BURSA’DA ZAMAN
Bursada-Zaman-s21
Bursada-Zaman-s21
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
her tür teşebbüse sorgusuz sualsiz kucak<br />
açmaları kaçınılmazdı. Ve bu oldu. İspanyol<br />
Müslümanların sürgünden önceki en büyük<br />
kıyımı, yaşanan isyanlarda gerçekleşti.<br />
En büyüğü Gırnata isyanıydı ama pek çok<br />
bölgede irili ufaklı isyanlar oldu. Bu isyanlarda<br />
onbinlerce Magribi Müslüman kılıçtan<br />
geçirildi.<br />
On yıllar süren ikna çabaları sonuç vermeyince,<br />
son ve en kesin çözüm olarak tehcir<br />
gündeme geldi. Bölge bölge bu karar alındı<br />
ve halka süre verildi, ‘üç gün içinde hazırlığınızı<br />
tamamlayın, atalarınızın ülkesine döneceksiniz!!’<br />
Müslümanların önemli kısmı,<br />
gemilere ulaşamadan yağmalandı ve kılıçtan<br />
geçirildi. Ulaşanlar, İspanyol devletinin<br />
ayarladığı gemilere binebildi ancak yüzlerce<br />
yıllık birikimlerini bırakarak. Yanlarına para<br />
ya da değerli eşya almaları yasaktı. Sadece<br />
yolculuk süresince gerekli yiyecek ve para<br />
almalarına izin veriliyordu.<br />
Ata topraklarına gidiyor olmanın buruk<br />
sevinci ile gemilere binen Müslümanları,<br />
Kuzey Afrika’da neyin beklediğini bilmiyoruz.<br />
Tarihi kaynaklar bu konuda fazla bir<br />
bilgi sunmuyor.<br />
Tarihi kaynaklar, büyük sürgünden etkilenen<br />
Müslüman sayısını 400 bin ile 3 milyon<br />
arasında gösteriyor. Fakat 600-800 bin<br />
civarında insanın sürgünle ata topraklarına<br />
döndüğü daha kabul edilir bir rakam.<br />
Sürgüne uğrayanların dörtte üçünün, Kuzey<br />
Afrika’ya ulaşamadan yaşamını yitirdiği<br />
de yine tarihi kaynakların verdiği bilgiler<br />
arasında.<br />
Sonuç olarak, yaklaşık 9 asır sonra,<br />
İspanya’yı fethedenlerin torunları, dedelerinin<br />
zenginleştirdiği ve süslediği ülkeden<br />
kovulmuşlardı. İspanyollar ve Kilise için ise,<br />
‘menfur İslam inancının kökünü kazıma’<br />
hedefi hemen hemen gerçekleşmişti. Diğer<br />
taraftan, din birliğinin erişilmesi gereken<br />
nihai hedef olduğu öğretilen İspanyollar,<br />
bu uğurda maddi refahlarını ve entelektüel<br />
gelişimlerini feda ettiler. Peki, ettiler de<br />
Müslümanların kökünü İspanya’dan kazıyabildiler<br />
mi? Bu insanlar bir anda buharlaştı<br />
mı? Kuşkusuz hayır. Endülüslülerin kara<br />
gözleri de, binlerce Arapça yer ismi de,<br />
yeni gâlipler haline gelen eski mağlupların<br />
kelime haznesine girmiş bulunan binlerce<br />
Arapça kelime de yerli yerinde.<br />
Şöyle bir durum da var; son büyük sürgün<br />
öncesi İspanya’da 1 milyon civarında Magribi<br />
vardı, bunların önemli bir bölümü göçe<br />
maruz kaldı ve bir kısmı Afrika’ya ulaşamadan,<br />
bir kısmı ise gemiye dahi binemeden<br />
kıyımlara uğradı. Ancak, iki grup Müslüman<br />
daha vardı; birinciler, göç etmeyip<br />
saklanan veya kimliğini gizleyenler ki bu<br />
Müslümanların sayısı da yüzbinlerle ifade<br />
ediliyor. İkinci grup ise Afrika’da beklediğini<br />
bulamadığı için, köle olarak yaşamaya razı<br />
olup tekrar İspanya’ya dönen Müslümanlar.<br />
Bugün İspanya’da bu bilgilerin konuşulmuyor<br />
oluşu gelecekte de bu suskunluğun<br />
devam edeceği anlamına gelmez!<br />
MÜSLÜMANLARIN<br />
KADER ORTAĞI; YAHUDİLER…<br />
Günümüz insanlığı; geçmişte acılar<br />
yaşamış, soykırıma uğramış toplumlara<br />
haklarının teslim edilmesini emrediyor.<br />
Bunun örneklerini gördük. Müslümanlar<br />
İspanya’da yaşanan dramda yanlız değildi.<br />
Tarihin bir cilvesi belki, Müslümanların<br />
kader ortağı Yahudilerdi. Müslümanlar gibi<br />
Yahudiler de İspanya’da kıyıma ve sürgüne<br />
tabi tutuldular. Hatta, Bursa’da bugün<br />
‘Yahudilik Mahallesi’ olarak bilinen bölge,<br />
İspanya’dan sürülen ve Osmanlı’nın kabul<br />
ettiği Yahudilerin oluşturduğu bir mahalledir.<br />
İspanya Kralı Juan Carlos Madrid<br />
Sinagogu’nda, Yahudi halkından özür diledi.<br />
Aynı jesti bugün Müslümanlar da bekliyor.<br />
Bu konudaki son diyeceğim de şu olsun; H.<br />
Ç. Lea eserinde, İspanya’daki zoraki vaftiz<br />
ve sürgünlerin baş aktörleri olarak her ne<br />
kadar Ferdinand, Isabella, I. Carlos, Papa<br />
IV. Paula, III. Filip ve Papa VII. Clement’i<br />
gösteriyor ise de, asıl sorumlu, ellerindeki<br />
kiri yıkaması gereken bence Roma’dır, yani<br />
Papalık Kurumu, yani Kilisedir.<br />
<strong>BURSA’DA</strong> <strong>ZAMAN</strong><br />
| Ocak 2017 | Sayı 21<br />
45