07.01.2013 Views

ASKON EKONOMİ RAPORLARI: 14 KÜRESEL KRİZDEN KIRILGAN ...

ASKON EKONOMİ RAPORLARI: 14 KÜRESEL KRİZDEN KIRILGAN ...

ASKON EKONOMİ RAPORLARI: 14 KÜRESEL KRİZDEN KIRILGAN ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

24<br />

olacaktır. Ülke tahvillerinin getirileri Mart 2009’da tavan yaptığı döneme göre oldukça düşük olmakla birlikte<br />

finansal krizin başladığı döneme göre de oldukça yüksek seyretmektedir.<br />

Özel yatırımların dışlanması (crowding out), devlet tahvilleri üzerindeki yüksek faiz oranları ve<br />

kamu sektörü borçları bir kar topu etkisi ile daha da büyüyebilir. Yüksek borç düzeyleri, hükümetin finansal<br />

piyasalardaki dalgalanmaları finanse ederken yaşayacağı bir kırılganlık noktası olarak da ortaya çıkmaktadır.<br />

Hükümetlerin maliye politikaları uygulamalarına ilişkin orta vadeli planlarını şimdiden açıklamaları ve bu<br />

anlamda piyasa beklentilerini yönledirmeleri de uygun bir adım olacaktır. Kamusal politikaların harcamalar<br />

yönününden önemli bir şekilde ele alınmasında fayda bulunmaktadır. Ampirik analizler, bütçelerdeki<br />

sağlamlaşmanın vergi artışları ile harcama kesintileri karşılaştırıldığında harcama kesintileri ile daha<br />

etkin sağlandığını göstermektedir. Birçok ülke açısından emeklilik ve sağlık ödemeleri sürdürülebilir bir kamu<br />

finansmanı için önemli bir gösterge olacaktır.<br />

Ülkelerin mali politikalar açısından ortaya koyacağı planların da spesifik olması gerekmektedir. Birçok OECD<br />

ülkesi bu orta vadeli planları ifade etmekle birlikte 2011 yılına kadar bütçe açıklarının GSMH’nın yüzde<br />

3’ü kadar açık vereceğini de planlara dahil etmişlerdir, bununla birlikte bazı ülkeler henüz bir plan bile<br />

belirlememiştir.<br />

Küresel düzeyde bakıldığında, durgunluk öncesinde bile birçok ülkenin önemli yapısal değişikliklere ihtiyaç<br />

duyduğu görülmektedir. Küresel kriz ve resesyon bu değişiklik ihtiyacını hem hızlandırmış hem de ölçeğini<br />

büyütmüştür. OECD tahminlerine göre krizin sermaye yoğunluğu ve yapısal işsizlik üzerine olan etkileri ortalama<br />

yüzde 3.5 civarında olmuştur. Ancak, bu kriz yaşanmamış bile olsa OECD çapındaki potansiyel büyüme oranlarının<br />

yine de yüzde 2 düzeylerine düşmesi beklenmekte idi.<br />

TÜRKİYE <strong>EKONOMİ</strong>Sİ 2010<br />

Tablo 6: 2008’den Bugüne Hükümetlerce Uygulanan Yapısal Önlemler<br />

Kaynak: OECD Economic Outlook No: 86

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!