19.04.2016 Views

AramızdanAyrılanlar

Türk Fizik Derneği : " Aramızdan Ayrılanlar"

Türk Fizik Derneği : " Aramızdan Ayrılanlar"

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Sayfa 35<br />

‘Siz Avrupa imtihanını kazandınız, İstanbul Maarif Müdürlüğüne müracaat ediniz.’ Adeta<br />

havalara uçtum ve kısa sürede işlerimi hallettim. 1934 başında sekiz kişi Berlin’deydik.<br />

Sınavdaki bir soruyu iyi cevaplandırmıştım: ‘Radyo nedir, nasıl çalışır?’ Sanırım o soru sayesinde<br />

ben sınavı kazanmıştım.”<br />

Sait Akpınar, Pertevniyal Lisesi’nde bir yıl Almanca okuduğu için, Almanca öğrenmeyi<br />

bırakır ve İngilizce dersleri almaya başlar. 1934 yılının Eylül ayında dil öğrenimini tamamlayan<br />

Akpınar, fizik, kimya ve matematik öğrenimine başlamak için Berlin’den Frankfurt’a gelir.<br />

Goethe Üniversitesi’ndeki öğrenimini sürdürdüğü sıralarda Almanya’da başlayan Yahudi<br />

aleyhtarı tutum, üniversitedeki bir çok bilim adamının yurtdışına, bu arada Türkiye’ye<br />

kaçmasıyla sonuçlanır. Bu durumdan Goethe Üniversitesi de etkilenmiştir. Öyle ki<br />

üniversitenin matematik bölümünde bir tek hoca kalmıştır, o da bir doçenttir. Bir gün, öğretim<br />

görevlilerinden bir fizik asistanı Akpınar’a ‘Bütün iyi hocalar İstanbul’da. Sen niye buraya<br />

geldin?’ der. Bu durum karşısında Akpınar, Almanya’da fiziğin en iyi okutulduğu Göttingen’e<br />

gitmeğe karar verir ve 1937’de Göttingen’e geçer. Burada Prof. Dr. R. W. Pohl ile yürüttüğü<br />

doktora çalışmasını 1940 yılında tamamlar [1].<br />

“Ben 1938 yılında doktora çalışmamın laboratuar kısmını tamamlamıştım. Bir süre<br />

dinlenelim diye iki arkadaşımla seyahate çıkmaya karar verdik; motosikletlerimizle<br />

Karaormanlar’a gittik. Bir gün bir yerde oturmuş bira içerken, 18 Ağustos’tu, yanımda oturan<br />

adamla ahbaplık ediyorduk. Bir ara bana ‘Bu yaptıkları domuzluk değil mi?’ dedi ve cebinden<br />

çıkardığı kırmızı bir kağıdı masanın altından bana gösterdi: savaş emri yazıyordu kağıtta, 1<br />

Eylül için adamın celp emriydi. Böylece İkinci Dünya Savaşı’nın başlangıcını öğrenmiş olduk.”<br />

Sait Akpınar 1939 Ağustos’unun sonunda Türkiye’ye döner. Bir yandan tezini yazmakta<br />

bir yandan da Almanya’ya dönüp sınava girebilmek için izin beklemektedir. Bu tarihlerde Prof.<br />

Kerim Erim ve İTÜ’den Prof. Salih Murat ile birlikte çalışma teklifleri alır. Ancak Akpınar,<br />

Almanya’dan gelen, o yıllarda Tecrübi Fizik Enstitüsü başkanı olan ve 2. Dünya Savaşı sırasında<br />

Türkiye’yi terk edecek olan Profesör Harry Dember’in yanında, Fen Fakültesi’nde kalmaya<br />

karar verir. O günlerde Polonya savaşı biter ve Akpınar’a Almanya’ya gidiş izni çıkar. 29 Şubat<br />

1940’ta doktorasını alan Akpınar, Mayıs başında yurda döner. Bir yıl sonra Akpınar askere<br />

çağrılır. Gaziemir’deki yedeksubay okulunda 4 ay kaldıktan sonra Ankara’ya gelir ve<br />

muhabereci olur. Bir ay Başbakanlık Muhabere Taburu’nda kalan Akpınar, Genelkurmay’a<br />

alınır. İkinci Dünya Savaşı’nın en yoğun olduğu günlerdir ve Türkiye’nin de savaşa girme<br />

Aramızdan Ayrılanlar<br />

Türk Fizik Derneği

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!