tasarım” anlayışının ülke bütününde yerleşmesiiçin yıllardır çaba gösterdiğini” vurgulamaktadır. 15<strong>Mimarlar</strong> <strong>Odası</strong>’nın, kentlerin imarı konusundakamu ve toplum aleyhine çıkarılan yasal düzenlemelereve uygulamalara karşı çıktığını, hukukiyollara başvurduğunu, eylem yaptığını biliyoruz.Şehirciler ve mimarların sözcüsü olarak her ikimeslek odası da aynı kaygıyla kentsel dönüşüme,2B statüsündeki alanların kentsel alana dönüştürülmesineolanak sağlayan yasal düzenlemelerekarşı çıkmaktadır.<strong>Mimarlar</strong> <strong>Odası</strong>’nın “Dünya Mimarlık GünündeMimarlık, Kent ve Çevre Değerlerine SahipÇıkıyoruz” başlığı altında 4 Ekim 2010 tarihindeyayınladığı basın bildirisinde“Küresel, bölge, ülkeve kent ölçeğinde yaşanan bu sorunlar karşısında,kente, çevreye duyarlı ve uygulamalardan etkilenenbütün kesimlerin bir dayanışma içerisindeolmasına gereksinim vardır.” çağrısının şehir plancılarınıda kapsadığına eminim.Meslek alanımızda özellikle kent planlamaya/yönetimine ilişkin yanlış kararların olumsuz sonuçlarıçoğu zaman ancak uzun dönemde görülür.Bu nedenle sonuçlardan etkilenecek kişilerebunu anlatmak, birlikte karşı çıkmaya ikna etmek,desteğini almak kolay değil. Meslek odalarınıntoplumla kurması gereken ilişki sadece üyeleri ilesınırlanmayıp halkın desteği ile hareket etmeninönemi bilinmekte.Tam da bu noktada, meslek alanlarımıza odaklanan“iktidarın rant ve yağma politikalarını” durdurabilmekiçin kardeş mesleklerle/disiplinlerleuzlaşma ve güçlerimizi birleştirme gereksinmesieskisinden daha fazla...DİPNOTLAR1ODTÜ Mimarlık Fakültesi, Şehir ve BölgePlanlama Bölümü, 1968-1969 dönemi 1. Sınıf arkadaşlarımlayaptığım konuşmalar2Gaziantep Kent Bütünü PlanlamaYarışmasında, Mayıs 1973’de Satın Alma ödülükazanmıştık.3“Odamızın Kuruluşunun 25. YılındaBaşkanlar Söyleşisi”, Planlama Dergisi 94/ÖzelSayı, Sayı:11, <strong>Ankara</strong>:TMMOB Şehir Plancıları<strong>Odası</strong> Yayını, 1994, s.3-9.Değildir”(Ya da Şehir Plancıları <strong>Odası</strong> ÜzerineYazısını 25 yıl sonra Yeniden Okurken), PlanlamaDergisi 94/Özel Sayı, Sayı:11, <strong>Ankara</strong>:TMMOBŞehir Plancıları <strong>Odası</strong> Yayını, 1994, s.10-215age.,s.116Ayrıntılı bilgi için bkz: “Bildiri1960,Yurdumuzda İmar Çabaları”, <strong>Mimarlar</strong><strong>Odası</strong> Arşivi, <strong>Ankara</strong>, 1960. Bildiri, Türkiye’dekentleşmenin genel bir değerlendirmesinin yapıldığıve bu konuda politika önerilerinin geliştirildiğibir ilk metin olma özelliği taşımaktadır.7Şehir Plancıları Mimar ve Mühendisleri<strong>Odası</strong> Kurulması ile İlgili Komisyon Raporu,<strong>Mimarlar</strong> <strong>Odası</strong> Arşivi,<strong>Ankara</strong>, Mart 19698“Odamızın Kuruluşunun 25. YılındaBaşkanlar Söyleşisi”, kapsamında Şehir PlancısıÖznur Özer’le yapılan söyleşiden yararlanılmıştır.Planlama Dergisi 94/Özel Sayı, Sayı:11, <strong>Ankara</strong>:TMMOB Şehir Plancıları <strong>Odası</strong> Yayını, 1994,s.4.9“İmar Plânlarının Yapımını YükümlenecekMüellif ve Müellif Kuruluşlarının YeterlilikYönetmeliği” madde:6/B, 2/11/1985 tarihli ve18916 sayılı Resmî Gazete10“Plan Yapımını Yükümlenecek MüelliflerinYeterliliği Hakkında Yönetmelik” madde:6,07/01/2005 tarihli ve 26046 sayılı Resmi Gazete11http://www.spo.org.tr/genel/bizden_listele.php?sr=21&bizden_kod=78&od=12&1=1(25.09.2012)12İ.Tekeli, “Esat Turak’ın Türkiye’nin KentPlanlama Tarihi İçindeki Yeri”, Planlama DergisiSayı:2004/1, <strong>Ankara</strong>:TMMOB Şehir