19.04.2016 Views

AramızdanAyrılanlar

Türk Fizik Derneği : " Aramızdan Ayrılanlar"

Türk Fizik Derneği : " Aramızdan Ayrılanlar"

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Sayfa 221<br />

Temel bilim, uygulamalı bilim ve teknoloji arasındaki müstesna (ayrıcalıklı) yeri bakımından<br />

katı hal fiziği Cavid için ideal bir konu idi.<br />

Cavid’in kurmayı düşündüğü son köprü ise onun adeta vasiyetnamesi idi. Bu köprü<br />

Türkiye gibi yeni gelişen bir toplumu temel bilime ve ileri teknolojiye bağlayacak olan köprü idi.<br />

Cavid geri kalmış ülkelerin ilkel teknoloji aşamalarını atlayarak ileri teknolojiye girebileceğine<br />

kuvvetle inanan uzak görüşlü aydınlardan biri idi. Bu düşünüş ile Türkiye’de çalışmağa<br />

başladıktan bir iki sene sonra dört elle reaktör sorununa sarılmış ve Türkiye’yi nükleer<br />

santraller devrine atlatmak için var kuvvetiyle uğraşmıştı. Aynı nedenden geçen sene<br />

Türkiye’ye tekrar döndüğü zaman bizi elektronik sanayiye hazırlayacak şekilde eğitim ve<br />

araştırma plânları yapmağa koyulmuştu. Gerek Ödül konuşmasında, gerek verdiği diğer<br />

konferanslarda da en çok bu nokta üzerinde durdu. İkinci sınıf bir millet olmayacak isek, bilim<br />

ve devrimci teknolojiyi benimseyecek isek, bunun bedelini mânen ve maddeten ödemeğe hazır<br />

olmamız gerektiğini ve rasyonel, yaratıcı bir yola yönelişimizin önemini öğrencilere, idarecilere<br />

ve kamuoyuna duyurmaya çalıştı. Temel bilimi dışarıdan hazır alıp Türkiye’de sadece ilkel<br />

teknolojiye uygulamak isteyen gafil aydınların programlarındaki mantıksızlığı ortaya koydu ve<br />

bu fikir ve bilim kapitülâsyonunu asla kabul etmedi.<br />

Hayatının son mücadelesine girişen değerli bilim insanımız en güzel köprüsünü<br />

tamamlayamadan göçüp gitti. Çok iyimser bir insandı. Fakat gençlerin temel bilime kayıtsızlığı,<br />

Atatürk’ün yolundan ayrılan sahte aydınların bilime karşı yaptığı maksatlı ve temelsiz saldırılar<br />

onu yıldırmadı ise bile hayli üzdü ve yıprattı.<br />

Cavid’den insanlığa eserleri kaldı. Orta Doğu Teknik Üniversitesi’ nde onun adını taşıyan<br />

bir koru, bir dersane ve fizik bursları var. Doğduğu Ankara’nın bir köşesinde dengede duran bir<br />

granit ve yeni dikilmiş bir servi. Cavid’in hayatını anlayınca görüyoruz ki bu mezar taşı aynı<br />

zamanda onun dikili taşıdır. Yeni dikilen servi de onun Türkiye’de dikmek istediği bilim aşkı ve<br />

bilim zihniyetidir.<br />

Cavid’in kabrine ailesi ve yakınları titizlikle bakacaklar, taşını düşürmeyecekler, serviyi<br />

büyütecekler. Fakat bilim taşı yerinde duracak mı, devrilecek mi? Devrimci teknoloji ağacı Türk<br />

topraklarında tutacak mı, yoksa kuruyacak mı? Şimdi katı hal fiziği kitaplarında Cavid’in<br />

parlayan adı tek mi kalacak yoksa bilim âlemindeki bu Türk’ün yanına başka Türk isimleri de<br />

katılacak mı? Maalesef, onun neslinden olan bizler, bu soruların yanıtını olumlu ve kesin olarak<br />

verecek durumda değiliz.<br />

Yanıtı gençler verecek. Bilim kapitülâsyoncularının mı sözlerine kapılacaklar, Cavid<br />

Erginsoy’un mu izinden yürüyecekler, geleceğimiz onların seçimine bağlı.<br />

Yukarıda, Feza Gürsey’in, Erginsoy’un bilimsel çalışmalarını ve kişiliğini anlattığı enfes<br />

yazısında dile getirdiği düşüncelerini, Erginsoy’u tanıyan dostları ve öğrencilerinin<br />

düşünceleriyle zenginleştirerek bu değerli fizikçimizi daha yakından tanıyalım ve Türkiye’nin<br />

nasıl bir kayba sürüklendiğini kavramaya çalışalım:<br />

Feza Gürsey onunla nasıl tanıştığını ve dostluklarının nasıl geliştiğini ve kişiliğinin<br />

belirgin hatlarını, ODTÜ’inde 8 aralık 1967 günü Erginsoy’ u anı toplantısında yaptığı<br />

konuşmada şöyle anlatıyor: “ilk buluşmamız Galatasaray Lisesi’nde oldu.Benden iki sınıf<br />

küçüktü. Sınıflar arasında fazla alışveriş olmadığı halde bu yeşil gözlü canlı ve sevimli izciyi<br />

herkes tanırdı. O zaman matematik hocamız De Laur kütüphaneye de bakardı. Bir gün bana<br />

‘kütüphaneye yeni yardımcı buldum, yaşı küçük ama yetenekli. İstikbali olan bir çocuk,<br />

kendisine her konuda güveniyorum; onunla arkadaşlık etmeye bak, pişman olmazsın’ dedi.<br />

Ben de uzaktan tanıdığım Cavid’le bu vesile ile ilk defa kütüphanede konuştum. Hocamız<br />

haklıymış; 15 yaşındaki Cavid, kendine has sorumluluk duygusunun verdiği güçle, kısa zamanda<br />

Aramızdan Ayrılanlar<br />

Türk Fizik Derneği

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!