17.09.2014 Views

ELMA DENİZ KARAKURT

Elma - Apple Roman - Novel

Elma - Apple
Roman - Novel

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

S a y f a | 108<br />

bilemezsiniz, tüm gidişatı bir anda tersine çeviriverir. O gece de öyle olacaktı, olayların akışı<br />

beklenmeyen bir biçimde değişecekti.<br />

Sırtında kalın yün kumaştan eskimiş bir atkı sarılı, yaşlı, ak saçlı bir kadın kapıdaki<br />

nöbetçilerden birisine yaklaştı. Beli hafifçe bükülmüş, gözleri çukurlarının içine kaçmıştı ve<br />

altları kırış kırış olup kararmıştı. Diğerine göre daha uzun boylu olan nöbetçiye bakarak;<br />

– İzin verin de bir tas çorba içeyim aşlıkta 204 , dedi. “And olsun oğlum, iki gündür ağzıma<br />

sıcak birşey değmedi, boğazımdan da sokum 205 geçmedi.”<br />

Sonra yüzü gibi kırışmış olan ellerinde tuttuğu eski çatlak tahta bir tası göstererek;<br />

– Yahut da şu tasıma biriniz yiyecek bir aş doldurun da verin, içeriye sokmasanız bile,<br />

dedi. Giysisinin kısa gelen kollarından incecik bilekleri görünüyordu.<br />

Söyledikleri gerçekten de doğruydu; iki gündür yalnızca su girmişti midesine, yiyecek bir<br />

lokma ekmeği bile bulamamıştı. Şehirdeki tek gözlü evinden buraya yürüyerek gelmişti. Açlıktan<br />

dolayı soğukta iki belki üç misli daha fazla üşüyordu. Her yer apaktı, uğul uğul bir rüzgâr esip<br />

karları kaldırarak tipiye dönüyor, havada kar çevrintileri oluşuyordu. Kapıdaki nöbetçi askerler<br />

birbirlerine baktılar. Yaşlı, aciz bir kadındı. Bu kadar acıkmasa, bu kadar muhtaç olmasa buralara<br />

kadar gelir miydi? Tüm şehir, tüm yöre bunlardan kaynıyordu, tüm hanlıklar böylesi insanlarla<br />

doluydu. Askerlerden birisi;<br />

– Bırakalım geçsin. İçeridekiler har vurup harman savururken, millet dışarıda acından<br />

geberiyor; anası ağlıyor, dedi sessizce.<br />

– Tamam, geç ana, dedi diğeri de.<br />

Ardından içeriye doğru dönerek eliyle bir yeri gösterip;<br />

– Şu tarafa doğru gideceksin, oradan da aşağıya in. Sonra birine sor aşlığı gösterir sana.<br />

Ama sakın dediğimden dışarı çıkma, sağa sola saparsan başımıza iş açarsın. Ondan sonra ayıkla<br />

pirincin taşını, canımıza okurlar sanki çok mühim birşeymiş gibi. Kimselere görünmeden<br />

istediğini ye çık. Olur ya, yine de birine falan rastlarsan da; “temizlikçiyim,” dersin.<br />

– İşin gücün rast gelsin, tuttuğun altın olsun, diyerek içeriye girdi yaşlı kadın.<br />

Arkalarından ettiği duaların, alkımaların 206 sesi duyuluyordu yavaş yavaş, titrekçe<br />

yürüyen kadının. Denileni yapıp mutfağı buldu, oradaki bir hizmetçi kıza durumu anlattı.<br />

204 Aşlık: Mutfak.<br />

205 Sokum: Lokma anlamında.<br />

206 Alkımak: Hayır dua etmek, övmek.<br />

D e n i z K a r a k u r t<br />

<strong>ELMA</strong>

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!