You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
84 / ÜÇÜNCÜ GÜN IV OTURUM<br />
DEĞERLENDİRME<br />
YEŞİLTEPE<br />
Yani ne yapıyorsak birbirimize yapıyoruz galiba. Çok kısa bir özette bulunmak istiyorum, Sayın Bilge<br />
NEVZAT, teknoloji kullanan bir medyanın önemine dikkat çekti. Dün Sayın Başkanımız da böyle kısa<br />
aslında toparlama yapmıştı o yüzden ben de bir kısa toparlama yapmak istiyorum, Hocam Sayın<br />
Ata ATUN gibi. Teknoloji kullanan bir medyanın önemine dikkat çekti Bilge Hanım. Ancak kontrolden<br />
tamamen uzak bir yayıncılık anlayışının olmasının olumsuzluklarına da dikkat çekti. Ve Türk dili konuşan<br />
ülke ve toplulukların iş birliğinin kültürel çalışmalarla ve medyada iş birliği ile gerçekleşebileceğine<br />
özellikle dikkat çekti. Medya ortaklığına dikkat çekti. Çok değerli bir sunumdu.<br />
Sayın Düsen KASAİNOV, zengin Türk kültürünün tanıtılması ve gelecek kuşaklara aktarılmasında<br />
TÜRKSOY’un üstlendiği, hayati rolü anlattı. Son yirmi yılda gerçekleştirdiği çalışmalardan bahsetti.<br />
Bunların hepsinin bir başarı olduğunu düşünüyorum. Büyük başarılar olduğunu düşünüyorum.<br />
TÜRKSOY’un basın ödüllerinin teşvik edici olduğunu vurguladı ve burada meslektaşlarımıza bu çalışmalara<br />
katkıda bulunmalarını, teşvik edici olmayı istediklerini söyledi. Sosyal medyanın önemine<br />
dikkat çekti. Bu arada işte az önce de belirttiğim gibi bize yirmi yıl içerisinde TÜRKSOY’un gerçekleştirdiği<br />
çalışmalarla ilgili çok değerli bir sunumda bulundu. Bir video izletti ama bu arada bir de müjde<br />
verdi, benim açımdan bu sefer Türkmenistan’a gitme talebim gerçekleşecek. Merv şehri nihayet Türk<br />
dünyası kültür başkenti olacak. Belki bu vesileyle TÜRKSOY ile beraber gidip bir dokümanter çekme<br />
imkânımız olacak. Melikşah’ın tahta çıktığı, Alparslan’ın yurdunda, baba ocağıma gideceğim nihayet,<br />
inşallah. Bir program yapma ve sizler de izleme şansına sahip olursunuz.<br />
Bu arada, Ela KASAP çok iyi anlattı bize aslında TÜMEP’in neler yaptığını. Basın-Yayın ve Enformasyon<br />
Genel Müdürlüğüne bir kez daha teşekkür ederiz, hakikaten, özlemini duyduğumuz iş birliği<br />
imkânlarından, organizasyonlarından birisi bu. Burada tabii körler sağırlar birbirini ağırlar gibi olmasın,<br />
bizde Türkçede öyle bir Anadolu Türkçesinde böyle bir şey var. Bilmiyorum sizde de Türkler<br />
çok sık yapar bunu birbirine propaganda gibi. Yani o anlamda değil, gerçekten samimiyetle söylemek<br />
lazım burada yapılan işlerin bir karşılığı var, gönüllerde var, yüreklerde var, işte Makedonya’da<br />
var, Kosova’da var. Balkanlarda var, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde var, Orta Asya’da var. Orta<br />
Asya’da yapılan, Kıbrıs’ta yapılan, Balkanlarda yapılanın karşılığında Türkiye’de de var. Anadolu topraklarında<br />
olacaktır. O yüzden TÜMEP gibi son derece başarılı bir organizasyonu gerçekleştirdiği için<br />
Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğüne ayrıca kişisel olarak teşekkür ediyorum.<br />
Ve Eran HASİP de bize aslında HASİPİ değil, HASİP değil mi? onu açıklayalım.<br />
HASİPİ<br />
Şimdi şöyle, zamanında biz Türklerde diğer topluluklara karşı, hâlâ aslında öyle bizim en sadık insanlar<br />
olarak nitelendiriliyoruz Türkleri devlete karşı ve devlet kurumlarının yetkilileriyle görüştüklerinde<br />
böyle bir nizama, saygıya geçerler. Ama diğer topluluklarda bu çok fazla belirgin değildir. Çocukların<br />
isimlerini, kendi soy isimlerini yazdırırken devlet memurlarına güvenerek sorgulamıyorlar. Mesela benim<br />
ismim Erhan HASİP olması lazım ama devlet memuru Arnavut olduğu için babasının malı gibi<br />
kullanarak Erhan’ın H’sini duymadan Eran yazıyor, HASİP yazması gereken soyadımı da HASİPİ<br />
yazıyor, amcası sanıyor herhalde bizi.<br />
YEŞİLTEPE<br />
Slav coğrafyasında görüyoruz, kuzeyde de.<br />
HASİPİ<br />
Batı Makedonya’da yaşadığımız için Arnavutların çoğunlukta olduğu bölgede, bu böyle. Doğu<br />
Makedonya’ya gittiğinizde aynı Türklerin “of” veya “ski” soyadlarıyla görürsünüz. Biraz daha Boşnakların<br />
veya Sırpların yaşadığı bölgelerde “viç” soyadını çok duyarsınız. Ama biz Türkler bunu kullanmıyoruz.