11.07.2015 Views

e-kitap

e-kitap

e-kitap

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Tahsin Bey Ekvador'da | Armağan TEKDÖNERÖnce Serap’ın evini aradı, müdürün orada olması ihtimali vardı.Üçüncü çalış kesilmeden, sanki bir diskonun telefonu gibi, alet müzik patlamasıyla açıldı. Efendim? Ahizeyi kulağa değdirmek mümkün değildi. Konuşan Serap’tımuhtemelen. ... AlooOO? Ne koyiim? Sen misin?Serap kahkahalar atarken, Tahsin Bey daha fazla dayanamayıptelefonu kapadı. Evet, oydu. “Sen misin?” dediği, müdür müydü? Kız evindeydi, bukesindi, evde muazzam gürültülü bir parti vardı, erkek sesleri ve kahkahalar geliyordu. Bukadın hayat ve güç doluydu ve Tahsin Bey onu istiyordu. Hem de ölümüne! “Oradakierkeklerle düşüp kalkmıyor olsa bari.”Bir dakika kulağını dinlendirdikten sonra, müdürü aradı. Altıncıçalışta, uykulu bir ses sessizlik içerisinde cevapladı: Buyurun?Sessizliği dinliyordu. Telefondaki ses bıkkınlaşarak: Aloo?Nefesini tutmuştu. Bıkkın ses uyanmaktaydı: Aloooooo anne?Kapadı. Arkadan hiç ses gelmiyordu. Müdür de kesinlikle evindeydi.Hiç de hayat ve güç dolu değildi. Fakat olsun, ölmesi gerekiyordu. “Ne annesi?”Anne lafını kafaya takmadı. Masasındaki Buket Hanım’ın fotoğrafınabaktığında artık herhangi bir şey hissetmiyordu, fotoğraftakini tanımaz gibiydi. SonraSayfa 79 / 173

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!