araştırma / Bursalı Hâce Abdurrauf’un Hikayesi: Hikaye-İ Dendâniyye / Sefer GÖLTEKİN Sefer GÖLTEKİN Bursalı Hâce Abdurrauf’un Hikayesi: Hikaye-i Dendâniyye 92 <strong>BURSA’DA</strong> <strong>ZAMAN</strong> | Ocak 2017 | Sayı 21
Yazılı ve sözlü olmak üzere iki şekilde varlığını sürdüren edebiyatta, yazılı edebiyat kültürünün çok eskilere dayanmadığı toplumlarda masal/hikâye olarak adlandırabileceğimiz tür devreye girer. Her toplum kendi geleneğine, göreneğine, sanat ve kültürüne göre hikâyeler üretmiştir. Bir toplumun hikâyesi, komşu bir diğer halkın edebiyatına girip etkilemiş, bazen değişikliklere uğrayarak özde aynı olsa da anlatım bakımından farklı bir yapıya bürünmüştür. Hiç şüphesiz hikâyeyi asli kılan unsur, içinden çıktığı toplumun ona kattığı özelliklerdir. Özellikle doğu orijinli hikâyeler dünya edebiyatında oldukça önemli bir yere sahiptir. Bu önem, doğulu toplumların coğrafya ve sosyal ilişkilerinin sıcaklığından kaynaklanmaktadır. 1 Doğunun önemi bugüne kadar “Işık doğudan gelir” anlamına gelen Latince Ex oriente lux özdeyişinde dolaylı olarak vurgulanmaktadır. Doğu ve Batı medeniyetleri arasındaki ilişkiler ve etkiler değerlendirildiğinde, bu güneş benzetmesinin çok da abartılı olmadığı anlaşılmaktadır. Bugün daha çok “egzotik, mistik” gibi terimlerle biraz da hafife alınarak tasvir edilen Doğu medeniyetleri, Batılı toplumların bugünkü seviyelerine ulaşmalarında gözardı edilemeyecek etkilere sahiptir. 2 Yusuf ile Züleyha, Dede Korkut Hikâyeleri, Kelile ve Dimne, Tûtînâme, Şahnâme, Makamat, Mantıku’t-Tayr, Heft Peyker, Binbir Gece Masalları, Bostan ve Gülistan, Mesnevî, Makâlât, Hz. Ali Cenknâmeleri, Destanlar, Leyla ile Mecnun, Seyehatnâme, Mem u Zin, Hüsn ü Aşk, Muhayyelât, A’mâk-ı Hayâl, Müsemeretnâme, Letâif-i Rivâyât, Karabibik gibi eserler doğunun hikâye geleneğinin en önemli örneklerindendir. Bu eserler; Türk, Arap, İran ve Hint coğrafyalarında İslam’ın şekillendirdiği ve Türkçe, Arapça ve Farsça dilleriyle yazılmış, “Doğu/İslam klasikleri” kimliğiyle aramızda dolaşan, edebi değeri olan, zevkle okunan ve etkisini bugüne kadar kesintisiz olarak sürdüren eserlerdir. “Doğu’nun Hikâye Kuramı” adlı çalışmasıyla, doğu hikâyesinin yol açıcılarına, göz kamaştırıcı ışıklarına, sadece bu toprakları değil dünya edebiyatını da yüzlerce yıldır aydınlatan eşsiz birikime dikkat çeken Necip Tosun’un da dediği gibi, doğu toplumlarında hikâyenin zengin bir birikimi ve güçlü bir damarı var. Doğu insanı hikâyeyle inanır, onunla sever, onunla iç içe bir hayat sürer. Hikâyeler, âdeta onun zihnine nakşolunmuştur. Hikmetler, keşifler hikâye formuyla işaretlenmiştir. Dilden dile dolaşan halk hikâyeleri, halkın aşklarını, acılarını, özlemlerini, sevgilerini hikâyelere dökmüş, gelecek kuşaklara böyle aktarmıştır. Hikâyeler, vakanüvislerin göremeyeceği hakikatleri sözün gücüyle kayıt altına almış, insanlığın birikimini yeni bir gerçeklikle ölümsüzleştirmiştir. Gezgin hikâyeciler, âlimler, tasavvuf ehli büyükler hikâye üzerinden bir kültür taşıyıcısı işlevi görmüşlerdir. 