09.04.2015 Views

ankara il çevre durum raporu - çevresel etki değerlendirme ...

ankara il çevre durum raporu - çevresel etki değerlendirme ...

ankara il çevre durum raporu - çevresel etki değerlendirme ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

2005 ÇEVRE DURUM RAPORU<br />

F.1.2. ÇAYIR VE MERALAR<br />

Ankara İli’nin 430777 hektarlık çayır ve mera arazisinin kültür araz<strong>il</strong>eri içindeki<br />

oranı %32,12, toplam arazi içindeki oranı ise %16,36’dır.<br />

İl içindeki çayır ve meraların %88,8’inin başlıca problemleri;<br />

­ Su erozyonu,<br />

­ Çeşitli toprak yetersizlikleri,<br />

­ Aşırı su.<br />

İl içindeki meraların <strong>durum</strong>u çoğunlukla kötüdür. Bu araz<strong>il</strong>er düzensiz, b<strong>il</strong>giden<br />

yoksun ve kaynakları sömürülerek idare ed<strong>il</strong>mektedir. Her mevsim otlatmaya açık olan<br />

meralarda doğal örtü oldukça tahrip olmuştur.<br />

Çayır ve meralar gerçekte, çok sayıda işlevi aynı zamanda göreb<strong>il</strong>en<br />

ekosistemlerdir. Bir yandan hayvanlara besin kaynağı sağlarlarken, öte yandan da biyolojik<br />

çeşitl<strong>il</strong>ik yönünde yaşamsal önemde ortamlardır. Ancak çayırlar ve meralar Türkiye<br />

özelinde toprak ve su kaynaklarının korunması yönünden de önemlidir. Türkiye<br />

hayvancılığında mera hayvancılığının %70’lik bir ağırlığa sahip olması, doğal olarak çayır<br />

ve meraların bu işlevini öne çıkartmıştır.<br />

F.1.3.SULAK ALANLAR<br />

Bu konu <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>g<strong>il</strong>er “F.4.3.3.” bölümünde ver<strong>il</strong>miştir.<br />

F.1.4.DİĞER ALANLAR(STEPLER V.B)<br />

Bu bölüm <strong>il</strong>e <strong>il</strong>g<strong>il</strong>i b<strong>il</strong>gi elimize ulaşmamıştır.<br />

F.2. FLORA<br />

Ankara <strong>il</strong>i ve <strong>çevre</strong>sinde bitk<strong>il</strong>ere ait en eski kayıt 1884 yılında Noe tarafından<br />

Junrinea ancyrensis için yapılmıştır. 1998 yılına kadar geçen süre içerisinde de değişik<br />

bitki türleri toplanmıştır. Ankara <strong>il</strong>inde toplama yapılan Hacıkadın Deresi, Çankaya,<br />

Dikmen, Keçiören, Hüseyingazi gibi yerler o yıllarda şehir merkezine oldukça uzak<br />

sayılmaktaydı. Ayrıca Yenişehir ve İstasyon gibi yerler de tam şehrin ortası olmasına<br />

rağmen bitki toplanab<strong>il</strong>mekteydi. Ortalama olarak aradan geçen 50­60 yıllık bir zaman<br />

sonra yukarıda bahsed<strong>il</strong>en toplama alanları günümüzde eski özelliklerini kaybetmişlerdir.<br />

Daha önce evlerin bahçesinin bir köşesinde yetişeb<strong>il</strong>en Nigella, Ranunculus, Clauciun,<br />

Cardaria, Thlaspi, Sisymbirium, Chenopodium, Atriplex, Althaea, Erodium, Tribulus,<br />

Trigonella, Anthemis, Lactuca, Convolvulus, Heliotropium, Solanum, Veronica, Lamium,<br />

Plantago, Conium, Scandix, Tor<strong>il</strong>is, Daucus, Valerianella, Aeg<strong>il</strong>ops, Cynodon gibi cinslere<br />

ait bazı türler bu alanlarda tümü <strong>il</strong>e ortadan kalkmıştır.<br />

Ankara <strong>il</strong>indeki hızlı yapılaşma sonucunda bitk<strong>il</strong>erin korunması için en uygun alanlar<br />

kampüslerdir. Örneğin; Beytepe, ODTÜ, B<strong>il</strong>kent gibi üniversite kampüs alanları koruma<br />

altında olduğundan doğal bitk<strong>il</strong>er için en emniyetli yerlerdir.<br />

Ancak, buralarda yapılan ağaçlandırma çalışmaları gelecekte orman haline dönüştüğünde<br />

bu step mozayiğinde yer alan bitk<strong>il</strong>er için az da olsa uygun olmayan <strong>çevre</strong> şartları doğmuş<br />

olacaktır.<br />

148

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!