12.07.2015 Views

Cumhuriyetimizin 100. Yılına Doğru Üniversite ... - Türk Eğitim-Sen

Cumhuriyetimizin 100. Yılına Doğru Üniversite ... - Türk Eğitim-Sen

Cumhuriyetimizin 100. Yılına Doğru Üniversite ... - Türk Eğitim-Sen

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Cumhuruiyetimizin <strong>100.</strong> Yılına Doğru Üniversite Vizyonumuzdönemde konunun ilk olarak iktisatçı Marshall tarafından ortaya atıldığıgörülmektedir. Örneğin Alfred Marshall endüstriyel bölgelerdeki iktisadikalkınmayı desteklemede “atmosfer”in rolünü vurgulamıştır. (Fikirkoç vd.2007:2) Nitekim dışsallıkların ekonomik gelişme sürecindeki önemine ilkvurgu yapan iktisatçı da Marshall olmuştur. Karşılaştırmalı üstünlükler veölçek ekonomileri kentlerin oluşum süreçlerinde etkili olurken özelliklebüyük endüstriyel kentlerin oluşumunda ise üretimde gerçekleşen pozitifdışsallıklar belirleyici olmaktadır. Nitekim dışsallıkları geniş bir kapsamdabireylerarasında gerçekleşen fiyat dışı bütün karşılıklı ilişkilerin toplamışeklinde tanımlanırsa kentlerin oluşum süreçlerinde de pozitif dışsallıklarınönemli bir rol oynamaktadır. .(Küçüker,1998:44) 2. Dünya Savaşısonrası dönemde fordist birikim rejimine dayalı kapitaliste gelişme modeli,Keynesci toplam talep yönlü politikalarla desteklenirken gelişmiş merkezülkelerde sınıfsal uzlaşmayı temsil eden sosyal politika uygulamalarıile gelir eşitsizliğini azaltmaya çalışan güçlü refah devleti, gelişmekte olançevre ülkelerde ise devletin yol göstericiliğinde kalkınma girişimi olarakortaya çıkmıştır.(Amin,2000:3) Ekonomik gelişme bölgesel boyutta planlamave mekânın akılcı örgütlenmesi sorunu içinde ele alınmış, bölgeselgelişme bölgeler arası farklılıkları ortadan kaldırmaya yönelik, kaynaklarıyeniden dağıtan merkezi devlet yaklaşımı etrafında çözümlenmeye çalışılmıştır.Bu bağlamda bölgeler arası denge kavramı ekonomik kalkınmanınayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. 1970’li yıllarla birlikte; büyük ölçeklisanayi işletmelerine dayanan Fordist üretim sisteminin, hızla değişen teknolojikçevre şartları ve tüketici talebi karşısında hantal kalması sistemikbir kriz yaratmıştır. Merkez ülkelerde kar oranların düşmesinin yarattığıkriz ortamında arz yönlü iktisadi politikalar gündeme gelmiş Keynesci taleppolitikaları ve bunun en temel aktörü merkezi refah devleti sorgulanmayabaşlamıştır. Krizin ilk yansımaları küresel üretimin mekânsal organizasyonundakideğişme biçimine olmuştur. Merkezdeki büyük işletmelerüretim tesislerini işgücü maliyetlerinin düşük olduğu gelişmekte olan ülkelerekaydırmaya başlamışlar bu ülkelerde bu gelişmekten faydalanabilmekiçin liberalizasyon politikalarını uygulamaya koyarak, merkezi kalkınmacıdevlet paradigmasından, düzenleyici devlet paradigmasına geçiş yapmışlardır.Bu kriz ortamından kaynaklanan çevresel belirsizlik uyum gücü göreceyüksek küçük ölçekli firmalara büyük firmalar karşısında rekabetçi üstünlüklersağlamıştır.1980’li yılların başından itibaren gelişmiş ve gelişmekteolan ülkelerin imalat sanayileri inde küçük ölçekli firmaların ağırlığı artmaeğilimine girmiştir.( Taymaz ,2005). Krizi daha da büyüyerek aşan firmalaretrafında tedarikçi konumda bulunan küçük firmaların sayısı artmıştır. Çe-133

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!