Sayı 149 - YDÄ° ÃaÄrı
Sayı 149 - YDÄ° ÃaÄrı
Sayı 149 - YDÄ° ÃaÄrı
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
gündem<br />
42<br />
kan Yardımcısı Umut Oran.<br />
8-Dış İlişkiler ve Yurtdışı Örgütlenmelerden Sorumlu<br />
Genel Başkan Yardımcısı Osman Korutürk.<br />
9-Kadın Örgütlenmesi ve Kadın Kollarından Sorumlu<br />
Genel Başkan Yardımcısı Gülsün Bilgehan.<br />
10-Gençlik Örgütlenmesi ve Gençlik Kollarından<br />
Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Engin Altay.<br />
11-Ekonomik ve Mali Politikalardan Sorumlu Genel<br />
Başkan Yardımcısı Faik Öztrak.<br />
12-Halkla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı<br />
Alaattin Yüksel.<br />
13-AR-GE; Bilim Yönetim ve Kültür Platformundan<br />
Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sencer Ayata.<br />
14-Parti İçi Eğitimden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı<br />
Sena Kaleli.<br />
15-Bilişim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Başkan<br />
Yardımcısı Emrahan Halıcı (Ecevit kontenjanından!)<br />
16-İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı<br />
Sezgin Tanrıkulu.<br />
17-Genel Sekreter Bihlun Tamaylıgil (Baykal’a yakın)<br />
Önceki, yine Kılıçdaroğlu tarafından tartışmalı 2.<br />
kat toplantısında atanan MYK’da görev alan 7 kişi<br />
Mesut Değer, İsa Gök, Oğuz Oyan, Melda Onur, Didem<br />
Engin, Mehmet Ali Özpolat ve Mehmet Zeki<br />
Gündüz ise yeni MYK’da bulunmuyor.<br />
Yeni CHP ne kadar yeni?<br />
Bu “Yeni CHP”nin, tek seçicilik açısından, parti iç<br />
demokrasi açısından eski CHP’den ve diğer burjuva<br />
partilerinden hiçbir farkı yok. Tek farkı, ikide bir<br />
“benim adım Kemal, ben dediğimi yaparım. Size demokratik<br />
bir CHP vaat ediyorum. CHP’nin tüzüğünü<br />
değiştirip, onu demokratik yapacağız” diyen, bu<br />
Kongre’de kimi aymazlar tarafından Gandi’likten ,<br />
Che liğe terfi ettirilen, Lefteri “iyi kaleciydi” diye öven<br />
Fenerbahçe Başkanı. Bu başkanın en önemli tarafı<br />
vaatleri. Onların da bir tek açıklaması ve garantisi<br />
var: Beni seçin, nasıl yaptığımı göreceksiniz diyor.<br />
Kürt sorunu mu? Öyle bir sorun yok zaten bu başkanın<br />
lügatında. Çünkü Kürt sorunu denirse, etnik<br />
siyaset yapılmış olurmuş! Ama bu başkan başbakan<br />
olursa, Güneydoğu sorununu ekonomik kalkınmayla<br />
çözermiş! Türban sorunu mu? Öyle bir sorun zaten<br />
yokmuşmuş. Bu mesele bu başkan başbakan olursa<br />
kendi doğal mecrasında çözülürmüş! Yoksulluk mu,<br />
en yoksullara bu başkan başbakan olursa 600 lira<br />
maaş bağlarmış, sorun çözülürmüş. Kaynak mı neymiş?<br />
Bu başkanın adı Kemalmiş vs.. Bu düzeyde bir<br />
“yeni CHP” ile karşı karşıyayız. Ve bu CHP, AKP’yi<br />
seçimlerle götürmek hesapları yapan burjuva kesiminin<br />
ve de halkın küçümsenmeyecek ve fakat azınlıkta<br />
olan kesiminin esas umudu! Vah ki vah!<br />
Kılıçdaroğlu, CHP’nin ancak AKP’den oy alarak<br />
güçlenebileceğini bildiği için, söylem düzeyinde<br />
MHP ile arasında fark kalmayan CHP söylemlerinden<br />
uzaklaşarak, halka şirin gelebilecek söylemler geliştirmeye,<br />
CHP’nin değiştiği ve değişeceği mesajını<br />
vermeye çalışıyor. Yer yer AKP’nin en yetkin olduğu<br />
siyaset konularında (türban meselesi mesela) ondan<br />
daha iyi olduğu sözleri ile dikiş tutturmaya çalışıyor.<br />
Ancak CHP’nin ideolojik Kemalist dokusu nedeniyle<br />
bu yönde fazla ilerlemesinin de yolu kapalı. Bu yönde<br />
ilerlemesi halinde ise gideceği yer AKP’nin siyaseti<br />
olur. Orda ise orjinali varken taklidini kim niye seçsin?<br />
Kılıçdaroğlu’nun CHP’si yenilendiğini ilan ederek,<br />
şimdi 6 ay sonra yapılacak seçimlerde tek başına iktidar<br />
olma hedefini koyduğunu açıklıyor.<br />
Aslında CHP’nin yenilenme iddiasının emekçi yığınlar<br />
açısından ciddiye alınması için hiçbir neden<br />
yok. Yapılan Kamu oyu araştırmaları da bunu gösteriyor.<br />
Yapılan kamuoyu araştırmalarında CHP açısından<br />
en yüksek oy (ki bu CHP’nin zaten birinci parti konumunda<br />
olan yerlerde yapılan bir araştırma sonucu)<br />
% 30! AKP’nin en düşük oyu ise % 40! Kimi araştırmalar<br />
AKP’ni % 48’de gösteriyor. MHP 11-13 civarında<br />
dolanıyor. BDP’nin oyu % 6,5 civarında. SP %<br />
2, ondan kopan HAS Parti % 1 civarında, BBP % 1,<br />
DP % 2 civarında görünüyor.<br />
Yani bugünkü perspektifle: a) önümüzdeki seçimlerden<br />
de AKP’nin açık ara birinci parti çıkacağı, b)<br />
Tek başına hükümet kuracak bir çoğunluğa ulaşacağı,<br />
c) AKP açısından çıtanın Anayasayı –Referanduma<br />
götürerek- tek başına değiştirecek bir güce ulaşmak<br />
( en az 330 milletvekili) olduğu görülüyor.<br />
CHP’nin bugünkü yönetimi açısından % 30’un altında<br />
bir sonuç (ki bu bugünkü perspektifle gerçekçi<br />
görünüyor) CHP içinde intikam için fırsat bekleyen<br />
Baykalcıları ve Savcıları yeniden hareketlendirecek<br />
bir sonuç olacaktır. Kılıçdaroğlu seçime kendi ekibini<br />
kurmuş olarak girmektedir, olası bir başarısızlığın<br />
özrü olmayacaktır.<br />
Seçim Taktiği:<br />
Şimdi önümüzdeki altı ayda Türkiye’de burjuva si-