02.07.2016 Views

A

sayi2

sayi2

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Türkoloji e-dergisi A Ğ I R L I K Sayfa 48<br />

Kırgızlar arasında oluşan Manas Destanı, bugün de bütün canlılığı ile devam<br />

etmektedir. Manas destanının 11 ile 12. yüzyıllar arasında meydana geldiği<br />

düşünülmektedir. Bu destanın ana kahramanı Manas da, tıpkı Oğuz Kağan destanının<br />

İslâmî rivayetindeki ve Satuk Buğra Han gibi İslamiyet’i yaymak için mücadele<br />

eden bir yiğittir. Böyle olmakla birlikte Manas destanında Müslümanlık öncesi Türk<br />

kültür, inanç ve kabullerinin tamamını sergilenmektedir. Bazı varyantları dört yüz bin<br />

mısra olan Manas destanı Türk-Bozkır medeniyetinin Kazak -Kırgız dairesinin kültür<br />

abidesi niteliğindedir.<br />

Manas Destanı, sadece Kırgızların değil bütün Türk topluluklarının ortak<br />

kültürlerinin sentezi durumundadır. Manas’ın her mısrasında Türk tarih zincirinin bir<br />

halkasını görmek mümkün olur. İlk dönemlerden, günümüze kadar gelen hayat anlayışı,<br />

dünya görüşü, inançlar, geleneksel değerler gibi sosyal ve kültürel hayata şekil veren<br />

unsurlar, destanda motifler ve manzumeler şeklinde kendini belli eder. Manas Destanı<br />

üzerinde yapılacak araştırmalar Türk dünyası içinde yer alan kavimleri birbirine bağlayan<br />

kültür unsurlarının daha iyi anlaşılmasını sağlayacaktır.Destan, Kırgız Türklerinin dünden<br />

bugüne aile yapıları, kadın-erkek-çocuk ilişkileri, dini inançları, geleneksel yapı ve<br />

değerleri, sosyal statüleri, evlilik tipleri ve türleri, konukseverlilikleri, törenleri gibi temel<br />

özellikleri ile dünya görüşlerini yansıtmaktadır.<br />

Türk hükümdarlık anlayışında kut anlayışı bulunmaktadır. Türkler<br />

hükümdarlarının Tanrı tarafından yeryüzüne gönderildiklerine inanırlardı. Türk<br />

hükümdarları idare yetkisini Tanrı’dan alırlar, bu inanç çok güçlüdür ve millet tarafından<br />

da benimsenmiştir. Bu inancı olağanüstü doğum motifinde görmek mümkündür.<br />

Destanlardaki olağanüstü doğum motifini bu anlayışta aramak gerekir (Oğuz, 1995: 13).<br />

Manas’ta da olağanüstü şekilde doğum motifine rastlamak mümkündür. Yakup Han uzun<br />

süre evli olmasına rağmen bir çocuğu olmaz. Bu durum destanda şöyle anlatılır:<br />

“Haydar Han’ın kızı Çıyrıçı’yı<br />

(Eş olarak) almış idi.<br />

Yakup Han (şöyle söyledi):<br />

Çıyrıçı’yı (eş olarak) alalı<br />

Ben bir çocuk öpmedim,<br />

Çıyrıçı çözdüğü saçını (bir daha hiç) taramadı,<br />

Allah’a tövbe edip hiç (bir) işime yaramadı!<br />

Belini sıkıca germedi Çıyrıçı bana (bir) oğul vermedi.<br />

(Ben) Çıyrıçı’yı alalı (mevsimler doldu),<br />

Yaz-kış (gelip geçti) tam on dört oldu,

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!