09.04.2015 Views

ankara il çevre durum raporu - çevresel etki değerlendirme ...

ankara il çevre durum raporu - çevresel etki değerlendirme ...

ankara il çevre durum raporu - çevresel etki değerlendirme ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

2005 ÇEVRE DURUM RAPORU<br />

(alabalık) <strong>il</strong>e 0.80 mg Hg/1 (sazan) arasında değişmektedir. Yapılan araştırmalar sonucu,<br />

su ürünlerinde civa birikim düzeyinin yükselmesi <strong>il</strong>e birlikte, akut ve kronik civa<br />

zehirlenme olaylarında da artışın söz konusu olacağı b<strong>il</strong>dir<strong>il</strong>miştir. Halen, ülkemizin kıyı<br />

kesimlerindeki civa konsantrasyonu balıkçılık yönünden risk kabul ed<strong>il</strong>en 4000 ug/1<br />

düzeyine ulaşmış değ<strong>il</strong>dir. Ancak özellikle civa <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i endüstri kuruluşlarının bu konuda<br />

dikkatli davranması gerekmektedir.<br />

D.5.5.ZEHİRLİ ORGANİK BİLEŞİKLER<br />

D.5.5.1.SİYANÜRLER<br />

Siyanür ve b<strong>il</strong>eşikleri <strong>çevre</strong>sel ortamlarda doğal olarak bulunab<strong>il</strong>dikleri gibi<br />

endüstriyel işlemlerde ara ürün olarak da ortaya çıkab<strong>il</strong>irler. Endüstriyel işlemler sonucu<br />

<strong>çevre</strong>ye ver<strong>il</strong>en siyanür b<strong>il</strong>eşikleri; gaz, sıvı ve katı ortamda bulunanlar şeklinde<br />

sınıflandırılab<strong>il</strong>ir. Siyanür ve b<strong>il</strong>eşiklerinin sıvı halde bulunduğu başlıca endüstri alanları;<br />

petrol rafineleri, kok ve havagazı fabrikaları, maden işletmeleri, metal, tekst<strong>il</strong>, <strong>il</strong>aç sanayi’<br />

leri, plastik ve sentetik kauçuk imalathaneleridir. İnsanlar günlük besinlerle az da olsa<br />

bünyelerine siyanür almaktadır. Dolayısıyla insanlar tarafından vücuda alınan siyanürün<br />

belli konsantrasyonları aşmaması gerekmektedir. İçme suyunda en fazla 0.05 mg CN/1<br />

bulunmalıdır. Siyanür, kanalizasyon ve doğal sulara deşarj ed<strong>il</strong>diğinde konsantrasyonun<br />

zehir <strong>etki</strong>si yapab<strong>il</strong>ecek seviyenin altında tutulmasına özen göster<strong>il</strong>melidir. Genel olarak<br />

siyanürün balıklar için toksisite sınırı 0.03­0.25 mg CN/1 olarak ver<strong>il</strong>mekte ise de bu<br />

düzey balık türü ve b<strong>il</strong>eşik çeşidine bağlıdır. Örneğin tatlı su kefali için sodyum siyanat<br />

(NaCN)’ın maksimum limiti 75 ppm’dir. Buna karşılık alabalık için 0.05 ppm NaCN 124<br />

saate, 1 ppm NaCN ise 20 saatte tamamen öldürücü olmaktadır. Siyanürün toksitesi,<br />

sıcaklıkla orantılı olarak yükselmekte, her 10 0 C sıcaklık artışı <strong>il</strong>e birlikte öldürücü doz 2­3<br />

kat artmaktadır. Ayrıca sudaki çözünmüş oksijen düşük seviyelerde bulunması da<br />

toksikliği arttıran önemli bir unsurdur.<br />

D.5.5.2.PETROL VE TÜREVLERİ<br />

Bir hidrokarbonlar karışımı olan ve doğal kaynaklarda sıvı halde bulunan hem<br />

petrol, karbon ve hidrojen gibi temel elementlerle birlikte ayrıca azot, kükürt, oksijen<br />

düşük seviyelerde bulunması da toksikliği arttıran önemli bir unsurdur. Petrol, en yaygın<br />

olan bir teoriye göre, çok uzun yıllar önce yaşamış hayvan cesetlerinin uzun yıllar<br />

yeraltında gömülü kalarak yüksek sıcaklık ve basınç altında bozulmasından oluşmuştur.<br />

Böylece et ve yağ kalıntılarının içermiş oldukları karbonhidratlar, sıvı hidrokarbonlara<br />

dönüşmüş, bu sıvı yeraltında akarken çeşitli mineralleri ve tuzları eriterek bünyelerine<br />

geçirmiş, yada onlarla reaksiyona girmek suretiyle azot, kükürt ve oksijen içeren b<strong>il</strong>eşikler<br />

oluşturmuştur. Ham petrolün bünyesindeki kükürt ve azot içeriği, karbonhidratların tam<br />

olmayan bozunmalarından <strong>il</strong>eri gelmektedir. Oksijen ise, bozunma sırasındaki<br />

oksitlenmeden dolayı oluşmuştur. Petrolde yer alan demir, kurşun, arsenik, nikel gibi metal<br />

b<strong>il</strong>eşikler ise, sonradan motorlu araçlardan atık gaz olarak dışarıya ver<strong>il</strong>diklerinden ve<br />

havadan solunum yoluyla insan sağlığına zarar verdiklerinden, ham petrol içerisinde<br />

bulunması arzu ed<strong>il</strong>meyen b<strong>il</strong>eşiklerdir. Petrol ve türevleri çoğunlulukla petrokimya<br />

endüstrisi rafineleri ve taşımacılık yapan yerlerden sulara karışmaktadır. Petrol, su<br />

yüzeyinde çeşitli kalınlıklarda f<strong>il</strong>m oluşturarak gaz alışverişini engellemekte, çok az<br />

miktarlarda b<strong>il</strong>e su yüzeyinde gök kuşağı benzeri bir görünüm vermektedir. Petrol ve<br />

türevleri <strong>il</strong>e kirlenmiş sular, kronik toksite sınırlarının çok altında b<strong>il</strong>e estetik yönden<br />

124

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!