sonra, herhangi bir çağrıyı<br />

beklemeden, önceden tespit edilmiş toplantı alanlarına <strong>ve</strong>ya görev yerine gitmektedir.” denmektedir.<br />

Oysa planda belirlenmiş yegane toplanma yerinin İl Sağlık Müdürlüğü olduğu dikkati çekmektedir. Bir<br />

afet halinde, ilimizdeki sağlık kuruluşlarının görevlerinin ne olduğu da belirtilmemiştir.<br />

Anılan plan, İlk Yardım <strong>ve</strong> Sağlık Hizmetleri Grubunu oluşturan hizmet grubunun teşkilinde belirtilenlerin<br />

dışında ilgili kuruşların bulunmasına yer <strong>ve</strong>rmiş olmasına <strong>ve</strong> bu husus, Valilikçe “doğal afet öncesi<br />

sırası <strong>ve</strong> sonrasında sivil toplum örgütlerine önemli görevler düşmektedir. Lojistik öneme haiz tüm<br />

kurum <strong>ve</strong> kuruluşlar afet planlaması kapsamına alınmıştır.” Tarzında ifade edilmesine rağmen, sağlık<br />

hizmetlerinde katkıda bulunabilecek pekçok kurum unutulmuştur. Oysa, son yaşadığımız felaketin ardından<br />

deprem bölgesine gelen meslek kuruluşları <strong>ve</strong> gönüllülerin daha koordine çalışmalarının gerekli<br />

olduğu ortaya çıkmıştır. Bu koordinasyonun afet planı hazırlanırken sağlanmasında büyük yarar görüyoruz.<br />

Olağandışı durumlara hazırlıkların planlanması, karışık <strong>ve</strong> zor bir süreçtir. Planlar, kurumlar arası<br />

işbirliği ile özel <strong>ve</strong> kamu kuruluşlarının temsilcisi olan meslek odalarının da katılımıyla hazırlanmalıdır.<br />

Gerektiği anda etkin, hızlı, <strong>ve</strong>rimli bir çalışma yapabilmek için pekçok birimin işbirliği gereklidir. Planlama<br />

aşamasında sağlanamayan birliktelik, olağandışı durumlarda da yeterince sağlanamaz. Planlama yaparken<br />

en zor, en tehlikeli olağandışı durumlar dikkate alınmalıdır. Örneğin: Artık en az 8 şiddetindeki bir<br />

deprem için hazırlıklı olunmalıdır. Böyle bir depremde olası yaralı <strong>ve</strong> ölü sayısı bilinmeli <strong>ve</strong> bu durumda<br />

sağlık kapasitesinin yetip yetmeyeceği, kapasitenin nasıl artırılabileceği çözümlenmelidir. Böyle bir felakette<br />

hangi tehlikelerin ortaya çıkabileceği ayrıntılarıyla analiz edilmelidir. Risk <strong>ve</strong> etki değerlendirilmesi<br />

sonucu yapılması gerekenlerin belirtilmesi <strong>ve</strong> birimlere, kişilere görev <strong>ve</strong>rilmesi gerekir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!