11.07.2015 Views

e-kitap

e-kitap

e-kitap

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Tahsin Bey Ekvador'da | Armağan TEKDÖNERUzun boylu, göbekli bir adamdı. Kalan saçlarını soldan sağataramakla, üstteki boşluğu görsel olarak dolduruyordu. Ancak, arka üst taraflarda da dolgugerekmeye başlamıştı. Oraları da, arkadan öne tarayarak mı, yoksa hep soldan sağatarayarak mı kapatmalı, karar veremiyordu. Bazı bölgelerdeki saçları, bu karara göreuzatacaktı bundan sonra.Evde asla pijamayla dolaşmayacak kadar görgülü bir kişiydi. BuketHanım’a davranış biçimi, bunca yılda bir kez bile olsun bağırmamış olmasıylaözetlenebilirdi. Sık sık, işe yeni gençler alıyorlar. Altmışına gelenleri ya birbahaneyle çıkarıyorlar, ya da emekli ediyorlar. Oysa gençlerle bu iş dönmez ki, muhasebetecrübe ister. Özellikle muhasebede genç demek, hata demektir. Bu politikayı hiçbeğenmiyorum. Bir kere genel müdüre dedim ki, tecrübe...Hıçkırık tuttu. Üçüncü kadehin hıçkırık yaptığını sonra kendiliğindengeçtiğini bilen Buket Hanım, bir şey olmamış gibi yemeğe devam ediyordu. Zaten bir süresonra, gerçekten de hıçkırık nöbeti geçti. Yemek sessizce bitti. Televizyonu bu kez hiçaçmadılar. Yarım saat kadar Tahsin Bey’in koltukta yatarak okuduğu gazetenin hışırtısına,Buket Hanım’ın sofrayı toplarken çıkardığı tabak çanak sesleri eşlik etti.Sonra birbirlerine sokulup, mışıl mışıl uyudular. Masum insanlar içinhuzurlu bir uyku her şeye değer, bu uğurda ömür boyu hiçbir tehlikeye atılmazlar.Bazı geceler yaptığım dinlemeler, yeterli doyuruculukta olmuyordu. Ogecelerde “Allah rahatlık versin,” der, ben de yatardım. Bir defasında, sabahleyin birazeğlenmek amacıyla, herifin düttürük arabasının egzozuna patates tıkamıştım.Sayfa 23 / 173

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!