Sayı 149 - YDÄ° ÃaÄrı
Sayı 149 - YDÄ° ÃaÄrı
Sayı 149 - YDÄ° ÃaÄrı
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
sı katılımcıları vardı.<br />
Konferans saat 11’de başladı. İlk konuşmacı Moshe<br />
Zuckermann idi. Zuckermann, İsrail, Filistin sorununu<br />
anlattı. Brian Campfield, Kuzey İrlanda ve<br />
ülkesindeki gelişmeler hakkında bir sunum yaptı.<br />
Oyuncu Rolf Becker, 29 yıldır ölüm hücresinde idam<br />
edilmeyi bekleyen Mumia Abu-Jamal hakkında bilgiler<br />
verdi. Yunanistan Komünist Partisi MK üyesi<br />
Christos Katsotis, ülkesindeki gelişmeler ve şimdiye<br />
kadar yapılan yedi genel grev eylemlerini anlattı.<br />
Macaristan Sol Yeşil Hareketinin üyesi Gaspar Miklos<br />
Tamas, “komünizme giden yol” ve Almanya’da<br />
yürütülen tartışmalar üzerine konuştu. Amerika’da<br />
12 yıldan bu yana “ajan” oldukları iddiası ile beş<br />
Kübalı hapiste bulunuyor. Bu beş tutukludan sadece<br />
bir tanesine “cinayet planlaması suçlaması” yöneltiliyor.<br />
Amerika’da hapiste tutulan Rene Gonzales<br />
Sehwerert’in annesi Irma Sehwerert Mileham, oğlunun<br />
durumu hakkında bilgi verdi ve hapiste oğlunu<br />
ziyaret esnasında yaşadığı zorlukları anlattı. Mumia<br />
Abu-Jamal’ın eski avukatı Robert R. Bryan, siyasi<br />
mahkumlar üzerine bir sunum yaptı. Dünya çapında<br />
20 bin mahkum ölüm cezasının infaz edilmesini<br />
bekliyor. Sadece Amerika’da ölüm hücrelerinde idam<br />
edilmeyi bekleyen 3200 mahkum var. Kolombiya Komünist<br />
Partisi MK üyesi Carlos Lozano, ülkesindeki<br />
gelişmeler hakkında bilgi verdi.<br />
Herkes merakla saat 18.00’de başlayacak paneli<br />
bekliyordu. Panelin konusu “komünizme nereden<br />
gidilir”di. Daha önce açıklanan programa göre Sol<br />
Parti eş başkanı Gesine Lötzsch’da podyumda yer<br />
alacak ve sorulacak sorulara cevap verecekti. Ama<br />
beklenen olmadı. Gesine Lötzsch, yürütülen karalama<br />
kampanyası ve parti içinden gelen tepkiler sonucu<br />
konuşmasını yaptı ve konferanstan ayrıldı. Lötzsch,<br />
Junge Welt gazetesinde çıkan makalesini savunurken,<br />
partinin eski lideri Oskar Lafontain’in hedeflerinin<br />
“demokratik sosyalizm” olduğunu savunduğuna dikkat<br />
çekti. Lötzsch, konuşmasına kim olduğunu belirterek<br />
başladı. Mayıs 2010 yılında yapılan parti kongresinde<br />
%92 oyla parti başkanlığına seçildiğini, uzun<br />
süreli işsizlerin yardım paralarını kısıtlayan “Hartz<br />
IV” adlı yasaya karşı çıkan, NATO’yu reddeden ve<br />
dünya barışının sağlanması için çalışan tek parti<br />
olduklarını belirtti. Yazdığı makalenin “Stalin’in<br />
komünist rejiminde öldürülen binlerce mağdur” ile<br />
bağdaştırılmasının doğru olmadığını ve Stalin döneminde<br />
yapılan uygulamalara karşı mücadele ettiklerini<br />
anlattı. Burjuvazi istediğini almış, Gesine<br />
Lötzsch beklenen Anti-Stalinist yeminleri etmişti.<br />
Gesine Lotzsch’un konuşmasının ardından moderatörlüğünü<br />
Sol Parti milletvekili Ulla Jelpke’nin<br />
yaptığı panel başladı. Podyumda sadece kadınlar yer<br />
alıyordu. Katılımcılar şunlardı: İnge Viett (Eski Alman<br />
Kızıl ordusu üyesi, Radikal Sol), Katrin Dornheim<br />
