You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
32 / İKİNCİ GÜN I. OTURUM<br />
Doç. Dr. Elif Asude TUNCA<br />
Girne Amerikan Üniversitesi İletişim Fakültesi<br />
Dekanı (KKTC)<br />
Kırgızistan’da, 2005-2009 yılları arasında Kırgızistan-Türkiye<br />
Manas Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde çalıştım. O dönemlerde<br />
de ve hatta o dönemlerden öncesinden başlamak üzere<br />
Türk dilini konuşan topluluklar, Türk Cumhuriyetleri arasında<br />
medya anlamında iş birliğini sağlamak üzere bir medya bilgi<br />
bankası oluşturulması, dolayısıyla haber ve bilgi akışının böyle bir bilgi bankası üzerinden yapılması<br />
gündemdeydi. Sonrasında bununla ilgili bir gelişim kaydedildiyse de ben en azından bundan habersizim.<br />
Şu anda bütün konuklar ama özellikle Hikmet BABAOĞLU ile Başaran DÜZGÜN’e sormak<br />
istiyorum. Sizler birbirinizin ya da Azerbaycan ile ilgili bilgi, örneğin KKTC’den Havadis Gazetesi<br />
Genel Yayın Yönetmeni olarak veya BABAOĞLU siz Kuzey Kıbrıs’la ilgili olarak habere ne şekilde<br />
ulaşıyorsunuz? Nasıl bir iş birliği var acaba sizler arasında? Teşekkür ederim.<br />
BABAOĞLU<br />
Teşekkür ederim hanımefendi. Aslında, maalesef başka bir haberleşme ilişkimiz yok. Ama diğer<br />
basın örgütlenmeleri aracılığıyla iletişim sağlıyoruz. Onun dışında, Kıbrıs’la ilgili haberlere Kıbrıs’ın<br />
Azerbaycan Temsilcisi Sadettin TOPUKÇU aracılığıyla ulaşıyoruz. Birkaç gün önce Kıbrıs Gaziler ve<br />
Şehitler Birliği’nden bir heyet Azerbaycan’a gelmişti, 29 Ekim civarlarındaydı. Gazetemizde misafir<br />
ettik, onlarla ilgili haberler yayımladık, Kıbrıs gerçeklerini bir kez daha gazetemizde yazdık. Ayrıca,<br />
Başkan ile de Kıbrıs’ta olup bitenler, Kıbrıs’ın 31 sene öncesi ve bugünüyle ilgili röportaj yaptık. Yani,<br />
genel olarak bizim Kıbrıs’la elde ettiğimiz haberler Kıbrıs’ın Azerbaycan Temsilcisi aracılığıyla oluyor.<br />
DÜZGÜN<br />
Evet, bir tek şey söyleyebilirim Anadolu Ajansı (AA) sağ olsun, Türk dünyasını AA üzerinden takip<br />
ediyoruz. Ajans son dönemde oldukça büyük atılım yaptı hem bütçe hem de kadro genişliği anlamında.<br />
Dolayısıyla Türkçe konuşan veya Türk dünyasından sayılan ülkelerdeki gelişmeleri AA üzerinden<br />
takip ediyoruz. Tabii İngilizce konuşanların kurduğu Reuters, BBC veya CNN hakkında Hocamın<br />
söylediklerine katılmıyorum, bence Soğuk Savaş döneminin tezleri bunlar. Şimdi elbet herkes kendi<br />
bilgi bankasını kuruyor ve bankadan faydalanıyor. AA 2003-2004 yılına kadar bir ideolojinin borazanlığını<br />
yaptı. Dolayısıyla bizde itibar etmediğimiz bir pozisyonda durduk. Haber ağı gelişti ve dünyanın<br />
her yerindeki gerek Müslüman gerek Türk haberin olduğu yerlere ulaştı. Şimdi AA’ya aboneyiz Türk<br />
dünyasını da öyle izliyoruz. Teşekkür ederim.<br />
Gökçen OĞAN<br />
TRT Avaz (Türkiye)<br />
İsmet YÜKSEL’e sormak istiyorum. Sadece Rus ve Batı medyasında<br />
değil, Türk medyasında hatta genel olarak Türk dünyası<br />
medyasında son dönemde Rusya’nın Kırım’ı işgal ve sonrasında<br />
ilhakını normal görmeye eğilimli bir yaklaşım hakim olmaya<br />
başladı diyebiliriz. Siz bu süreci tersine çevirmek için nasıl bir<br />
yöntem öneriyorsunuz? Daha da önemlisi Türk Dili Konuşan Ülkeler<br />
ve Topluluklar Medya Forumu katılımcılarına bu anlamda nasıl bir rol ve görev biçiyorsunuz?<br />
Teşekkür ederim.<br />
YÜKSEL<br />
Elbette ki Türk dünyasının lokomotifi Türkiye yani bu kesin ve bunu kabul etmemiz lâzım. Azerbaycan<br />
da Türkiye ile eşit seviyeye yavaş yavaş geliyor bunu umutla görüyoruz. Türkiye basınında bunu<br />
bir konuşmamızda izah ettim özellikle TRT Avaz’a çok teşekkür ederiz. Kırım’daki olayları başından