11.07.2015 Views

Direnisin@Hali2

Direnisin@Hali2

Direnisin@Hali2

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

74 75na varabiliriz. Geçmişe bakıldığında sosyal medya olmadan devrimcihareketlerin ya da sosyal medyanın çağrısına rağmen siyasal örgütlenmeninateşlenemediği farklı birçok tarihsel örnek görülecektir. Örneğin,1977’de İranlılar internet desteği olmadan Şah’a karşı ayaklanmışlardır.Dolayısıyla yapılan çalışmalar Mısır ya da Tunus’taki gibisosyal medyanın dahil olup devrimci hareketleri fitillediği ‘başarı’örneklerine odaklanmak yerine, önermeleri ve doğrudan sebep-sonuçilişkilerini yanlışlayabilir örneklerle, yeni medya teknolojilerinin nedenbazı ülkelerde sosyal ve siyasal özgürleşmeye katkıda bulunurkendiğerlerinde bulunamadığını araştırıp sistemin açıklarını keşfedebilirve yeni kamusal alan olanaklarını geliştirebilirler. Kısacası, sosyalmedya araçları ve siyasal eylem olanakları ilişkisi, yeni örgütlenmebiçimlerine ve deneyimlerine açık bir alan olarak hem olumlu hemolumsuz bulgular ışığında değerlendirilerek sivil toplum güçlendirilebilir.Mısırlı eylemciler 2011’den önce defalarca kolektif bir eylemi başlamayaçalıştılarsa da hiçbiri 25 Ocak’taki gibi sonuç doğurmadı. Çünkübir siyasal talebin eyleme dönüşmesi, örgütlenmesi ve kitleselleşmesiinherbir aşaması farklı stratejiler ve açıklamalar gerektirmektedir.Halkalardan birindeki zayıflık diğer bir aşamaya sıçrayışta çözülüşeneden olup eylemi bitirebilir. Bu noktada sorulması en gerekli sorulardanbirisi, nasıl oluyor da küçük bir siyasal gösteri büyük bir kitleselbir protesto hareketine dönüşebilmektedir sorusudur. Örneğin,Türkiye’de Taksim Gezi Parkı’nı korumaya yönelik yeşil bir hareketindaha önceki benzerlerinden ayrılıp, nasıl kitleselleşip ülke genelindehükümet karşı gösterilere dönüştüğü önemlidir. Göstericilerin tanımlıtaleplerine göre Türkiye’de sosyal medyadan sokağa taşan isyan,geleneksel medya ve özellikle televizyonun üç maymunu oynamasınabir tepki olarak da gelişmiştir. Öte yandan internet kullanımınınyüzde ikilerde kaldığı Yemen’de sürekli protesto hareketleri varkeninternet kullanımının yüksek olduğu Ürdün’ün bölgesel siyasal dalgalanmadanaynı biçimde etkilenmemesine ve Körfez ülkelerinde birkarşılık bulmamasına da bakmak gerekir. Aynı şekilde eylemlerin başınıçeken kilit aktörlerin interneti yoğun ve etkili kullanımının etkisiyadsınamasa da 2011’de Tahrir Meydanı’nı dolduran yüzbinlerceMısırlının, çağrıyı sadece Twitter ya da Facebook’tan duyduğu iddiaedilemez. Siyasal iktidarın değişimi çağrısına sadece yeni medyadandeğil, televizyon gibi geleneksel medya araçlarından, birbirlerinden,evlerinin pencerelerinden ve yükselen sokağın sesinden karşılık vermişlerdir.Sosyal medya, siyasal gerçekliği dönüştürme potansiyeline sahip birarena olduğu kadar, siyasal gerçekliğin bir uzantısı ya da siyasal manipulasyonlarınbir yansıması da olabilir. Bu birbirini doğuran, besleyeniçiçe ilişki farklı yer ve zamanlar için kendine özgü sosyal vesiyasal koşullarında değerlendirilmelidir. Bahreyn’de halkın yarındanfazlasının katıldığı Şubat 2012’de başlayan protestolar genel olarakdemokrasi ve insan hakları taleplerini sunarken, yaz döneminde Şiive Sünni partizanlar arasında artan kutuplaşma, hem geleneksel hemyeni medyada etnik ve mezhebi düşmanca kimlik söylemlerini yenidenüreten ve arttıran tehlikeli bir boyuta ulaşmıştır. Sanal gerçeklik,reel gerçeklikteki kutuplaşmanın bir aynası olmuştur. Bahreyn hükümetibu kutuplaşmayı online forumlarda, Twitter ve Facebook’ta rejimdestekçisi sayfalar açarak, muhalif hareketin İran’la bağı olduğunailişkin söylentiler yayarak derinleştirmiştir (a.g.e: 8). Arap Baharısürecinde hükümetler çoğunlukla sosyal medyadaki ya da sokaktakieylemcileri hedef gösterme ya da tutuklama yoluna gitmişlerdir. Suriye’deBashar al-Asad rejimi muhaliflerin polise ve sıradan vatandaşlarayönelik saldırılarını gösterdiği iddia edilen videolarla direnişikırma yoluna gitmiştir. Türkiye’de de 2013 Haziran direnişine başbakanıntepkisi ve ‘dış mihraklar’ söylemi, hükümetin yüzde ellisi ve diğeryüzde elli olmak üzere kutuplaşmayı gündelik yaşama taşımıştır.Unutmamak gerekir ki sosyal medya sadece özgürlük talep eden halklarınseslerini duyurabildiği bir alan değil, aynı zamanda tiranların vediktatörlerin de liberal ulus-devletlerin de güvenlik politikalarına hizmeteden Orwellyan Büyük Birader görevi gören bir gözetim aracıdır.Diğer bir önemli husus ise, sosyal medyadaki söylemlerin Mısır’dakisistem karşıtı seslerin çeşitliliğini ve gerçek dağılımını ne derecetemsil edip etmediğidir. Öyle ki, digital ağ ve tartışmaları göreli olarakgenç, liberal, barışçıl ve orta-sınıf vatandaşlar ve sivil toplumundomine ettiği bilinmektedir. İslamistler ve muhalif parti destekçileriçoğunlukla Arapça online tartışmalarda aktifken, liberal eylemcilerMübarek rejimine karşı hem İngilizce hem Arapça ulusal ve uluslararasıdayanışma ve örgütlenme çağrısı yapmışlardır (Aday ve diğerleri2012: 14-15). Fakat, Kasım sonundaki seçim sonuçlarına bakıldığındaMüslüman Kardeşlerin ve İslamcıların büyük zaferi yanında liberallerinmeclisteki yeri oldukça düşük bir oranda kalmıştır.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!