06.06.2016 Views

MEDYA FORUMU

E0X7GvGO

E0X7GvGO

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

İKİNCİ GÜN<br />

III. OTURUM<br />

/<br />

61<br />

bilgiler. Fakat GASPIRALI geliyor, Abdülhamit ile görüşüyor. Rusya’da basılmış 120’den fazla kitap<br />

getiriyor. Bir de el yazma Ali Şir NEVAİ Divanı’nı getiriyor. Ve ondan sonra kendisine üçüncü seviyede<br />

Mecidiye Nişanı veriliyor ve Tercüman serbest bırakılıyor. Fakat maalesef bu serbest bırakılma kararına<br />

rağmen yine de muhbirler sebebiyle sık sık kapatılıp açılıyor.<br />

Ancak daha sonra GASPIRALI, Tercüman’nın -10, 20 ve 25. yılı dolayısıyla gerçekleştirilen çeşitli<br />

jübilelerde- açıklamalar yapıyor. Bir hesap kitap defterini de açıklıyor. Çünkü kendisine yardım eden<br />

zenginler var. O paralar nereye gitti onun hesabını veriyor. Diyor ki, “Türkiye’de satılan Tercüman gazetesinden<br />

elde edilen gelir, Rusya’da, Çarlık Rusyası içinde “satılanın üzerinde bir gelir.”. Miktarları<br />

hatırlamıyorum ama Türkiye’deki gazetenin satılmasının böyle maddi ehemmiyeti var. Ve Osmanlı<br />

aydınları üzerinde etkili olmaya başladığını o yıllardan itibaren çok iyi biliyoruz. Kendisi hakkında<br />

1895 yılına gelindiğinde Malûmat gazetesinde çıkıyor bu yazı, Türkiye’de gazeteden ve İsmail<br />

GASPIRALI’dan bahseden ilk yazı, Malûmat’ta çıkıyor, resmini de basmışlar, hatta burada karısı Zehra<br />

Hanım’ın ona ne kadar yardımcı olduğu hakkında da çok ciddi bilgiler var.<br />

Azerbaycan’da çıkan “Molla Nasreddin Dergisi”nde sürekli GASPIRALI’nın Tercüman gazetesinden<br />

bahsediliyor. Burada da yine GASPIRALI’yı görüyorsunuz, bir başka karikatür mollalar var<br />

elinde, GASPIRALI’nın elinde Hocay-ı Sibyan ile Tercüman gazetesi var. Onlarda tekfir diyorlar, yani<br />

GASPIRALI’nın Tercüman gazetesi çıkarması ve fikirlerinden dolayı mollalar tarafından kâfirlikle itham<br />

edildiğine dair bir karikatür. Bu da o zamanki Usûl-u Cedid ve Usûl-u Kadimci dediğimiz zihniyet<br />

farklılıklarının ortaya çıktığını gösteriyor. Tercüman gazetesinde 1914’te GASPIRALI’nın ölüm haberini<br />

veren sayıdır. Önce hastalandığını, ağır ve artık iyileşmeyecek durumda olduğunu bildiren haberler<br />

çıkar. Sonra da Tercüman gazetesi kapanır, 15 gün falan mı o zamanı yanlış söylemeyeyim, ama<br />

çıktığı zaman da ölüm haberi bu fotoğrafla çıkar.<br />

Türk Yurdu, Yusuf AKÇURA çok güzel bir yazı yazar Ahmet AĞAOLU, Hüseyinzade Ali Bey vs. Türk<br />

Yurdu’nda çıkan resmi ve altında da yazı imzası, İsmail Bey imzasını görüyorsunuz. Bu da İkdam<br />

gazetesinde, Türkiye’de çıkan ölüm haberidir. Bu da Azerbaycan’da meşhur gazeteci ZERDABİ.<br />

GASPIRALI yenileşme hareketini yaparken Tercüman okuturken der ki, “Rusça okumuşlarımızın bize<br />

bir hayrı olmadı”. Başkan fazla uzatıyorsam kesebilirim, lütfen uyarın beni, çünkü bizim öğretmenlik<br />

alışkanlığımız var 45 dakika nefessiz konuşuyoruz, bu çok kötü bir alışkanlık. Lütfen keseyim…<br />

ERSOY<br />

Süremiz var ama sorular da geleceği için orada da devam edebiliriz…<br />

AKPINAR<br />

Tamam, şimdi toparlıyorum, bir şey daha ilave etmek istiyorum. GASPIRALI şunun farkında, “Gazeteyi<br />

çıkarıyorum ama kim okuyacak?” Halkın büyük kısmı cahil, medreseye gidip okuma-yazma<br />

öğrenen insanlar var. Dolayısıyla din adamlarını, medreselileri yenileşme hareketine çekebilmek için<br />

çok büyük gayret sarf eder ve bunu başarır. Daha sonra da Akgül Destesi adlı bir eser yazar. Akgül<br />

Destesi’nde Rusya Türkleri arasında modernleşme hareketlerine kimler önderlik etmiştir? Onların<br />

adlarını, kısa biyografilerini ve hizmetlerini anlatır. Ondan daha evvel de “Mebadi-yi Temeddün-i<br />

Islamiyan-i Rus” adlı, Rusça bir eseri var, hiçbir eserinde böyle Rus kullanmaz, çok nadirdir. Rusya<br />

Müslümanlarının medenileşme hareketlerinin başlangıcı diyelim. Orada der ki Rus mekteplerinde<br />

okuyanların bize bir hayrı olmaz. Medreseliler ve mollalar yazarlığa girişerek ki Tatarların ilk romanını<br />

yazan Musa AKCİGİT, daha sonra Zahir BİGİ, bunlar din adamıdır. Musa BİGİ değil de Zahir<br />

BİGİ doğrudan doğruya din adamı. “Mollalar bize yardım etti ve yenileşme hareketlerimizde ilk<br />

adımları attı.” der. Tabii biraz abartıdır ve kasıtlı yazılmış politik yazıdır. Yoksa kendisi Rus tahsillidir,<br />

Azerbaycan’da ZERDABİ Rus tahsillidir, Ekinci gazetesini çıkaran ZERDABİ. Rus tahsillilerin arasında<br />

millet meselesini problem eden o kadar az insan var ki GASPIRALI bilerek onları yok sayıyor ve din<br />

adamlarını onore ederek bu işin içerisinde tutmaya çalışıyor.<br />

Buradaki din adamları o “Akgül Destesi”ndeki biyografilerdir. Mesela şu Ataullah BEYAZİDOF, Petersburg<br />

Akhunludur, meşhur Ernest RENAN’nın İslâm hakkındaki iddialarına cevap veren çok önemli<br />

bir şahsiyettir. Ahmet Mithat Efendi de bunların eserlerini tercüme edip Türkçe bastırmıştır. Mesela

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!