(Demiryolu Sendikası işyeri temsilcisi), Bettina<br />
Jürgensen (Alman Komünist Partisi Genel Sekreteri),<br />
Claudia Spatz (Faşizme Karşı Hareket Berlin). Her<br />
konuşmacı “Komünizme Giden yol” üzerine görüşlerini<br />
anlattı. Konuşmalardan sonra moderatörün sorduğu<br />
sorulara katılımcılar cevap verdi.<br />
Bir çok grup yayın masası açmıştı. Bolşevik İnisiyatif<br />
Almanya (Herşeye Rağmen) yayın masası<br />
açan gruplar arasındaydı. Bolşevik İnisiyatif (Herşeye<br />
Rağmen) taraftarları, en son çıkan Herşeye Rağmen<br />
sayı 56’nın satışını yaptılar ve bildiri dağıttılar.<br />
Komak-ML Avusturya ve Bolşevik İnisiyatif Almanya<br />
“Rosa ve Karl’dan Öğrenelim” başlıklı bir bildiri<br />
çıkarmışlardı. Bildiride, Rosa ve Karl’dan öğrenilmesi<br />
gerektiği, onların komünist olduğu, kapitalist<br />
sisteme karşı proletarya devrimini savunduklarına<br />
vurgu yapılıyordu. Emperyalizmin açlık, kriz, ırkçılık,<br />
savaş, halkları katletme ve barbarlık olduğu belirtildikten<br />
sonra, krizin ancak bir devrimle ortadan<br />
kalkacağı, emperyalizmin alternatifinin sosyalizm<br />
olduğu vurgusu yapılıyordu. Konferansta yapılan ajitasyon<br />
propaganda faaliyetinde, Rosa ve Karl’dan nasıl<br />
öğrenilmesi gerektiğini, doğru bir şekilde anlatan<br />
iki grup Bolşevik İnisiyatif Almanya ve Komak-ML<br />
Avusturya idi.<br />
Rosa ve Karl Yürüyüşü<br />
Rosa ve Karl yürüyüşü 9 Ocak Pazar günü Frankfurter<br />
Tor metro durağında saat 10.00’da başladı.<br />
Yürüyüş, Sol Parti, MLPD (Almanya Marksist Leninist<br />
Partisi), Alman Komünist Partisi’nin de içinde<br />
yer aldığı birçok parti ve kurum tarafından organize<br />
edilmişti. Yürüyüşün en önünde “Luxemburg, Liebknecht,<br />
Lenin Kimse Unutulmadı Ayağa Kalk ve Karşı<br />
Koy” pankartı taşındı. Yürüyüşte, sık sık “Rosalar<br />
Yaşıyor”, “Kahrolsun Faşizm” ve “Yaşasın Halkların<br />
Kardeşliği” gibi sloganlar atıldı. Bolşevik İnisiyatif ve<br />
Komak-ML taraftarları “Baş Düşman Kendi Ülkendedir”<br />
yazılı bir pankart arkasında bir kortej oluşturarak<br />
yürüyüşe katıldı. Konferansta olduğu gibi,<br />
yürüyüşte de gazete satışı ve bildiri dağıtımı yapıldı.<br />
Yürüyüşte her zamanki gibi anti faşist gruplar, attıkları<br />
sloganlar ve görünüşleriyle dikkatleri üzerlerine<br />
çektiler. Grup ile polis arasında zaman zaman arbede<br />
yaşanırken, bir kişi de göz altına alındı. Türkiyeli devrimci<br />
hareketlerin de katıldığı yürüyüşe, İran, Küba,<br />
Filistin, Bask ve Meksika başta olmak üzere birçok ülkeden<br />
sol örgütler katıldı. Yürüyüş, Richten Berg mezarlığındaki<br />
Rosa Luxemburg ve Karl Liebknecht’ın<br />
mezarlarının ziyaret edilmesiyle son buldu. Yürüyüş,<br />
Rosa ve Karl’ın mezarının başında Bolşevik İnisiyatif<br />
Almanya taraftarları, Komak-ML Avusturya’dan arkadaşlar,<br />
MLKP ve TİKB taraftarları ile birlikte Enternasyonal<br />
Marşı söylenerek bitirildi. Rosa ve Karl<br />
yas tutularak anılamaz, anılmamalıdır. Dün olduğu<br />
gibi, bugün de onların komünist görüşleri bize yol<br />
gösteriyor, göstermeye devam edecek.<br />
13 Ocak 2011<br />
Berlin’den YDİ Çağrı Okuru<br />
✉<br />
okuyucu mektubu<br />
83