3 Türkler, İslam ile tanışmalarından sonra kendi duygu ve düşüncelerinin ürünü olan telif eserler de meydana getirmişlerdir. Haliyle ilk telif hikâyelerin dinî konulu ve mensur olduğu tahmin edilmektedir. 4 14. yüzyıldan itibaren Bursa’da ciddi anlamda düzyazı çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Molla Şemsettin Fenari’nin ‘Misbah’ul-Üns’ü, Muslihittin b. Yusuf’un ‘Tehafüt’ü, Abdullatif-i Kutsî’nin Hadi’l Kulûb’ü, Sinan Paşa’nın ‘Tazarrunâme’si önemli örneklerden birkaçıdır. 5 Özellikle hikâye alanında kaynakların belirttiği ilk telif eser XV. yüzyıl sonlarında yazılan, Anabacı veya Bursalı Hoca Abdürrauf Hikâyesi adlarıyla da bilinen Hikâye-i Dendâniyye’dir. Vahdî Câfer Çelebi tarafından kaleme alınan eser, sosyal muhtevalı olup tek vak’a kuruluşuna sahip gerçekçi büyük bir hikâye veya küçük bir romandır. 6 Hikaye-i Dendaniyye, sadece Bursa açısından özel bir eser değil, Türk hikaye tarihinin de ilk özgün örneklerinden biridir. Edebiyat araştırmacısı Rıdvan Canım, Edime Şairleri adlı eserinde, Abdürrauf Hikâyesi ve yazarı Vahdî Cafer’le ilgili olarak şu bilgileri vermektedir: Asıl adı Cafer’dir. Sehî Bey, Enîsü’ Müsâmirin müellifi Abdurrahman Hıbrî ve muhtemelen bu kaynaklardan naklen O. Nuri Peremeci’nin kayıtlarına göre Edirne’de, diğer kaynaklara göre İstanbul’da doğmuştur. O. Nuri Peremeci Edirne Tarihi adlı eserinde, bu şairin ismini yanlışlıkla Vecdî olarak kaydetmiştir. Tâcizâde Cafer Çelebi’nin yakınlarından olup, onun tarafından yetiştirildi. Divan kâtibi olmuş ve Kanuni Süleyman devrinde Edirne’de Hassa Haraç Emini iken vefat etmiştir. Sehî Bey’in ifadelerine göre hoş tabiatlı, akıcı şiirleri bulunan rind bir şairdir. 7 Hikaye-i Dendaniyye yazarının Bursa’lı olup olmadığı net olarak bilinmiyor. Çünkü rivayetler arasında Edirne ve İstanbul da var. 1 Kazım Robar, Hikaye/masal anlatıcılığı geleneği, PolitikART Ağustos 2015 2 Orhan Kemâl Tavukçu, Edebî Metinler Işığında Doğu Kültürlerinin Batıya Etkileri Ve Batıda Türk İmgesi, Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic, Volume 2/4 Fall 2007 3 Necip Tosun, Doğunun Hikaye Kuramı, Büyüyen Ay Yayınları 4 Hasan Kavruk, İskender Pala, TDV İslam Ansiklopedisi, cilt: 17; sayfa: 492 5 Şaban Akbaba, Bursa’nın Geçmiş Zaman Yazı(edebiyatı)ndan Bir/inc/i Vahdiî, Ihlamur Dergisi, Şubat 2012, Sayı 27 6 Hasan Kavruk, İskender Pala, A.g.e., 7 bgc.org.tr/ansiklopedi/abdurrauf-hikayesi <strong>BURSA’DA</strong> <strong>ZAMAN</strong> | Ocak 2017 | Sayı 21 93
- Page 1 and 2:
Ocak 2017 Sayı 21 BURSA’DA ZAMAN
- Page 3 and 4:
BURSA’DA ZAMAN Yıl: 6 Sayı: 21
- Page 5 and 6:
s36 s38 s58 s62 s82 s102 S58 S62 S6
- Page 7 and 8:
Prof. Dr. Cağfer Karadaş Uludağ
- Page 9 and 10:
İzzet Keribar şekillendirmektir.
