yozgat

5. Termalizm ve Kas İskelet Hastalıkları
Ülkemizde, Hıfzıssıhha Mektebi Müdürlüğü tarafından 2004 yılında yapılan Türkiye
Hastalık Yükü çalışmasında, Ölümcül Olmayan Hastalık Yükünün (YLD) dağılımına
bakıldığında, kas iskelet hastalıkları %9.9 görülme oranı ile ikinci sırada yer almaktadır
(Sağlık Bakanlığı, 2015). Toplumda sıklıkla görülen kas iskelet hastalıklarının içerisinde
osteoartrit, romatoid artrit, ankilozon spondilit, osteoporoz, boyun ve bel ağrıları yer
almaktadır. Bireylerin yaşadığı semptomlar ise, akut ve kronik ağrı, hareket kısıtlılığı, günlük
yaşam aktivitelerini yerine getirmede güçlük ve yaşam kalitesinde düşüştür (Sağlık Bakanlığı,
2015; Umay, Rükşen ve ark., 2013). Semptomların giderilmesinde farmokolojik ve cerrahi
tedavinin yanısıra, egzersiz, sıcak ve soğuk uygulama, transkutanöz elektriksel sinir
stimulasyonu gibi yöntemler kullanılmaktadır. Ayrıca bireyler tedavi için geleneksel olarak
hamam ve kaplıcaları da tercih etmektedirler (Umay, Rükşen ve ark. 2013)
Literatür incelendiğin de, çeşitli ısı ve kimyasal özellikteki termomineralli suların 3-6
hafta arasında ve ortalama 20 dakika banyo şeklinde uygulanmasının diz, kalça ve vertebra
osteoartriti olan hastalarda ağrı şiddetini ve analjezik ilaç kullanımını azalttığı, fonksiyonel
durum ve yaşam kalitesini artırdığı görülmüştür (Cimbiz, Bayazit, Hallaceli& Cavlak, 2005;
Fioravanti, Iacoponi et al, 2010; Fioravanti, Valenti et al , 2003)
Banyo şeklinde uygulanan kaplıca tedavisi ile ev egzersiz programının ve analjezik
ilaç kullanımının karşılaştırıldığı çalışmalarda ise 1-3 hafta süre ile uygulanan kaplıca
tedavisinin ağrı düzeyi ve fonksiyonellik bakımından daha üstün olduğu gösterilmiştir
(Forestier, Desfour et al, 2010; Tishler, Rosenberg et al 2004).
Nguyen ve ark.nın (1997) yaptıkları çalışmada, hastaların bir kısmına yatarak banyo,
istirahat ve tıbbi bakımı içeren spa tedavisi, diğer gruba ise standart fizik tedavi programı
verilmiş, spa tedavisinden faydalanan hasta grubunda ağrı şiddeti ve analjezik alımında
anlamlı bir azalma olduğu, fiziksel aktivitenin arttığı saptanmıştır (Nguyen, Revel&
Dougados, 1997)
Kaplıca tedavisi ile lokal sıcak uygulama ve elektroterapi alan hastalarda memnuniyet
düzeyinin karşılaştırıldığı bir çalışmada ise kaplıca tedavisi alan hasta grubunun memnunıyet
düzeyinin arttığı ve analzejik kullanımının azaldığı belirlenmiştir (Umay, Rükşen ve ark.
2013).
Sonuç olarak termal suyun fizyolojik etkilerine bakıldığında; suyun ısısındaki her 10
°C‟lik yükselmede hücrelerin kimyasal aktiviteleri ve metabolik hızlarının 2-3 kat arttığı,
endorfin salınımıyla birlikte ağrı düzeyinin azaldığı, kas liflerinin uyarılabilirliği ve istirahat
halindeki kas tonusunun azalmasıyla kas spazmlarının çözüldüğü görülmüştür (Sağlık
130