22.01.2013 Views

yorum-ilkeleri

yorum-ilkeleri

yorum-ilkeleri

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Kemal Gözler, “Yorum Đlkeleri”, Kamu Hukukçuları Platformu Toplantısı, Ankara, 29.9.2012 48<br />

Devletin bir organının belirli bir yetkiye sahip olup olmadığı konusunda tereddüt<br />

doğar ise, asıl olan o yetkinin olmaması olduğuna göre, o organın o yetkiye sahip olmadığını<br />

varsaymak gerekir. Eğer söz konusu organ böyle bir yetkiye sahip olduğunu<br />

iddia ediyorsa, bunu ispatlama yükü kendisine düşer. Söz konusu organın böyle bir<br />

yetkiye sahip olmadığını iddia eden kişi ispat yükü altında değildir. Zaten bir şeyin<br />

yokluğunu mantıken ispat etmek mümkün değildir. Bir şeyin varlığı ispat edilmemiş<br />

ise, o şeyin yok olduğu kabul edilir.<br />

Anayasa hukukunda bir organın yetkili olabilmesi için söz konusu yetkinin ona<br />

ayrıca ve açıkça verilmiş olması gerekir. Bu organa belirli bir konuda bir yetki verilmemiş<br />

ise, o organın yetkileri kendinden menkul olmadığına ve söz konusu organ<br />

kendi kendine yetki veremeyeceğine göre, o organ o konuda yetkisizdir. Bu yetkinin<br />

o organa ayrıca ve açıkça verilmesi gerekir. Hiçbir anayasal organ kurucu iktidarın<br />

kendisine bu yetkiyi verdiğini, vermiş olması gerektiğini vs. iddia edemez. Bir organ,<br />

bir başka organa, durup dururken, bol keseden yetki vermez. Zira hukukta kimse, bir<br />

başka kişiye yok yere bir şey vermez. Daha doğrusu Latince nemo praesumitur<br />

donare 71 özdeyişinin dile getirdiği gibi hukukta, bir kişinin bir başka kişiye bir şey<br />

verdiği, bir şey bağışladığı yolunda bir karine yoktur.<br />

Anayasal organlara yetkilerin ayrıca ve açıkça verilmesi gerektiği, böyle bir yetki<br />

vermeksizin bu organların yetkisiz oldukları kuralı 1982 Türk Anayasasının 6’ncı<br />

maddesinde “hiçbir kimse veya organ kaynağını Anayasadan almayan bir devlet yetkisi<br />

kullanamaz” diyerek ifade edilmiştir.<br />

Örneğin Türk Anayasa Mahkemesinin yetkileri 1982 Türk Anayasasının 148 ilâ<br />

153’üncü maddelerinde sayılan yetkilerden ibarettir. Söz konusu maddelerde sayılan<br />

yetkiler dışında bir yetkiye, Anayasa Mahkemesi ne kadar ihtiyaç duyarsa duysun,<br />

sahip olamaz; <strong>yorum</strong> yoluyla Anayasa Mahkemesinin bu yetkiye sahip olduğu kabul<br />

edilemez. Çünkü Anayasa Mahkemesinin yetkisiz olması asıl, yetkili olması ise istisnadır<br />

ve istisnalar alanında dar <strong>yorum</strong> yapılır; <strong>yorum</strong>la Anayasa Mahkemesinin yetkileri<br />

genişletilemez. Buna Türk Anayasa Mahkemesinin bir yanlış içtihadından güzel<br />

bir örnek verebiliriz:<br />

Anayasa Mahkemesi, 21 Ekim 1993 tarih ve K.1993/40-1 sayılı kararıyla 72 kendisinin<br />

“yürütmeyi durdurma” kararı verme yetkisine sahip olduğuna karar vermiş ve o<br />

tarihten bu yana da sayısız kanun ve kanun hükmünde kararnamenin yürütmeyi durdurma<br />

kararı vermiştir. Türk doktrininde bu nedenle Anayasa Mahkemesinin yürürlü-<br />

71. Bouvier, op. cit., c.II, s.136 (http://books.google.com.tr).<br />

72. Anayasa Mahkemesi, 21 Ekim 1993 Tarih ve E.1993/33, K.1993/40-1 Sayılı Karar, Anayasa Mahkemesi<br />

Kararlar Dergisi, Sayı 29, Cilt 1, s.562-563.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!