- Page 11 and 12:
vardır. Sözgelimi “Otobüs tuta
- Page 13 and 14:
çare olmak için her yolu denerler
- Page 15 and 16:
Bu Gurur Hepimizin; TKB’nin Metin
- Page 17 and 18:
UYGULAMA ÖDÜLLERİ • Battalgazi
- Page 19 and 20:
Yrd. Doç. Dr. Sezai SEVİM / Uluda
- Page 21 and 22:
ada yapılmaya başlanmasıyla birl
- Page 23 and 24:
Yeşil Camii kuzey duvarındaki ku
- Page 25 and 26:
Kur’ân’da hayır işlemek ve i
- Page 27 and 28:
ne, mektep, Dârü’l-hadîs, Dâr
- Page 29 and 30:
Osmanlı’nın ilk başkenti olan
- Page 31 and 32:
kurumlarda bulunan şeyh efendiler,
- Page 33 and 34:
ağlı Sırıl Köyü camisinde hat
- Page 35 and 36:
içün Âsitâne-i devlet-âşiyân
- Page 37 and 38:
Prof. Dr. Mustafa Kara Bursa’da B
- Page 39 and 40:
hakkındaki bilgiyi bir araya getir
- Page 41 and 42:
Saffet YILMAZ Elveda Endülüs Tür
- Page 43 and 44: na duyulan çekememezlik kuşkusuz
- Page 45 and 46: ya Müslüman olmaları ya da Eski
- Page 47 and 48: her tür teşebbüse sorgusuz suals
- Page 49 and 50: yapılmış ve bugün İspanya’da
- Page 51 and 52: Cihat AKÇAY / İspanya Rehberi, Se
- Page 53 and 54: geçmesi ile beraber kiliseye dön
- Page 55 and 56: Özellikle İspanyollar kendi tarih
- Page 57 and 58: ya’nın başkenti Madrid’e 1,5
- Page 59 and 60: Endülüs mimari şaheserleri ile
- Page 61 and 62: sahip çıkması onun için mühim
- Page 63 and 64: zehirli ustura ile Cem’e benzer,
- Page 65 and 66: Aziz ELBAS Balkanlar’ın Kilidini
- Page 67 and 68: ler gönderirler. Macar, Rus ve Fre
- Page 69 and 70: Metin Önal MENGÜŞOĞLU Bursa’y
- Page 71 and 72: Daha evvel bu yolculuğu defalarca
- Page 73 and 74: koyun sürüleri gözümüze ilişm
- Page 75 and 76: Bursa’da doğup büyüyen veya he
- Page 77 and 78: Düşündüm!.. İngiltere’de me
- Page 79 and 80: ile geldim. Durdum Yunus’a vardı
- Page 81 and 82: Resim 2 - Doğu duvarı boyunca sı
- Page 83 and 84: edilmişti. İlk raporlarımızdaki
- Page 85 and 86: Bursa tarih boyunca hep ilklerin ş
- Page 87 and 88: (Kayıhan Hamamı, Mahkeme Hamamı,
- Page 89 and 90: tırmaları Merkezi bünyesindeki u
- Page 91 and 92: İsmail Kemal KEMANKAŞ Sürgün…
- Page 93: fetlerle dolaşma isteği Bursa’d
- Page 97 and 98: kim niçe ay ü gün saye-i himmet
- Page 99 and 100: Bursa’nın futboldaki ilk birinci
- Page 101 and 102: Planlamada atletizm pisti ile binic
- Page 103 and 104: Blagay Sarı Saltuk Tekkesi eserler
- Page 105 and 106: zirelerin gün yüzüne çıkarılm
- Page 107 and 108: BURSA’DA ZAMAN | Ocak 2017 | Say