Plancıları<strong>Odası</strong> Yayını, 2004, s.6-11.13http://www.spo.org.tr/hakkimizda/istatistikler.php(25.09.2012)14http://www.mimarlarodasi.org.tr(25.09.2012)15“İmar Planlama Süreci ve <strong>Mimarlar</strong> <strong>Odası</strong>Yaklaşımı” Raporu-Raporlar ve Görüşler,10 Şubat2010http://www.mimarlarodasi.org.tr (25.09.2012)4İ. Tekeli, Şehir Planlama “MimarlıkMühendislik Üzerine Sürülen Bir Kremadosya <strong>mimarlığı</strong> <strong>“sosyolojik</strong> <strong>olarak”</strong> <strong>anlamak</strong>55
Yatırımcı Peyzajlar: Küresel Kentin Yeni Mitleri 1Selin Çavdar, Peyzaj Mimarı, ODTÜ, Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Araştırma GörevlisiBugün orta ölçekten büyük ölçeğe birçok kentküresel sermayeye erişmek; kültürel, ekonomik vesosyal açıdan canlı kalabilmek amacıyla küreselağlara bağlanma ve onların arasında yer alma yarışıiçindedir. Yerel yönetimler ve politika üreticilerise, küresel yarış ortamı içerisinde, küresel yatırımcılarve onların iş ağları, kalifiye iş gücü içinkenti çekici kılmanın yollarını aramaktadır. Kentiküresel bir çekim merkezi haline getirmek, markalaştırmakve kentin prestijli, çağa özgü imgelerinitasarlamak için strateji setleri üretmektedirler.Kenti markalaştırırken ya da sosyo-mekânsal açıdandönüştürürken kuşkusuz en önemli adımlarkentte yeni mekanlar ve imgeler üretmek, kültür,sanat, spor gibi mega-etkinliklere ev sahipliği yapabilmekve dünyaca tanınan sanatçı, yazar vb.kimliklerin kentte yaşamasını sağlamaktır. Fakatküresel sermaye ve ona erişim konusu, artık sadecekent ve bölge ölçeğinde ele alınamamaktadır.Markalaşan kent parçaları; örneğin finansmerkezleri ya da mega-etkinlik alanları, küreselağlarda kentten bağımsız ama kentin fiziksel gelişimiüzerinde etkili birer mikro çekim merkeziolarak yerini almaktadır. Yeni gelişim alanlarınıninşa edilmesi ise farklı kentsel grupların yaşadıklarıyerden tasfiye edilmesi ya da yaşam biçimlerininve kentle ilişkilerinin zorunlu dönüşümü ilesonuçlanmaktadır. Dolayısıyla, inşaat sektörününkentteki en karlı yatırım sektörlerinden birine dönüştüğünüsöylemek yanlış olmayacaktır. Bu süreçte,özel sektörde çalışan mimar ve peyzaj mimarı,yatırımcının talepleri doğrultusunda yarışmaidealini mekânsallaştırmakla görevlidir. Alışverişmerkezleri, kapalı yerleşim-konut alanları (gatedcommunity), plazalar, iş merkezleri küreselleşenkentin yeni imgeleri ve ikonları olarak tasarlanmaktadır.Türkiye’nin küreselleşme serüveniiçerisinde ise İstanbul temsili bir öneme sahiptir.İstanbul’un mekânsal dönüşümü ve bu dönüşümekoşut yeni yaşam tarzları kenti hızla değiştirmektedir.Konut, sosyal merkez, spor kompleksi ve işve alışveriş merkezi gibi fonksiyonları bir aradasunan mega-projeler İstanbul’da parçalı bir şekildeyayılan dönüşümün göz ardı edilemeyeceksembolleridir. Projelerin yataydaki ve dikeydekibüyüklüğünün yanı sıra kent parçasının periferindekialanları ekonomik, fiziksel ve sosyal açıdandönüştürmedeki zorlayıcılığı birçok disiplin tarafındantartışılmakta; üretilen kamusal kullanımve erişim kısıtları, sosyal entegrasyon konuları giderekdaha fazla eleştirilmektedir. Bu yazıda elealınacak problem ise küresel kent İstanbul’un yenimekânları ve imgeleri üretilirken; kentin sosyal,kültürel ve strüktürel elemanlarından biri olanpeyzajın kavramsal ve temsili açıdan nasıl yenianlamlar kazandığını ve artık nasıl bir bağlamda56dosya <strong>mimarlığı</strong> <strong>“sosyolojik</strong> <strong>olarak”</strong> <strong>anlamak</strong>