23.04.2017 Views

Arthur-Conan-Doyle-Sherlock-Holmes-Kızıl-Soruşturma

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

“Dün, genç Drebber’la evlendi. Dayan, dostum, bana dayan; yorgunluktan bitkin düşmüşsün, hiç halin<br />

kalmamış.”<br />

“Bana aldırma,” dedi Hope bitkin bir şekilde. Yüzünün rengi iyice solmuş ve ayağının dibindeki büyük<br />

kayanın üzerine çökmüştü. “Evlenmiş mi dedin?” diye sordu umutsuzca.<br />

“Dün evlendi - Aşağıda gördüğün bayrakların sebebi de bu. Genç kızı, elde etmek için genç Drebber ve<br />

genç Stangerson arasında bir mücadele olmuş. İkisi de sizin peşinizdeki gurupta yer almış ve<br />

Stangerson’un kızın babasını vurmuş olması, kızla evlenmesi için daha geçerli bir sebep olmuş ama, kızla<br />

kimin evleneceği mecliste tartışılınca, Drebber’ı destekleyenler daha güçlü çıktığı için Peygamber, kızı<br />

ona verdi. Ama hiç kimse, ona çok uzun süre sahip olamayacak çünkü dün, yüzünde ölümü gördüm. Canlı<br />

bir kadından çok, canlı bir ölüyü andırıyordu. Gidiyor musun?”<br />

“Evet, gidiyorum,” dedi yerinden kalkan Jefferson Hope. Gözlerinde uğursuz bir ışık parıldarken,<br />

yüzündeki ifade o kadar sert ve değişmezdi ki, yüzü mermerden yapılmışa benziyordu.<br />

“Nereye gidiyorsun?”<br />

“Boş ver,” dedi ve tüfeğini omzuna astıktan sonra hızlı adımlarla geçitten aşağı inip uzaklaşarak vahşi<br />

hayvanların inlerinin bulunduğu dağlarda gözden kayboldu. Artık, dağlarda yaşayan bütün vahşi<br />

hayvanların içinde, ondan daha vahşisi ve tehlikelisi yoktu.<br />

* * *<br />

Mormon’un kehaneti yerini bulacaktı. Babasının korkunç ölümünden midir yoksa zorla sürüklendiği<br />

nefret verici evlilik yüzünden midir bilinmez, zavallı Lucy, bir daha kendine gelemedi ve iyice bitkin<br />

düştükten bir ay sonra öldü. Lucy’le, John Ferrier’in mülkleri için evlenmiş olan ayyaş kocası, karısının<br />

ölümünden dolayı hiçbir bir üzüntü duymazken, diğer karıları onun için yas tutup Mormon geleneklerini<br />

yerine getirerek, cenazeden önceki gece kızın başında beklediler. Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte tabutun<br />

başında toplanmışlardı fakat, tarif edilemez bir korkuyla ve şaşkınlıkla, kapının açıldığını ve vahşi<br />

görünüşlü, yanık tenli, paçavralar içindeki bir adamın, içeri girdiğini gördüler. Adam, korkudan yere<br />

çömelen kadınlara hiç bakmadan ve tek bir söz bile etmeden, bir zamanlar Lucy Ferrier’in saf ruhunu<br />

barındıran sessiz beyaz figüre doğru ilerledi. Kızın üzerine eğilerek, dudaklarını kızın soğumuş alnına<br />

dokundurduktan sonra kızın parmağındaki alyansı çıkardı. “Böyle gömülmeyecek,” diye vahşice<br />

bağırdıktan sonra, kadınlar imdat bile isteyemeden merdivenlerden inerek kayboldu. Olup bitenler o<br />

kadar tuhaf bir şekilde ve kısa bir zamanda gelişmişti ki kızın, bir zamanlar bir gelin olduğunu kanıtlayan<br />

altın alyansın ortadan kaybolması gibi inkâr edilemez bir gerçek olmasaydı, görenler ne kendi gözleriyle<br />

gördüklerine inanacaklardı ne de başka insanları, gördüklerine inandırabileceklerdi.<br />

Birkaç ay boyunca, Jefferson Hope tuhaf ve vahşî bir hayat sürüp tüm benliğini saran şiddetli intikam<br />

duygusunu kalbinde besleyerek dağlarda başıboş bir halde, gezinip durdu. Esrarengiz bir figürün,<br />

kasabada sinsi sinsi dolaştığı ve ıssız dağlarda sık sık göründüğü yolunda çıkan söylentiler şehrin her<br />

yanına yayılmıştı. Bir gün, bir kurşun ıslık çalarak Stangerson’un penceresinden girip, Stangerson’un üç<br />

santim ilerisine saplanmıştı. Başka bir gün ise, Drebber sarp bir kayalıktan geçerken, büyük bir kaya<br />

parçası üzerine yuvarlandı ve kendisini bekleyen korkunç ölümden yüzükoyun yere atlayarak ancak<br />

kurtulabildi. İki genç Mormon’un, hayatlarına kast etmeye yönelik bu olayların nedenini keşfetmesi pek<br />

uzun sürmedi ve düşmanlarını ölü ya da diri yakalamak amacıyla, dağları defalarca aradılar ama her<br />

seferinde başarısız oldular. Ardından, tek başlarına ya da akşam karanlığından sonra evden dışarı<br />

çıkmamaya ve evlerini sıkı bir koruma altına almaya karar verdiler. Bir süre sonra, bu önlemleri<br />

gevşettiler çünkü düşmanlarından ses seda çıkmamıştı. Zamanla, bu intikam ateşinin söneceğini

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!