You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
70 / İKİNCİ GÜN III. OTURUM<br />
Kazan Tatarlarının İdil-Ural Türkçesi, göstersinler, metinler ortada. Ben yayımladım, üç cilt, orijinal,<br />
elinizde var. Hiçbir kelime değişmemiştir. Orijinal metin yayımladım, orada Kazan Tatarcasının özelliklerini<br />
siz bana gösterin Allah aşkına!.. Ayda yılda birkaç kelime o da bazen öyle bir şey oluyor ki<br />
haberlerde var birazcık. İdil-Ural Bölgesi’ni çok ilgilendiren bir haber varsa orada bir iki kelime, çünkü<br />
karısı İdil-Ural Tatarlarından. Kendisi o bölgeye sık sık gidiyor. Elbette ki Kazan Tatarcasını çok iyi<br />
biliyor. O kelimeyi kullanıyor.<br />
Türkistan hakkında yazdığı şeylerde Çağatay Türkçesi, Özbekçeye doğru kaydırıyor dilini. Yani öyle<br />
haber metinlerinde ama kendi yazılarında yoktur bu zaten. Dediğim gibi 3 cilt dolusu metin neşrettim.<br />
Daha diğer metinler de var. GASPIRALI’nın bütün yazılarını çevirdim. Aşağı yukarı 10 cilt tutacak<br />
bir külliyatı var. Tercüman’da yazdığı yazılar. Yani dört yüz-beş yüz sayfalı bir ciltten küçük boy on<br />
sayfa oluşur. Bence Kazan Tatarcasının etkisi yoktur. İstanbul Türkçesidir merkezde olan. Arada bir<br />
Kırım Tatarcasından kelime kullanıyor, Kazan Tatarcasından kullanıyor. Ama genel çoğunluk yüzde 90<br />
neredeyse Türkiye Türkçesidir. Ve zaten onun dil anlayışı da GASPIRALI’nın dil anlayışını bilmemek<br />
demek. Onun için Kazan Tatar dilinin müfrit, milliyetçi bir tarafı vardır. O da Sovyet görüşüyle, Sovyet<br />
döneminde ortaya çıktı. Unutmayalım Başkurtlar kendi dillerinde hiçbir şey yazmamışlar 1920’li yıllara<br />
kadar. İşte bu Kazan kitap dilini kullanıyorlardı, Tatarcayı değil. Bugün İdil-Ural Bölgesi’ndeki birçok<br />
hareketi Tatarlara mal ediyoruz. Onların içerisinde Kazan, Başkurtların çok önemli rolü var. Yani böyle<br />
bir Tatar, Başkurt kavgası Sovyetler başlattı. Günümüzde bu, dilde, edebiyatta devam edip gidiyor.<br />
Hâlbuki halk edebiyatının neredeyse tamamı ortaktır. Burada Tatarların bir aşırı milliyetçilik tarafı var<br />
o doğru değil bence.<br />
KIRIMLI<br />
Hocamın dediklerine tabii ki katılıyorum. Gerçekten de Tercüman’ın dili esasta okuyucuya kolaylaştırılmış<br />
bir İstanbul Türkçesidir. Aslında ilginç bir şey İsmail Bey GASPIRALI’nın Türkçe de yazıp<br />
konuşması da bizzat yazarak gelişmiştir. Sanıldığı gibi İsmail Bey GASPIRALI’nın aslında sağlam<br />
bir Türkçe tahsili yok. Kendisi de itiraf eder zaten başlangıçta bunu. Hakikaten, dilbilgisi sonradan<br />
gerçekten çok da gelişmiş olduğu için Azerbaycan’da meselâ bahsederken bir konuda tekrar yapar.<br />
Mesela kentleri, köyleri der, diğerleri anlasın diye. “Başa düşürdüğü” yani anladığı der. Yahut<br />
Kazan’dan bir tabir bahsediyorsa “aytganı” yani söylediği der. Yahut ne bileyim Özbekistan’dan bahsediyorsa<br />
“dehgânı” yani köylü, ırgat diyerek bu şekilde yazar. Oraya özellikle hitap etmeye çalışırdı.<br />
Bu onun klasiğiydi. Aslında böyle yarım saat, bir saat neyse konuşarak bahsettiğimizde İsmail Bey<br />
GASPIRALI’yı hâliyle sayısız malûmatı da kaçınılmaz şekilde atlamak durumundayız. Özetlemek hatta<br />
kaba hatlarıyla bahsetmek zorundayız. Aslında iş o kadar basit değil tabii ki. Burada bahsediyorum<br />
işte bakın GASPIRALI mucize gibi çıktı, herkes otuz sene sonra ortak Türk dilinde yazmaya, konuşmaya<br />
başladı. Ana hatlarıyla bu iyi kötü gerçek olmakla birlikte bunun büyük ayrıntıları var. Hiçbir<br />
şey böyle bu kadar birkaç cümleyi arka arkaya söylediğim kadar kolay olmadı. Son derece zorlukla<br />
ve zaten ontolojik sıkıntıları var her şeyden önce işin. Yani bunlara kaçınılmaz olarak girmedik. Zaten<br />
girebilmek için başlı başına bu konuda seminer, toplantı yapmak icap eder.<br />
GASPIRALI’nın kendi tecrübesi meselesine gelince, dille ilgili, anlatmakta fayda var. GASPIRALI’nın<br />
bulunduğu yerin dili çok önemli herkes bunu unutuyor. Kırım Tatarcasının aslında herkesin unuttuğu<br />
sihirli bir tarafı var bugün. Bu diğer hiçbir Türk dilinde yok, herkesin gözünden kaçıyor. Aslında<br />
bugün büyük bir tehlike altında olan Kırım Tatarcasının kaybolmasının Allah korusun Türk dünyası<br />
için nasıl bir kayıp olduğunun da, olabileceğinin de insanlar idrak etmiyor. Çünkü Kırım Tatarcası,<br />
Türk dilleri arasında hem Oğuz, hem Kıpçak unsurlarını barındıran yegâne dildir. Oğuz Türkçesi ile<br />
konuştuğumuz toplantıda Kazak şunu takıp Rusçadan dinlemek zorunda kalır. Ama Kırım Tatarcası<br />
konuşursanız hiç değilse ana konularda Makedonya’daki Türk de Kazakistan’daki adam da sizi orta<br />
Kırım Tatarcasında anlar. Bahçesaray şivesinde aslında sizi anlayacaktır. Ve İsmail Bey GASPIRALI’yı<br />
GASPIRALI yapan unsurlardan biri de doğuştan bu dile hâkim olmasıydı. Onun için Kıpçak asıllı,<br />
Kıpçak özelindeki kuzey ve doğu dillerini, Oğuz, güney ve batıdaki Oğuz özellikli Türk dillerine de<br />
doğuştan, daha doğrusu yetişme çevresinde aşinalığı vardır.<br />
Yetişmesine gelince, GASPIRALI’nın çevresi kendi hemşerilerine göre son derece sıra dışı. İster Kırım’daki<br />
ister diğer yerlerdeki Türk halklarına göre. Çünkü küçük yaşta klasik Müslüman tahsili alıyor.<br />
GASPIRALI’yı da hatırlayalım, Mirza ailesinin çocuğu, yani asilzade ailenin çocuğu, herhangi biri