13.07.2015 Views

okulu terk k‹m‹

okulu terk k‹m‹

okulu terk k‹m‹

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

çocuklarının, ama özellikle de kız çocuklarının,okumaları için ellerinden geleni yaptıklarını,gerekirse babaları ikna etmek için uğraştıklarınısöylemişlerdir.• Çalıştaylara katılmış olan öğretmenler de annenineğitime bakışının ve bilincinin önemi üzerindedurmuşlardır. Onlara göre annelerin bilinci kızçocuklarının okumasını destekleyecek düzeydedeğildir. Ayrıca kız çocukların kendilerine inançlarıda zayıftır. Ev dışında çalışmak istediklerindebile vasıfsız oldukları için kendilerini yetersizgörmektedirler. Annelik bakıcılık olarakalgılanmaktadır. Hanelerdeki nüfus yoğunluğuve çocuk sayısının çokluğu da bu durumugüçlendirmektedir. Bu nedenle “büyüyünce” zatenanne olacak olan kız çocukların okuması gerekligörülmemektedir.Ailenin ve Çocuğun Eğitimden Beklentilerinin DüşükOlması• Eğitimin kendini geliştirme süreci olarak değil,görece yüksek bir gelire sahip olmanın aracı olarakalgılanması ailelerin kendi çocuklarının eğitimineolumsuz bakmasına neden olmaktadır. Benzerbir anlayışla aileler, çeşitli nedenlerle (maddiyetersizlik, <strong>okulu</strong>n uzakta olması, erken yaştaevlilik vb.) liseye devam edemeyeceği kesin olançocuklarının ilköğrenimlerini tamamlamalarını daönemsenmemektedirler.• “Ben çocuğumu neden okula gönderiyorum?”,ailelerin yanıt aradığı temel sorudur. Bu soruya biryanıt bulduklarında çocuğun okula başlaması vedevam etmesi mümkün olmaktadır. Ancak eğitim veistihdam arasında kurulan ilişki, okulların olumsuzve güvensiz koşulları, olumlu rol modellerinin azlığıgeleneksel yaşam tarzlarıyla birleşince ailelerözellikle kız çocuklarını okula göndermek içingeçerli bir neden bulamamaktadırlar.• Öğretmenler özellikle ailelerin eğitime bakışınıdeğiştirmek için velinin güvenini kazanmanınönemli olduğunu, onların kendileri ile yeterinceilgilenildiğini ve değer verildiğini düşünmelerinineğitime bakış açılarını değiştirdiğini ifadeetmişlerdir. Bu amaçla babaları işyerlerinde veyaanneleri ve çocukları evlerinde ziyaret edilmesinietkin bir yöntem olarak önermişlerdir.Be Yıllık İlköğretim Alışkanlıklarının Sürdürülmesi• Zorunlu ilköğretimin 8 yıla çıkarılmış olmasınarağmen sınırlı ölçüde de olsa eski alışkanlıklarabağlı olarak 5. sınıftan sonra okuldan ayrılmagörülebilmektedir. Ailelerin büyük bir bölümübeşinci sınıfın sonunda hala diploma alınabildiğikanısını taşımaktadırlar.Geleneksel Yapı, Kız Çocukların OkutulmasınaYönelik Önyargılar, İnançlar ve Dini Faktörler• Özellikle kız çocukların okula gönderilmemesininveya bir süre devam ettikten sonra okuldanalınmasını altında geleneksel aile yapısı veinanışlar yer almaktadır.• Cinsiyete dayalı geleneksel işbölümü kız çocuklarıneğitim sahibi olmalarını güçleştirmektedir.İnanç sistemi, kültürel ve kurumsal uzantıları ilegeleneksel yapı kız çocukların okula devamınınsağlanması önündeki en önemli engellerden biridir.Bu etkilerin güçlü olduğu yerlerde kız çocuklarıerken yaşlarda okuldan uzaklaştırılmaktadırlar.Bu kırılma özellikle 6. sınıfa geçişte sıklıklayaşanmaktadır. İlköğretimin ikinci basamağınataşımalı sistem ile devam edileceği durumlarda<strong>okulu</strong> <strong>terk</strong> oranı daha da yükselmektedir. Kızçocukların küçük yaşta evlendirilmeleri de budurumun bir uzantısıdır.• Özellikle Konya ilinde hem kız hem erkek öğrencileriçin, Şanlıurfa’da da daha çok kız öğrencilerle ilgiliolarak ailelerin dini inanışları yüzünden çocuklarınıokula göndermediklerine rastlanmıştır.• Şanlıurfa ilinde aşiret yapısının da etkilerindenbahsedilmiştir. Katılımcı öğretmenlerin bir kısmıbu bölgede feodal yapının bütün toplumsal yaşamıbelirlediğini, çoğu durumda aşiret reislerinin,kendi iktidarları altındaki alanlarda okulbinası yapılmasını bile engellemekte olduğunusöylemişlerdir.İyi Rol Modellerinin Eksikliği ve Medya’nın Etkisi• Ailelerin ve çocukların eğitime bakışınıbiçimlendiren bir başka önemli nokta yereldüzeyde olumlu rol modellerinin azlığıdır. Kızçocuklar açısından değerlendirildiğinde, en güçlürol modeli anneler ve kadın öğretmenlerdir.Nitekim okula gitmiş ya da okuryazarlık eğitimialmış annelerin kızları okula daha yüksek orandadevam etmektedirler. Aynı nedenle okullarda kadınöğretmenlerin varlığı büyük önem taşımaktadır.Ancak özellikle bölge dışından gelen kadınöğretmenler kalıcı olmamakta, tutarlı rol modellerioluşturamamaktadırlar.• Çalışma atölyeleri katılımcıları, yukarıdaaktarılan bütün bu olumsuzlukların medyadasunulan örneklerle pekiştirildiğini ifadeetmişlerdir. Özellikle kız çocukların eğitimikonusunda haberlerde, dizi ya da filmlerde verilenörnekler olumsuz kalıp yargıların oluşmasınave yaygınlaşmasına yol açmaktadır. Benzer birbiçimde, magazin ya da yarışma programlarıyla32

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!