Sayı 149 - YDÄ° ÃaÄrı
Sayı 149 - YDÄ° ÃaÄrı
Sayı 149 - YDÄ° ÃaÄrı
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Devrimci Parti ve Örgütlerin<br />
Enternasyonal Koordinasyonu (ICOR)<br />
TÜZÜĞÜ<br />
güncel<br />
Temel Belgelerin karara bağlanmasında konferans kararlarını konsensus<br />
(oydaşma) temelinde almaya çaba sarfeder. İlkesel ideolojik sorunlar ve<br />
temel siyasi sorunlar çoğunluk kararıyla sonuçlandırılamaz. Ancak ideolojiksiyasi<br />
ayrılıkların bilincinde olarak pratik sorunlarda, kuruluş belgelerinde<br />
gerekli olan hallerde derinlemesine yürütülen tartışma ertesinde çoğunluk<br />
kararı alınabilir. Burada da konferans katılımcılarının en az yüzde 80’nin<br />
oyu gereklidir. Bütün güncel siyasi sorunlardaki kararlar için basit çoğunluk<br />
yeterlidir. Eşit oy durumunda tasarı reddedilmiş sayılır.<br />
I. Ön açıklama:<br />
“<br />
Bütün Ülkelerin İşçileri Birleşin!” Karl Marx ve<br />
Friedrich Engels’in Komünist Manifesto’nun sonunda<br />
yaptıkları bu etkin çağrı bütün dünyada devrimci<br />
işçi sınıfının devrimci kurtuluş mücadelesinin<br />
yol gösterici ilkesiydi.<br />
Emperyalist dünya sisteminin gelişmesi aşırı derecede<br />
çelişmelidir.<br />
Bir yanda bütün zamanların en büyük zenginliği<br />
biriktirilmişken ve bütün insanlığın refah, sağlık ve<br />
barış içinde yaşamasını mümkün kılacak potansiyel<br />
olgunlaşmışken, diğer yanda dünyada açlık ve kitlesel<br />
yoksulluk bugüne kadar görülmemiş boyutlara<br />
varmıştır. İşçi sınıfının dünya çapında büyümesi ve<br />
emek üretkenliğindeki artış, köylülüğün kitlesel olarak<br />
yıkımı, kitlesel işsizlik ve eksik istihdamla elele<br />
yürümektedir. Bilimsel-teknik ilerleme doğa ile insanın<br />
birlikteliğini çoktandır mümkün kılmasına<br />
rağmen, insanın varlık temelleri iklimdeki dramatik<br />
değişiklik tarafından tehdit edilmektedir.<br />
Gelişmiş sosyalist ilişkiler için maddi hazırlık hiçbir<br />
dönemde bugünkü kadar olgunlaşmamıştı, fakat<br />
aynı zamanda emperyalist dünya sisteminin krizli<br />
varlığı, eğilim olarak insani varoluş biçimini soru işareti<br />
haline getiriyor. Her şeyi mahvedecek bir emperyalist<br />
savaş tehlikesi on yıllardır insanlığın sırtında<br />
yük, evrensel çevre krizi insan varlığının temellerini<br />
tehdit ediyor, dünya çapında emekçi yığınlar arasında<br />
ailenin çözülüşü artıyor, bununla birlikte yaşam<br />
şartlarında, özellikle de kadın ve çocukların yaşam<br />
şartlarında yoğun kötüleşmeler yaşanıyor. Milyarlarca<br />
insanın aşırı sömürüsü 2008’de bütün dünyayı<br />
sarsan dünya ekonomik ve mali krizini doğurdu.<br />
Bütün bunlar kapitalizmin yerine, üretici güçlerin<br />
insanlığın yararına kullanılabileceği yeni bir düzen’in<br />
geçirilmesini haykırıyor. Dünyanın emekçi yığınları<br />
kapitalist barbarlık içinde kaybolmak istemiyor! Mali<br />
sermayenin insana değer vermeyen politikası, insanlığın<br />
sömürüsüz, zulümsüz, yoksulluğun ve çevre<br />
yıkımının olmadığı, savaşsız ve gençliğe perspektif<br />
sunan bir toplum için devrimci atılımını tetikliyor.<br />
İşçi hareketi, sosyalist kampın revizyonizm yüzünden<br />
çökmesiyle tarihinin en ağır yenilgisini aldı. Bu<br />
yenilgi, uluslararası devrimci hareketi, daha önce görülmemiş<br />
boyutlarda bir bozgun atmosferine soktu;<br />
devrimci hareket saflarında tasfiyeciliğin, bölünme<br />
ve parçalanmanın artmasına yol açtı.<br />
Bütün bunlara rağmen birçok devrimci parti ve<br />
örgüt devrimci parti inşasında ısrar etti ve ulusal ve<br />
67