22.01.2013 Views

yorum-ilkeleri

yorum-ilkeleri

yorum-ilkeleri

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Kemal Gözler, “Yorum Đlkeleri”, Kamu Hukukçuları Platformu Toplantısı, Ankara, 29.9.2012 46<br />

Expressio unius est exclusio alterius ilkesi anayasa hukukunda çok büyük ölçüde<br />

geçerlidir. Expressio unius non est exclusio alterius ilkesi ise anayasa hukukunda sınırlı<br />

bir geçerliliğe sahiptir.<br />

V. YETKĐLERLE ĐLGĐLĐ ĐLKELER 61<br />

Anayasa hukukunda yetkilerle ilgili olarak şu <strong>ilkeleri</strong>n olduğu söylenebilir:<br />

1. Anayasal Organların Yetkisiz Olması Asıl, Yetkili Olmaları ise Đstisnadır<br />

Yukarıda açıkladığımız gibi, “sıfat-ı arızada aslolan ademdir” (Mecelle, m.9). Sıfat-ı<br />

ârıza, nitelenen şeyde bizzat, yani kendiliğinden bulunmayıp, ona sonradan eklenen<br />

nitelik demektir 62 . Bu ilkeye göre bir şeyin arizî niteliğinin, yani baştan mevcut<br />

olmayan, ona sonradan eklenen niteliğinin mevcut olup olmadığı konusunda tereddüt<br />

olursa, o niteliğin mevcut olmadığı varsayılır. Anayasal organlar kendiliğinden mevcut<br />

olan organlar değil, daha sonradan kurulmuş organlardır. Bunlar daha sonra anayasayla<br />

veya kanunla kurulmuş ve bunlara yetkileri daha sonra anayasayla veya kanunla<br />

verilmiştir. Yani belirli bir anayasal organın belirli bir yetkiye sahip olması sıfat-ı<br />

arıza, yani sonradan ortaya çıkmış, arızî bir özelliktir. Sıfat-ı arızada aslolan<br />

adem olduğuna göre, anayasal organların yetkisiz olması asıldır. Bu şu anlama gelir<br />

ki, anayasal organların kendilerinden menkul, kendilerinden kaynaklanan yetkileri<br />

yoktur. Bunların bir yetkiye sahip olabilmesi için bu yetkinin kendilerine anayasayla<br />

verilmiş olması gerekir. Yani anayasa hukukundaki yetkiler, “verilmiş yetkiler<br />

(compétences attribuées, attributed powers)”dir. Bu şu anlama gelir ki, bir devlet organına,<br />

anayasayla veya kanunla ayrıca ve açıkça yetki verilmemiş ise, o devlet organı<br />

o konuda yetkisizdir. Zira anayasa hukukunda bir organın yetkisiz olması asıl,<br />

yetkili olması ise istisnadır.<br />

“Beraet-i Zimmet Asıldır”.- Anayasal organların yetkisiz olmasının asıl, yetkili<br />

olmalarının ise istisna olduğu hususu, “beraet-i zimmet asıldır (hak ve borçtan uzak<br />

olmak asıldır)” (Mecelle, m.8) ilkesiyle de açıklanabilir 63 . Fıkıh ilminde, “zimmet, şol<br />

vasıftır ki, onunla insan hem menfaat hem de mazarratına ehil olur” diye tarif edilmiştir<br />

64 . Mesela, bir kimse, bir malı satın aldığında malın mülkiyet hakkını elde eder;<br />

yani menfaate ehil olur; ve aynı zamanda malın bedeli olan parayı satıcıya vermek<br />

61. Biz bu <strong>ilkeleri</strong>n önemli bir kısmını Anayasa Hukukunun Genel Teorisi isimli kitabımızda incelemiştik<br />

(op. cit., c.I, s.298-308).<br />

62. Ali Haydar, op. cit., c.I, s.35.<br />

63. Mecelledeki bu ilkenin Đbni Nüceym’in El Eşbah’ında “el aslü beraetü’z-zimme<br />

(ةمذلا ةءارب لصلا)” diye yazılan ilkenin tercümesi olduğu not edilmektedir (Ali Haydar, op. cit., c.I, s.33;<br />

Yıldırım, op. cit., s.40; Şimşirgil ve Ekinci, op. cit., s.95)<br />

64. Ali Haydar, op. cit., c.I, s.33.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!