Sayı 149 - YDÄ° ÃaÄrı
Sayı 149 - YDÄ° ÃaÄrı
Sayı 149 - YDÄ° ÃaÄrı
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
maktan çıkaracak düzenlemelerin yolunu açıyordu.<br />
AKP’nin iktidar yürüyüşünde son dönemde en büyük<br />
engeller durumuna gelen yüksek yargı (Danıştay/<br />
Yargıtay/Anayasa Mahkemesi) bağlamında, Referandum<br />
sonucu, AKP’ne seçmen çoğunluğu tarafından<br />
istediği yetkinin verilmesi anlamına geliyordu.<br />
*CHP ve MHP açısından Referandum gerçekte ağır<br />
bir yenilgi anlamına geliyordu. Onlar buna rağmen<br />
“Ama % 42’de hiç küçümsenmeyecek bir sonuçtur,<br />
Referandum toplumun nerdeyse ortasından ikiye<br />
bölündüğünü ve aslında Türkiye’nin en ileri bölgeleri<br />
olan kıyı şeridinin AKP’ye karşı olduğunu göstermektedir.”<br />
içerikli avunmalarla, yenilgiyi aslında<br />
galibiyet olarak göstermeye çalıştılar.<br />
*Seçimlerin AKP dışındaki galibi DTP oldu. Reformist,<br />
Kürt milliyetçisi bir parti olan DTP, Abdullah<br />
Öcalan’ın pazarlık gücünü arttırmak için başlangıçta<br />
açık tavır takınmadığı Referandum taktiği konusunda<br />
önce yalpaladı. Tartışmalarda partinin küçümsenmeyecek<br />
bir bölümü belli şartlara bağlanan evet<br />
tavrını savundu. Sonunda A.Öcalan “boykot” tavrı<br />
takındıktan sonra, güçlü bir boykot kampanyası yürüttü.<br />
DTP’nin boykot kampanyası, onun için özellikle<br />
ve öncelikle Kuzey Kürdistan’da kendi gücünün<br />
sınanması ve ispatı için bir araçtı. Bu güçlü boykot<br />
kampanyası sonucu Kuzey Kürdistan’ın 5 ilinde Referanduma<br />
katılmama oranı % 50’nin üzerine çıktı.<br />
Bu iller ve Referanduma katılmama oranı şöyle:<br />
İl adı Referanduma katılmama oranı:<br />
Hakkari % 91,5<br />
Şırnak % 78<br />
Diyarbakır % 66<br />
Artvin %60<br />
Mardin % 58<br />
Bunun dışında Ağrı’da, Antep’te, Iğdır’da, Urfa’da,<br />
Siirt’te Referanduma katılmama oranı Türkiye ortalamasının<br />
üzerinde idi.<br />
Bu sonuçlar bir kez daha PKK’siz bir çözüm olmadığı,<br />
olamayacağı, DTP’nin de legal planda KK’da<br />
halkın desteğine sahip bir siyasi güç olduğu, DTP<br />
çözüm içine çekilmeden, bir çözümün mümkün olmayacağı<br />
anlamına geliyor.<br />
*Fakat diğer yandan Kuzey Kürdistan’daki seçim<br />
sonuçları aynı zamanda AKP’nin Kuzey Kürdistan<br />
genelinde de birinci parti olduğunu da, AKP’nin “Biz<br />
tek Türkiye partisiyiz” tespitininin de boş olmadığını<br />
da gösteriyor.<br />
* Bu Referandumda doğru tavır olan boykot tavrı,<br />
hemen tüm devrimci solun ortak tavrı oldu. Fakat<br />
DTP + bütün devrimci sol boykot tavrı takınmış<br />
olmasına rağmen, % 74 katılım, T.C. çapında % 26<br />
oranında bir boykot anlamına geliyor. BDP’nin %<br />
6-7 arasında oyu olduğu bilindiğinde + Türkiye’de<br />
seçimlere en yüksek normal katılım oranının % 80<br />
altında olduğu bilindiğinde, aslında devrimci solun<br />
kitleler içinde etkisinin hala seçmen bazında yok denecek<br />
kadar az olduğunu bu referandum sonuçları da<br />
gösterdi. Bu zaaf sonucu, Kuzey Kürdistan’da başarılı<br />
olan boykotun, Türkiye geneli ele alındığında başarısız<br />
olduğu da tespit edilmek zorundadır.<br />
* Referandumda reformist ve legalist sol kesin<br />
hatlarla ikiye bölündü. Bu kesimin büyük bölümü<br />
AKP’ne karşı mücadele adına hayır kampanyasının<br />
militan parçacıkları olarak CHP ve MHP’nin kuyruğunda<br />
saf tutarken; bu kesimin “liberal” takılan,<br />
küçük fakat medyada etkin kesimi de, demokrasinin<br />
sınırlarını genişletme adına “ yetmez ama evet” kampanyası<br />
ile AKP’nin kuyruğunda yerini aldı. Referandum<br />
bu bakımdan, devrimci sol ile, reformist solu<br />
birbirinden ayıran bir turnusol kağıdı işlevi gördü.<br />
AKP’nin iktidar yürüyüşünde yeni<br />
hamleler, kazanılan yeni mevziler:<br />
Referandumdan zaferle çıkan AKP, arkasına aldığını<br />
bir kez daha ispatladığı seçmen desteğine dayanarak<br />
iktidar yürüyüşünde yeni hamleler yaptı, yeni mevziler<br />
kazandı. Yerleşik bürokratik iktidar odaklarından<br />
AKP’ne muhalefetin yükseldiği iki temel odak<br />
ordu ve yüksek yargıdır. Bu iki kurum bağlamında<br />
AKP’nin siyaseti bellidir: Orduyu Türkiye siyasetinin<br />
belirleyici gücü olmaktan çıkarıp, sivil idarenin<br />
denetiminde esas işi T.C. burjuvazisinin çıkarlarını<br />
korumak için savaş yürütmek olan bir kurum haline<br />
getirmek. Bunun için orduda daha fazla profesyonelleşme.<br />
Yüksek yargı açısından da, onu Kemalist<br />
muhalefet odağı olmaktan çıkarma, yasa yapan değil,<br />
yasaları istediği gibi yorumlayan değil, yasa koyucunun<br />
iradesi doğrultusunda iş yapan bir kurum haline<br />
getirmek. Bu bağlamda hem Ordu/AKP; hem yüksek<br />
yargı/AKP çatışmasında Referandum ertesi çok<br />
önemli gelişmeler oldu.<br />
Ordu/AKP: Çelişmeli/Çatışmalı zoraki<br />
Birlik…<br />
YAŞ Krizi:<br />
Bütün Cumhuriyet tarihi boyunca iktidarın merkezini<br />
oluşturan ve kendisini Kemalist Cumhuriyetin<br />
gündem<br />
29