16.12.2018 Views

MUSİKÂR EDEBİYAT KÜLTÜR EĞİTİM DERGİSİ 1. SAYI

GENCİNE PROJE OFİSİ YAYINI. Üç Ayda bir yayınlanır. (Ekim-Kasım-Aralık/ GÜZ) 1. Sayı. ESKİDE ve YENİDE İNSAN, Teması. Armağan Ekleri:1. Bahaettin KARAKOÇ 2. Ali Haydar TUĞ (İlk Yayın 16 Aralık 2018) Ankara- TURKEY

GENCİNE PROJE OFİSİ YAYINI. Üç Ayda bir yayınlanır. (Ekim-Kasım-Aralık/ GÜZ) 1. Sayı. ESKİDE ve YENİDE İNSAN, Teması. Armağan Ekleri:1. Bahaettin KARAKOÇ 2. Ali Haydar TUĞ (İlk Yayın 16 Aralık 2018) Ankara- TURKEY

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Şu anki gençlik hakkındaki<br />

düşünce ve kaygılarınız<br />

nelerdir?<br />

Çok zor sordun, gerçekten çok zor sordun.<br />

Benim tabii yapı olarak kaygım yok! Yani<br />

ne gençlikten ne milletten ne de milletin<br />

geleceğinden bir kaygım yok. Çünkü ben,<br />

sıranın bu millete geldiğine inanan birisiyim;<br />

ne olursa olsun sıra bu millete geldi. Cihan<br />

Devleti’ne doğru gidiyoruz. Çok eskiden<br />

rektörlüğüm sırasında bana derlerdi ki; “sana<br />

sıkıntı yok.” Kimisi bu kervana şimdi katılır ya<br />

da daha sonra katılır.<br />

Gençliği sadece sosyal medyada görüyoruz.<br />

Sosyal medya yeni başlarken şöyle<br />

söylerdim: “Bu internet Türkiye’nin çehresini<br />

değiştirecek.” Tabii bu medya da –insanıdeğiştiriyor<br />

ama sonunda sular akacak ve<br />

mecrasını bulacak. Daha sonra da deryaya<br />

bağlanacak. Dolayısıyla bir endişem yok!<br />

Elbette ki gençlikte bizim düşünmediğimiz gibi<br />

düşünen, bizim yaşamadığımız gibi yaşayanlar;<br />

özellikle İslami anlamda kaybolan bazı şeyler<br />

var. Geçenlerde birisi bir röportaj yayınlıyor;<br />

gençlere sormuşlar ve hiçbirinden doğru<br />

düzgün cevap alamamışlar. Dedim ki bunlar<br />

yayınlanmaz –yayınlanmamalı-. Yaparsınız<br />

anket falan ama, bunu bir marifetmiş gibi<br />

göstererek gençliğin kusurunu, noksanını<br />

öyle ortaya koyamazsınız, her türlü kayıplara<br />

rağmen.<br />

Kayıp olmaması mümkün değil zaten. Hepimiz<br />

için. Kkendi nefsime söyledim; ne talebelikteki<br />

Seyit’im ne Erzurum’daki gençlerle sohbet<br />

ettiğim zamanki Seyit’im. Hepimizde kayıp var;<br />

bunu görüyoruz…<br />

-Şimdi şu an- çok güzel bir şey aklıma geldi:<br />

Abdurrahman af hazretleri vardır. Aşar’ül<br />

*Beşer’den on kişi sayar cennetlik diye, Allah’ın<br />

Resulü. Abdurrahman af hazretleri bir gün,<br />

oğlunun sofrasında iftarı beklerken önündeki<br />

nimeti görünce ağlamaya başlar. Oğlu ‘niye<br />

ağlıyorsun baba’ diye sorunca, Abdurrahman<br />

af hazretleri der ki: “Benden hayırlı olan Musab<br />

bin Uzeyir öldü, o benden hayırlı ama bunları<br />

görmedi.” Bir sahabeyi daha söyler; “O da benden<br />

hayırlı idi ama bunları görmedi.” Dolayısıyla<br />

bu zamanki nimetler dünkülerden fazla. Yani<br />

nimetlerin karşısında kayba uğramamak<br />

mümkün değil. Biz Erzurum’a bazı ziyaretlere<br />

giderdik. Bir Renault’da altı yedi kişi giderdik,<br />

Erzurum’dan Kayseri’ye. Renault’ya altı yedi<br />

kişi nasıl sığarsın? Ama sığdık işte! Arka dört,<br />

ön üç; öyle giderdik. Şimdi bakıyorsun; -diyelim<br />

ki evlatla torunlar geliyor-; arabanın arkası iki<br />

kişiye dar geliyor.<br />

57

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!