13.07.2015 Views

kamu-hukukuna-giris

kamu-hukukuna-giris

kamu-hukukuna-giris

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

îşte ilk Devlet şekillerinin ortaya çıkışı ile ilgili olmak üzere tarihdendevşirebileceğimiz bilgiler bunlardan ibarettir. Lipson, yerleşiktopluluklarda Devlet örneklerinin oluşması ile ilgili olmak üzere,tarihden ve lisanlardan başka örnekler ve kanıtlar da bulmaktave giderek ilk Devlet yapılarının kurumlaşma oranlarının artmasınıkarmaşıklaşmalarım, yarattıkları düzenin adaletle uyuşturulmasını,adaletten nasibini alan Devlet'in sağladığı düzenin doğave nitelik değiştirmesini ve bu arada adaletin de değişik görünümve anlaşılış şekillerinin nasıl ve ne zaman ortaya çıktığını gayet ilginçbir şekilde açıklamaktadır 35 .S on uç:Devlet'in kaynağı ve doğuşunu açıklayan kuramlardan önemlisaydıklarımızı kısaca görmüş bulunuyoruz. Bu açıklamalardan, Lipson'mki bir yana bırakılırsa, geri kalan hepsinin, temel bir sağlamlığıve inanılır bir bilimselliği mevcut görünmemektedir. İlgili sosyalbilim disiplinlerinin günümüze değin meydana çıkarabildikleribulgulara bakılırsa, başlangıçta da belirttiğimiz gibi, bu kaynak vedoğuş konusunda gerçeğe tam uygun ve bilimselliği şüphe götürmezbir çözüme ulaşmamıza, şimdilik pek imkân da yoktur. Öyleise ne yapmak lâzımdır?Devlet'in kaynağı hakkında gerçeğe en yakın sonuçlara ulaşabilmekiçin, bu konuyu siyaset felsefesinin veya genel felsefenin ilgive ele alış düzeyinden çıkarmak bir ön koşul olarak karşımızaçıkmaktadır. Yukarda açıkladığımız gibi, Leslie Lipson'm yaptığıda bir bakıma, bundan ibarettir.Kaynak sorununu sosyolojik platformda ele almak ve bu olgununtarihsel, hukuksal ve hatta ırksal, siyasal ve psikolojik görünümlerinide gözden ırak tutmamak gerekmektedir. Bu katoloğa,hiç şüphesiz ekonomik faktörleri de eklemek icap eder.Psikolojik ve sosyolojik bakımdan, insanların gerçekten «s o s-y a 1» yaratıklar olduklarından şüphe edilemez. Tarih ve sosyolojibize, insanların hiçbir zaman ve yerde tek ve ayrı yaşayabildiklerinigöstermemektedir. Aristo'nun dediği gibi, toplumdan vazgeçilmesiimkânsızdır. Toplum içinde yaşamak, insanlar için bir zorunluluktur: Gerçekten, insanlar ancak toplumsal yaşam halinde,35 LİPSON, L. : age., s. 62.70

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!