MUSİKÂR EDEBİYAT KÜLTÜR EĞİTİM DERGİSİ 1. SAYI
GENCİNE PROJE OFİSİ YAYINI. Üç Ayda bir yayınlanır. (Ekim-Kasım-Aralık/ GÜZ) 1. Sayı. ESKİDE ve YENİDE İNSAN, Teması. Armağan Ekleri:1. Bahaettin KARAKOÇ 2. Ali Haydar TUĞ (İlk Yayın 16 Aralık 2018) Ankara- TURKEY
GENCİNE PROJE OFİSİ YAYINI. Üç Ayda bir yayınlanır. (Ekim-Kasım-Aralık/ GÜZ) 1. Sayı. ESKİDE ve YENİDE İNSAN, Teması. Armağan Ekleri:1. Bahaettin KARAKOÇ 2. Ali Haydar TUĞ (İlk Yayın 16 Aralık 2018) Ankara- TURKEY
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Eskiden gönüller genişti<br />
diyebilir miyiz?<br />
Tabii; gönüller genişti. Şöyle söyleyeyim:<br />
“Eskiden dünyamız küçüktü, ahretimiz büyüktü;<br />
şimdi dünyamız büyüdü, ahiretimiz küçüldü.”<br />
Onun için, Kur’an’da Allah’a inançtan sonra en<br />
önemli inanç, ahiret inancıdır. Peygambere<br />
iman, meleklere iman… Hani altı tane sayıyoruz<br />
ya! Hesap gününe inanmak, en önemli şeydir<br />
Kur’an’da.<br />
O yüzden beraber geçer, Kur’an’da; “Allah’a ve<br />
ahirete inanırlar.” diye. Çünkü Allah Resulüne<br />
itiraz eden müşrikler de;“Biz öldükten sonra<br />
dirilecek miyiz?” diye sorarlar. Ahiret olmadığını<br />
düşünsenize bir, hesap yok ki! Peygambere inan<br />
inanma; Kuran’a inan inanma; meleklere inan<br />
inanma… Düşünebiliyor musunuz? Ama ahiret<br />
inancı, insanı disipline eder.<br />
Gençler önlerinde güzel örnekler gördüler<br />
de mi; bu disiplinden uzaklaştılar? Hayır!<br />
Yok yani, gençler önlerinde güzel örnekler<br />
görselerdi; bizden ‘iyi’ görmüş olsalardı;<br />
gençler de iyi olurdu. Bugün, Müslümanların<br />
en fazla kayba uğradı şey şu: Bizim yaşlardaki<br />
makama, şöhrete, paraya, mala mülke sahip<br />
olan herkes, sahip oluncaya kadar iyiydik. Ya<br />
sahip olduktan sonraki kaybımız nedir? Ahiret<br />
inancı zayıfladı. Ahiret inancı soft hale geldi,<br />
yumuşak hale geldi. Yani şeffaf hale geldi. Koyu<br />
ve katı olan fore kazakları var ya; bataklıkta<br />
bina yapıp gökdelenler dikiyorlar ya! Biz, o<br />
kazıkları kaybettik. Biz de kaybettik! Yukarıda<br />
anlattığım, gençlerle sohbet ettiğim dönem,<br />
Erzurum dönemidir. Yani o dönem muhteşem<br />
bir dönemdir; hem benim için hem gençler için…<br />
Çünkü sabahtan okurdum, namazdan sonra<br />
Kuran’ımı, mealimi ve başka kitap; mutlaka<br />
okurdum. Ondan sonra fakülteye giderdim.<br />
Benim ziyaretim çok olur, bütün fakültelerden.<br />
Dolayısıyla her gelene anlatırsın, her gelene<br />
anlatırsın… Onun için (anlattığım için) aklımda<br />
kalır. Yani öğretirken öğrenirsin. Ben hala 40- 50<br />
yıllık bazı şeyleri anlatırım. Nereden hatırladım?<br />
Orada –o dönemde- anlattığım için anlatırım.<br />
Onlara derdim ki: “Şimdi bizim ehli dünya<br />
dediğimiz, dışladığımız; -yani bugünkü tabirleötekileştirdiğimiz<br />
insanlar, bizim neyimize<br />
bakacaklar da özenecekler? Biz, “yokken”<br />
iyiydik. Yani, ‘bize bir milat koy’ derseniz; 1994’e<br />
kadar iyiydik, 94’ün 31 Mart’ına kadar iyiydik.<br />
Niye 94’ün Mart’ı? Çünkü belediye Mart’ta<br />
belediye seçimleri oluyor. Çünkü belediye<br />
seçimlerinde, bizim camia -bizim muhafazakar,<br />
sağcı camia- belediyelerin büyüklerine sahip<br />
olunca (94’te İstanbul-Ankara’ya sahip olunca)<br />
işler değişiyor. Rahmetli Özal’ın zamanında,<br />
belediyeler ile beraber diploması yetersiz.<br />
Birçok insan, -bir anda- hep genel müdür oldu.<br />
Belediye şirketlerinde falan, ne oldu? İnsanlar<br />
bir hızda makama kavuştu; tahsili, görgüsü,<br />
devlet tecrübesi olmadan makama kavuştu,<br />
paraya kavuştu. İşte her şeye kavuştu… Ve ondan<br />
sonra, bizim kayıplar başladı.<br />
Türkiye için güzel bir şey söylerler (benzetme<br />
yaparlar): “Tilki çardağa gitmiş, oradan üzüm<br />
yiyecek. Bakmış ki yetişemiyor; ‘bu koruk’ demiş.<br />
Onun için derler ki; tilki erişemediği üzüme<br />
‘koruk’ der. Biz erişemediğimiz zaman iyiydik.<br />
Biz eriştiğimiz zaman kayıplar(ımız) ondan<br />
sonra başladı.<br />
58