11.07.2015 Views

e-kitap

e-kitap

e-kitap

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Tahsin Bey Ekvador'da | Armağan TEKDÖNER Me-memnun oldum... Senin burcun ne? Hıı, şey, kova. Tahmin etmiştim zaten.Tahsin Bey burçlarla hiç ilgilenmese de alıkça sırıtmaya başlamıştı,belki ilgilenmediğini belli etmek istemiyordu. Bir dakika kadar sessizce yedikten sonra,ansızın, anlayamadığı bir nedenle aklına tuhaf bir palavra sıkmak geldiğinde, bu gereksizyalanın, tüm kaderini değiştireceğini hiç düşünmemişti. Size şu kadarını söyleyeyim, buralarda bir süre sonra çalışmıyorolacağım, yüklü bir miras davası lehime sonuçlanmak üzere. Bunu size söylememin teknedeni, para konusunda, para sahiplerinden yana aldığım tavrı açıklamak. Yoksaduygularınıza ben de katılıyorum, ya da katılıyordum demeli, artık bu tip tepkiselliklerdenarınmaya hazırlanıyorum.Serap’tan önce ses çıkmadı, aldırmaz tavırlarla yemeğe devamediyordu. Bir ara mırıldandı: Aslında paraya hiç önem vermem, neyse afiyet olsun.Serap içi hala yemek dolu tabakları tepsisinde bırakarak, birdenmasadan kalktı, çok az yemişti. Dört-beş adım attıktan sonra tepsiyi unuttuğunu farkedince, almak için geri dönüp, Tahsin Bey’in tarafına geçti. Masaya uzun boyunungerektirdiğinden de fazla eğiliyordu. O hizadan görünen manzaranın Tahsin Bey’e yakınlığıve içeriği, şu iki duyu organının tepkileriyle tasvir edilebilirdi: Gözler, zeytin iriliğindekisağ ve sol meme uçlarını aynı anda görebilmek için, birbirinden bağımsız olarak kayarak,baş dönmesine neden oluyorlardı; burun ise, yemekhanenin ağır yemek ve lağım kokusunaSayfa 28 / 173

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!