12.07.2015 Views

Türk Basınında Dış Habercilik - SETA

Türk Basınında Dış Habercilik - SETA

Türk Basınında Dış Habercilik - SETA

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

T Ü R K B A S I N I N D A D I Ş H A B E R C İ L İ Ksayılmakta; bu bölgeleri tanıyan kişilerin medyada rol alması daha fazla talepedilmektedir. Tüm bunlar meseleye ilişkin bir farkındalığın oluşmaya başladığınaişaret sayılabilir; ancak bugün için net olan husus, basında uzman gazeteciliğinve ilgili alanlara hâkimiyetin henüz yeterli düzeyde olmadığı yönünde bir algınınvarlığıdır. Belki on yıl sonra birçok ulusal gazete ve televizyon kanalında İngilizceve diğer Batı dilleri dışında Arapça, Rusça, Farsça, Çince ve Japonca gibi dillerdenbirini/birkaçını bilen kişiler istihdam ediliyor olacak; belki de olmayacak… Ancakbugünkü gelişmeler ışığında ve ihtiyaçlar doğrultusunda durum farklıdır. Hementüm katılımcılar uzman gazetecilik anlamındaki sorunlara değinerek <strong>Türk</strong>basınının bu konuda kat etmesi gereken çok mesafe olduğuna işaret etmektedir.Bu bölümdeki yaklaşık yirmi mülakatta uzman gazeteciliğe yeterince önem verilmediğiifadesine doğrudan bir biçimde rastlamak mümkündür. İstanbul’daki birhaber müdürü, “Medyada uzmanlığa ihtiyaç duyulmuyor, hatta uzman gazetecibazen ayak bağı olabiliyor. ‘Ortalama bir muhabir her zaman daha iyidir’ deniliyor.Bana kalırsa bizim gazeteciliğimizde dış politika uzmanı yok, nakil uzmanıvar” (Mülakat 4) şeklinde konuşmaktadır. Medyada uzmanlaşma gereksinimiduyulmadığına işaret eden bir diğer katılımcı, bu durumu gazetelerin “magazintemelli habercilik anlayışı”na (Mülakat 3) bağlamakta; hatta uzmanlıkla hazırlanmışhaberlerin “medyamız için biraz lüks” kaçtığını savunmaktadır. Bir diğerdış haber müdürü, medyanın hem maddi hem de manevi anlamda uzmanlaşmaçabasında olan kişileri tatmin etmeyerek onlara değer vermediğinden şikâyet etmektedir:“Açıkçası uzmanlaşan insanlar medyayı terk ediyor. Ben de terk etmeyidüşünüyorum. Çünkü medya uzmanlaşmış nitelikli insanları tatmin edemiyor,ne maddi ne de manevi anlamda. Ayrıca diyelim ki uzmanlaşma çabasındasınız,okumaya vaktiniz olmuyor ki. Aslında medyanın böyle bir beklentisi olmadığıiçin sizin medyada uzmanlaşmanız hakikaten zor bir iş. Medyanın talebi orta düzeyve itaatkâr gazetecilerdir.” (Mülakat 5) Bu çerçevede kıdemli bir haber müdürününsözleri son derece çarpıcıdır: “Uzman gazetecilik meselesi en büyükyaralarımızdan biridir. Bizde Arapça bilen doğru dürüst eleman yoktur mesela.<strong>Türk</strong> medyasında ihtiyaç duyulmuyor; böyle bir eksiklik olduğu düşünülmüyor.Ankara’daki muhabir <strong>Dış</strong>işleri Bakanlığı’ndan ve diğer bakanlıklardan alsın haberi,İstanbul’dakiler de çevirilerini yapsın, tamam işte. Daha ne beklenebilir ki!Yani bizde uzman gazeteci yerine cahil gazeteci var.” (Mülakat 8) Benzer cümleleriyine İstanbul’daki bir başka kıdemli haber müdüründen de duymak mümkündür:“Bu kronik bir sorun ve en temelde gazetelerin ve TV kanallarının örgütlenmebiçimiyle ilgili. Ankara’da diplomasi muhabirleri <strong>Dış</strong>işleri Bakanlığı kaynaklı haberleredayalıdır, ekstra bir uzmanlığa gerek duyulmaz. İstanbul’daki dış habercilerise uzmanlaşmaya ne ihtiyaç duyarlar, ne de zaman bulurlar. Çünkü medyada‘iş yapılsın da gerisi önemli değil’ mantığı var, uzun vadeli planlı sistemli iş yapan86

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!