11.07.2015 Views

e-kitap

e-kitap

e-kitap

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Tahsin Bey Ekvador'da | Armağan TEKDÖNERbaşında, geleceğin unutulmazlaşacak anılarının yaşanmakta olduğunu hissetmişti.Sessizce gözyaşı damlıyordu: Kah yeşil, kah kırmızı.Duvar saati 21.00’i vurduğunda, Tahsin Bey rüyadan uyandı, Bodrumsilindi. Bulunduğu yeri, işini, yaşını hatırladı. Aklına güncel olaylar geldi ve hemen -filmhiç kopmamış gibianlatmaya koyuldu: Bizim müdürü işten attılar bugün, herkes şoke oldu. Bununkendisine de bugün söylendiği, besbelliydi. Adam ne yapacağını, ne diyeceğini bilemedi.Eşyalarını çarçabuk, gülümseyerek topladı. Sonra kısacık, boş bir konuşma yaptı.“Hepinize teşekkür ederim,” dedikten sonra ağlamaya başladı. Daha fazla konuşamadan,yüzünü yıkamaya gitti. Sonra saat 10.00’da ofisi terk etti ve 11.00’de onu herkesunutmuştu. Şu dünyanın haline bak. Hay Allah, yapma yahu. İyi adam diyordun. Demek bu kadarbeklenmedik bir olaydı? Hatta bu aybaşında, senin maaşını artıracaktı demiştin? Demekçıkardılar? Hiç acıma yok bunlarda. Bunlar insanlıktan çıkmış, bunlar... Sorma. Neden, nasıl oldu, kimse anlayamadı. Biz de böylecehavamızı alacağız galiba.Bir süre maaş hesapları yaptılar. Artış olmazsa ne olur, olursa ne olur,yazlığa halı kaplatmasalar mı? O akşam yemekte konu konuyu açtı ve neredeyse, yenitanıştıkları zamanlardaki kadar konuştular. Tahsin Bey uzun yıllardan beri ilk kez, üçüncükadeh rakıyı doldurdu. Efkarlanmıştı.Bir gece, Tahsin’in içtiği rakıları saymış ve efkarlanmıştım. Duvarları,Sayfa 21 / 173

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!