11.07.2015 Views

Direnisin@Hali2

Direnisin@Hali2

Direnisin@Hali2

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

144 145Toplumsal Hareketler ve Sosyal MedyaSavaş Çoban *Tüm dünyada emperyalizmin egemen güç olmasıyla ve reel sosyalizminçözülerek sahneyi terk etmesiyle birlikte sol muhalefet bir krizegirdi. Tarihin ve ideolojilerin sonu ilan edildi. Sosyalizmin imkansızlığıkapitalistlerin yanı sıra dönek sosyalistler tarafından da ifadeedilmeye başlandı. Bütün bunlarla beraber mücadelesine devam edensosyalistler ve sosyalist hareketler çağdışı ilan edildi. Bu yeni bir yapınınve iktidar hedefi olmayan harketlerin ortaya çıkmasına nedenoldu. Günümüzün toplumsal hareketleri tepkiler üzerine ortaya çıkanve bu çerçevede örgütlenen yapılar olarak varlıklarını sürdürüyorlar.Bu toplumsal harketleri başına ‘yeni’ koyarak da ifade ediyoruz. Ancakhala iktidar hedefli toplumsal hareketlerin olduğunu ve zayıf olsalarbile varlıklarını ara sıra gösterdiklerini söyleyebiliriz.19. yüzyılın toplumsal hareketleri, Marksizmi rehber edinerekemek-sermaye çelişkisinden hareket ediyorlardı, toplumsal hareketler,geleneksel toplumsal hareketlerin önemsemedikleri ya daverdikleri mücadele nedeniyle ilgilenmedikleri, doğrudan doğruyaemek-sermaye çelişkisinden kaynaklanmayan çelişkilerden hareketettiler. Söz konusu çelişkiler, yeni toplumsal hareketlerin açısındangerçek çelişkilerdi ve şiddeti açısından emek-sermaye çelişkisindengeri kalmazlardı. Bu çelişkiler, toplumsal cinsiyet, kuşak, etnik kimlik,ırk, cinsellik talepleriyle örgütlendi ve egemenlere karşı, sınıfsalkimlikleri geri planda bırakarak, söz konusu taleplerin şekillendirdiğiözgül kimlikleri öne çıkardı. Sosyalist öze sahip iktidar hedeflitoplumsal hareketler, iktidarı almış oldukları halde, eski sistemdenkopuş anlamında, bu taleplere cevap verememişlerdi. Yeni sosyalisthareketler geçmişten ders alarak yapılan tüm hataların oratadan kalktığıyeni bir sosyalizmi hedeflemektedir.Yeni Toplumsal Hareketler dendiğinde, genellikle feminizm, barışhareketi, çevre hareketi, yeşil hareket, anti-nükleer hareket, ırkçılıkkarşıtı hareket, azınlık hareketi, LGBTİ aktivistleri akla gelmekte. YeniToplumsal Hareketler iktidarın şiddeti ve tepkisi karşısında bir güceya da onu ikna edebilecek araçlara sahip olmamaları yüzünden sadecekitle ve diğer başka destekçilere bel bağladıkları için sadece sesleriniduyurmayı hedefliyor izlenimi veriyorlar. Yeni toplumsal hareketlerkimlik temelli olmaları, “çoğulculuk” ve “farklılık” kavramlarını öneçıkarmaları, eylemi bireysel ve kolektif kimliklerin bir karışımı olarakgörmeleri, şiddet yerine uzlaşmaya dayanmaları, esnek ve ademimerkezi yapılara sahip olmaları gibi özellikleriyle önceki toplumsalhareketlerden ayrılıyorlar. Ancak örgütlenmelerinin sadece bir konuüzerinden olması ve bireyselliğin önemli olması örgütlenmenin ciddiyetiniazaltıyor. Bir sorun için bir araya gelen topluluklar ile iktidarhedefleyen toplumsal hareketleri bu anlamda aynı kulvarda ele almamakgerekiyor. Yeni toplumsal hareketler, küreselleşmeyi eleştirerekcinsiyete, yaşa, etnik gruba, ulusa, dine dayalı kimliklerin onaylanmasını,ulus-devletin yeniden kurgulanmasını ve çevre, toplumsalcinsiyet, iletişim, yerel ve ulus üstü mekan ile etnik kimliği ilgilendiren,hem bireyleri hem de kolektif yapıları içine alan bir vatandaşlıkkavramının yaygınlaşmasını istemektedir. Ancak yeni toplumsalhareketlerin tüm olumsuz yönlerine ve sistem içi düzenlemeler talepetmelerine rağmen günümüzde birçok anlamda önemli olduklarınıgözden kaçırmamak gerekir.Toplumsal hareketler toplumun içinden doğan ve onun sorunlarıçevresinde örgütlenen yapılardır. Touraine toplumsal hareketi şöyletanımlamaktadır: “Bir sosyal hareket, tarihselliğin biçimi, kültürelyatırım, bilgi ve ahlak modelleri üzerindeki hakimiyeti ya da bağımlılığıile tanımlanan bir sosyal sınıfın, bu kültürel modellere yönelmişçatışmacı hareketidir.” (Touraine, 1999:51) ve ayrıca “Bir sosyalhareket kendisi aracılığıyla kültürel yönelimlerin tarihsellik alanınınbir toplumsal örgütlenme biçimine dönüştürüldüğü çatışma davranışıdır.”(Touraine, 1999: 50) Bu çatışma iktidarın toplum üzerindebaskısının arttığı durumlarda ortaya çıkar ve toplumun umutlarını yitirdiğinoktada patlamak için yer arar. Toplumsal hareketler kavramıyerine “sistem karşıtı hareketler” tanımını öneren Wallerstein’a göre:“Ezilenler kendi muhalefetlerini aralıksız bir biçimde ifade etmektepolitik, ekonomik ve ideolojik bakımdan çok zayıftır. Ne var ki bildiğimizgibi, baskının özellikle keskinleştiği, beklentilerin özellikleboşa çıktığı ya da yönetici katmanının gücünün sallantılı olduğu zamanlarda,hemen hemen kendiliğinden bir biçimde başkaldırmışlardır.”(Wallerstein, Arrighi vd., 1995, s.34) Bu anlamda iktidar hedeflitoplumsal hareketler hegemonik çatlakların oluştuğu, sınıf savaşının* Dr. / Bağımsız Araştırmacı

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!