07.01.2013 Views

ASKON EKONOMİ RAPORLARI: 14 KÜRESEL KRİZDEN KIRILGAN ...

ASKON EKONOMİ RAPORLARI: 14 KÜRESEL KRİZDEN KIRILGAN ...

ASKON EKONOMİ RAPORLARI: 14 KÜRESEL KRİZDEN KIRILGAN ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

137<br />

olacaktır.<br />

TÜRKİYE <strong>EKONOMİ</strong>Sİ 2010<br />

• Tarımsal üretimde lisanslı depoculuğa geçilmesi gerekmektedir. Bu durumda depolama ücretleri<br />

desteklenmelidir.<br />

• Tarımsal destekler uygulanırken, süt ürünleri ihracatının artması ve iç göçün engellenmesi için<br />

küçükbaş hayvancılığa verilen destekler genişletilmeli, bitkisel yağ açığının kapatılması için sulama<br />

yatırımları desteği arttırılmalıdır.<br />

• Tarım ve hayvancılıktaki ciddi sorunlar nedeni ile KDV oranlarının yüzde bire indirilmesi, KOSGEB<br />

desteklerine tarım ve hayvancılığın eklenmesi ölmekte olan bu üretim alanının canlanmasına<br />

yardımcı olacaktır.<br />

Yeni Teşvik Sistemi ihtiyaçları karşılama noktasında kısa vadede sorunlar taşımaktadır. Kısa dönemde yaşanan<br />

sıkıntı ise üretmek değil satmaktır. Teşvik sisteminin temellerinde piyasadaki girişimcilerin şans eşitliklerinin<br />

korunması yatmaktadır. Açık ya da gizli teşvikler vasıtası ile fiyat-maliyet farkı oluşturuluyor ise bu durumda teşvik<br />

sistemi bu farklılığı ortadan kaldırmalıdır. Her şeyden önemlisi teşvik sistemlerinin araç olduğu unutulmamalıdır.<br />

Şu andaki üretim ve tüketim sorunlarının üstesinden gelinmek için gereken teşvik ne ise onun yapılması gerekmektedir.<br />

DIŞ <strong>EKONOMİ</strong>K İLİŞKİLER<br />

Küresel krizin kendini en fazla gösterdiği alan açık ekonomi alanıdır. Yani uluslararası mal, hizmet ve para<br />

akımının kesintiye uğradığı alandır. Ülkelerin küçülmesi ile paralel olarak hem iç hem de dış piyasadaki talepler<br />

düşmüş, talep düşüşü ise yine karşılıklı olarak ithalat ve ihracat rakamlarını olumsuz etkilemiştir.<br />

2008 yılından 2009 yılına geldiğimizde toplam ihracattaki azalma yüzde 22.6 olmuştur. En büyük ihracat<br />

düşüşü de yine en önemli kalemimiz olan imalat kesiminde olmuş ve yüzde 23.7’lik bir azalma kaydetmiştir.<br />

Toplam ithalatta azalma yüzde 30.3 olmuştur. En büyük ithalat düşüşü de yine en önemli kalemimiz olan imalat<br />

kesiminde olmuş ve yüzde 78.8’lik bir azalma kaydetmiştir. Bunu madencilik ve taşocakçılığı izlemiştir.<br />

Bu ortamda ihracat için olan teşviklerin arttırılması, özel kesimin yeni ufuklara yelken açmasından<br />

başka çıkar bir yol bulunmamaktadır.<br />

İthalat kontrolleri artmalıdır. Genel anlamda bakıldığında dış pazarlar zaten daralmış, yerli üreticinin elinde<br />

bir tek iç pazar kalmıştır. Bu iç pazarı kısa vadeli kriz ortamında elimizdeki önemli kozlardan birisidir. İç pazarı<br />

korumanın en önemli yöntemlerinden birisi de ithalatın kontrol altına alınmasıdır. Otomobil dahil tüm ülkelerin<br />

malları ülkemize rahatlıkla girerken birtakım haksız rekabet ve el altı yöntemlerle ihracatımızın önüne engeller<br />

çıkarılmaktadır.<br />

Dış ticaretten kazançların arttırılmasında ortaya çıkan sorunlar çözülmelidir.<br />

Rusya Federasyonu ile yaşanan “Geçiş Belgesi” sorunu nedeni ile hem taşımacılık hem de ihracatçı büyük<br />

zarar görmüştür. 40 bin araç kapasitesi ile karayolu taşımacılığında dünyadaki en büyük filolardan birisi olan sektör<br />

on binlerce ailenin de geçim kaynağını teşkil etmektedir. Rusya Federasyonu’nun anlaşma hükümlerini uygulamaya<br />

yanaşmaması ile geçiş belgeleri sorunu şeklinde ifade edilen sorun ortaya çıkmaktadır. İhraç malı taşıyan yüzlerce<br />

araç Rusya’daki limanlarda beklemekte ve bu da ciddi mal ve para kaybına neden olmaktadır. Her ne kadar bu<br />

anlamda bürokratik ve teknik görüşmeler yapılsa da sonuç alıcı, aynı sorunun tekrarını engelleyici çalışmalara<br />

şiddetle ihtiyaç duyulmaktadır.<br />

Ülkemizin müteahhitlik ve dış ticaret alanında aldığı onca yola rağmen eksik olduğumuz diğer bir alan<br />

ise yurtdışı danışmanlık hizmetleridir. Bu hizmetler tabir yerinde ise yükte hafif pahada ağır olan hizmetlerdir. Bu<br />

nedenle hem yurtiçi hem de yurtdışı hizmetlerin bu anlamda artırılması için gereken kamusal teşvikler verilmeli ve<br />

özel sektörde bu zor şartlarda bu tür yeni alanlara yönelmelidir. Yurtdışı müteahhilik hizmetlerinde teminat sorunları<br />

*Kredi garanti fonunun çalıştığı bankalar, prensipler, kullanım hakkında detaylı bilgi www.kgf.com.tr web adresinden ve ilgili<br />

KOBİ’nin çalışmış olduğu bankalardan temin edilebilir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!