MUSİKÂR EDEBİYAT KÜLTÜR EĞİTİM DERGİSİ 1. SAYI
GENCİNE PROJE OFİSİ YAYINI. Üç Ayda bir yayınlanır. (Ekim-Kasım-Aralık/ GÜZ) 1. Sayı. ESKİDE ve YENİDE İNSAN, Teması. Armağan Ekleri:1. Bahaettin KARAKOÇ 2. Ali Haydar TUĞ (İlk Yayın 16 Aralık 2018) Ankara- TURKEY
GENCİNE PROJE OFİSİ YAYINI. Üç Ayda bir yayınlanır. (Ekim-Kasım-Aralık/ GÜZ) 1. Sayı. ESKİDE ve YENİDE İNSAN, Teması. Armağan Ekleri:1. Bahaettin KARAKOÇ 2. Ali Haydar TUĞ (İlk Yayın 16 Aralık 2018) Ankara- TURKEY
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Biz gençlere vermek<br />
istediğiniz öğütleriniz<br />
nelerdir?<br />
Hayatta başarılmayacak hiçbir şey yoktur ama<br />
başaracak kadar çalışmak kaydıyla.’ Bu benim<br />
cümlemdir. Bizim zorlandığımız dersler olurdu<br />
fakültede. Şöyle düşündüm: Dedim ki; ‘Ben bu<br />
derste zorlanıyorum.-Genetik vardı, istatistik<br />
vardı bizim Ziraat Fakültesinde.- Ama bu<br />
dersleri benden önce yüzlerce kişi geçti.<br />
Bu geçen insanların yarısı benden zekiydi;<br />
tamam! Çünkü ben geri zekalı değilim. –<br />
Çoğumuz- orta zekalı insanlarız; yani geri<br />
zekalı olsak amenna. Dedim, orta zekalıyız; bu<br />
fakülteyi kazandığımıza göre orta zekalıyız. Bu<br />
insanların yarısı da benden biraz daha zekiydi<br />
ya da yahut benim kadar zekiydi. Onlar başardı<br />
ben de başarırım.’ Zorlandığım her şeyde, hep<br />
öyle dedim; her yağmur damlasının yüzlerce<br />
yıl da saçakların altındaki mermeri oyduğu<br />
gibi. Yumuşak haliyle mermeri oyabiliyor, su.<br />
Asıl, tekrar olduğu için, istikrar olduğu için…<br />
İşte onun için ibadetin az da olsa devamlısı<br />
makbuldür.<br />
Sadaka da öyle! Yani elimiz vermeyi unuttu.<br />
Ekmeği bölüp ortadan paylaşırsan o muhteşem<br />
bir şeydir. O yüzden paylaşmayı ihmal etmeyin.<br />
Bazı cümleler birden, kalıp gibi geliyor.<br />
Yazmazsan da ondan sonra unutuyorsun.<br />
Aklınızda olsun bu: Mutlaka elinizde<br />
kaleminiz, kitabınız olsun. Bir yazının başlığını<br />
koyabilmişsem o yazıyı yine getiririm… Başlığı<br />
koyduktan sonra devamı gelir. Benim bir<br />
hocamın dediği gibi: ‘Batılılar bizden farklı,<br />
onlar çok kayıtlılar.’ Biz kayıtsızız… Bizde sözlü<br />
kültür çoktur. Onun için hemen her an, elinde<br />
defterin, kalemin olsun. Bir başlık atıverirsin,<br />
arkası gelir… Mutlaka her şeyi kayda geçirin…<br />
Gelecek ümidinizi bu şekilde hiç kaybetmeyin…<br />
Ümit…<br />
Yani ümit nedir? Bizim hep önümüzde koşan;<br />
bizim her an bir adım önümüzde koşan, bir<br />
şey olsun! ‘Yeis’ biliyorsun, günah İslam’da.<br />
Ümidimiz hep önümüzde olsun. Geçenlerde bir<br />
yerde akşam ziyaretine gitmiştik. Döndüler<br />
bana; ‘Hocam nasıl görüyorsun Türkiye’yi?’ diye<br />
sordular. –Soranlar biraz muhaliflerdi- ‘Biraz’<br />
dedim; ‘iyi görüyorum’. Yanlışlık yok mu? Bir<br />
sürü yanlış var… Tayyip Beyi gün içinde en<br />
fazla tenkit eden insanım… Ama (ona) oyumu<br />
verip desteğini veren, dua eden de bir insanım.<br />
Yani bunlar ayrı şeyler elbette! Birbirimizi ikaz<br />
edeceğiz. Bunun yanında birbirimizi duadan da<br />
eksik etmeyeceğiz. ‘Nasıl görüyorsun?’ dediler<br />
ya. –Sordular…- Çünkü, ‘sıra bize geldi’ diyorum;<br />
‘cihan devleti kuruluşunu göreceksiniz,<br />
inşallah.’ Çok mu önemli –bu husus-? Çok önemli!<br />
Bugünün cihan devleti Amerika; Yıkmadığı<br />
yer, öldürmediği insan, kül etmediği coğrafya<br />
kalmadı. Getirdiği şeylerle bizim coğrafyamız<br />
kirleniyor; çevremiz kirleniyor. Geleceğimizi<br />
yok etmeye çalışıyor; çünkü gelecekte kendisi<br />
de olmayacak! Niye batılı geleceği yok etmek<br />
istiyor? Çünkü kendisi olmayacak! Sığır<br />
çobanlığına dönecekler…<br />
Yani –asıl mesele- nedir? Sekiz gün yedi gece<br />
esti. Darülaceze!.. Hud Aleyhisselam’ın kavmine<br />
esen… ‘Darülaceze soğukları’ diye geçer bizde…<br />
Onlar ufak kavimdi… Şimdi burada Florence’lar<br />
esiyor Amerika’ya; bir tufandır, bir tayfundur…<br />
Haluk’ül-Celal, -tabiri caizse- 270 yerine 540<br />
km estiriverse hiçbir şey kalmaz. Teneke gibi<br />
yığılır her şey… Dolayısıyla gelecek bizimdir…<br />
Ama nedir?.. –Yine- gençlik!.. Ben yine,<br />
konferanslarda da söylerim: ‘Eğlence zamanı<br />
değildir. Eğlence zamanı bizim zamanımızdır.<br />
Unu eledik eleği duvara astık. Ben her gün yine,<br />
durmadan çalışıyorum.<br />
62