26.10.2023 Views

Atlas Tarih Özel Sayı

Atlas Tarih, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılını özel bir sayıyla selamlıyor. Bu özel sayıyı, yarım asra yaklaşan tarihiyle cumhuriyetimizin köklü kurumlarından olan Sütaş iş birliğiyle hazırladık.

Atlas Tarih, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılını özel bir sayıyla selamlıyor. Bu özel sayıyı, yarım asra yaklaşan tarihiyle cumhuriyetimizin köklü kurumlarından olan Sütaş iş birliğiyle hazırladık.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

İlk mektep<br />

öğrencileri ders<br />

sırasında (üstte).<br />

Cumhuriyet<br />

tarihinin ilk sayımı,<br />

1927 Nüfus Tahriri<br />

(sağda).<br />

Refet Paşa’yı (Bele) İstanbul’da karşılamaya<br />

hazırlanan kız öğrenciler, 1922.<br />

olan kişilerden oluşuyordu. Bu bağlamda<br />

yapılan ilk iş olarak eğitimin seküler bir temele<br />

dayanması amacıyla 1924’de Tevhid-i<br />

Tedrisat Kanunu çıkartıldı. Ancak mesele<br />

bununla bitmiyordu. Bu bağlamda özellikle<br />

nüfusun büyük bir bölümünün yaşadığı kırsal<br />

kesimdeki öğretmen ihtiyacını gidermek<br />

için 1940’ta kurulan Köy Enstitüleri’nden<br />

önce Köy Muallim Mektepleri, Köy Eğitmen<br />

Kursları, Köy Öğretmen Okulları kurulması<br />

gündeme geldi.<br />

Cumhuriyet kurulduğunda okuma-yazma<br />

oranının yüzde 10’un altında olduğu tahmin<br />

edilen ülkede bu sorunu aşmak bir diğer<br />

önemli hedefti. Okuryazar oranını artırmak<br />

için 1927-1928 yıllarında Halk Dershaneleri’nde<br />

60 binden fazla kişi okuma-yazma<br />

öğrendi. Ancak okuma-yazma oranını artırmak<br />

için atılması gereken bir başka adım<br />

vardı. O da Türkçe okuma-yazmaya daha<br />

uygun olduğu düşünülen Latin harflerinden<br />

oluşan bir alfabenin 1928’de kabulüdür.<br />

Bu girişimle birlikte halkın yeni alfabe ile<br />

okuma-yazma öğrenmesini sağlamak için<br />

Millet Mektepleri açıldı. Millet Mektepleri sayesinde<br />

1927 yılında yüzde 10,5 olan okuryazarlık<br />

oranı 1935 yılına gelindiği zaman,<br />

yüzde 20,4’e yükseldi. Bugün okuryazarlık<br />

oranı yüzde 97’yi aşan Türkiye’de bu sonucun<br />

elde edilmesinde bütün bu adımların<br />

büyük rolü olduğu açıktır.<br />

Cumhuriyetin ilk yıllarında kozmopolit bir<br />

yapıya sahip Osmanlı İmparatorluğu’ndan<br />

bir ulus devlet olan Türkiye Cumhuriyeti’ne<br />

geçişte ülkenin ihtiyaç duyduğu teknik ve<br />

meslek insanı ihtiyacını içeriden karşılamak,<br />

bu konuda da kendi kendine yeter bir<br />

duruma gelmek bir diğer amaçtı. Bu bağlamda<br />

varlığı Osmanlı Devleti zamanına<br />

kadar dayanan mesleki ve teknik eğitim,<br />

günün ve ülkenin ihtiyaçlarına göre elden<br />

geçirildi. Böylece hem ülke ekonomisinin<br />

ihtiyaç duyduğu nitelikli iş gücünü elde etmek<br />

hem de yoğun yoksulluğun yaşandığı<br />

ülkede insanların bir meslek edinerek geçim<br />

koşullarını iyileştirme şansı bulmaları sağlanmış<br />

oldu.<br />

Yine bu dönemde yüksek eğitim alanında<br />

da önemli adımlar atıldı. Osmanlı Devleti’nden<br />

devralınan kurumların bazıları reforme<br />

48 ATLAS TARİH<br />

046_049_K-E-CF-birnesilyetistirmek_4.indd 48 20.10.2023 17:12

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!