19.04.2016 Views

AramızdanAyrılanlar

Türk Fizik Derneği : " Aramızdan Ayrılanlar"

Türk Fizik Derneği : " Aramızdan Ayrılanlar"

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Sayfa 310<br />

Fransız fizikçinin iyi bir bilimci olduğunu, ama yaptığı deneysel çalışmanın temelini<br />

anlatmadığını, bu nedenle sıkıldığını, onun için dışarı çıktığını söyledi. Kendisiyle yaklaşık<br />

yarım saat katı hal fiziği üzerine, özellikle yüksek sıcaklık süper iletkenleri üzerine konuştuk (<br />

o yıllarda bu konu çok günceldi; George Bednorz ve Karl Alexander Müller, bu konudaki<br />

çalışmalarından dolayı 1987 yılında Nobel Fizik Ödülü’nü paylaşmışlardı). Tavırları, sözleri,<br />

genç bir insanı teşvik edici, cesaretlendirici şekildeydi. Kuramsal fiziğin devlerinden biri<br />

karşımda duruyor ve onunla rahatça fizik hakkında konuşabiliyordum. Hayatım boyunca<br />

yaşadığım en ilginç ve en önemli deneyimlerden biriydi. Kendimi biraz daha zenginleşmiş<br />

hissediyordum.<br />

Yukarıda Feza Bey ile ilgili anımı anlattım, ama yine de Feza Bey ile ilgili tüm bu yazılanlar<br />

içinde birşeyler eksik kalır korkusuyla, diğer kaynaklardan gerekli gördüklerimi kısaltarak<br />

buraya aktarmam gerektiğini düşünüyorum.<br />

Feza Gürsey’in bilimsel olarak büyüklüğünü anlayabilmek için, kuramsal fiziğin iki büyük<br />

isminin onunla ilgili neler söylediklerine bakalım:<br />

Kuvantum Elektrodinamiği’nin dört kurucusundan biri olan ünlü İngiliz matematiksel<br />

fizikçi Freeman Dyson, 40’lı yıllarda Feza Bey’i Londra’da tanıdığında “bütün fizikçilerin böyle<br />

olduğunu zannedip fiziğe biraz da bu sebepten girdiğini, sonradan da epeyi yanıldığını<br />

anladığını” yazmıştı.<br />

1978 yılında Aspen, Colorado’da Feza Bey’in fiziğe soktuğu oktonyonlar hakkında bir<br />

toplantı düzenleyen Murray Gell-Mann (1955-1975 yılları arasında parçacık fiziğinin önderi<br />

durumundaydı), birçok kişiye şaka olarak “Feza’ya tapınma toplantısına geliyor musun?” diye<br />

soruyordu.<br />

Feza Gürsey’in Türkiye’de bilimin kültürümüze yerleşmesi konusunda yaptığı katkıyı<br />

Sabancı Üniversitesi’ nden Prof. Dr. Mehmet Ali Alpar “Feza Bey, kuramsal fizikte yüzyılın<br />

önde gelen insanlarından birisi. Türkiye açısından bakacak olursak, doğa bilimleri, bizim<br />

geleneksel kültürümüzde olmayan bir şeydi. Bunun Türkiye’ye yerleşip kurumlaşması için<br />

büyük hizmeti geçmiş bir insandır kendisi. Bilim denen şeyin Batı’ya has, bize yabancı, burada<br />

yapılamayacak bir şey olmadığını organik bir şekilde gösterdi. Bilimin Türkiye’ye yerleşmesi<br />

için çok büyük katkıları oldu” şeklinde özetliyor.<br />

Feza Gürsey, 1968 yılında kazandığı TÜBİTAK Bilim Ödülü töreninde “Yeni Bir Âlem:<br />

Yüksek Enerji Fiziği” başlıklı konuşmasında, temel bilimlerin önemini şu sözleriyle vurguluyor:<br />

“…Uzay yarışını gazetelerden hergün izliyoruz. Yüksek enerji fiziği yarışı da hemen aynı<br />

Aramızdan Ayrılanlar<br />

Türk Fizik Derneği

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!